Mersin Şehir Hastanesi Romatoloji Kliniği Uzmanı Dr. İsmail Uçar, romatizmal hastalıkların erken tanısı, düzenli takibi ve tedavi süreçleri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Uçar, Romatoid Artrit'in özellikle el ve ayağın küçük eklemlerini etkileyen fakat bunun dışında diz, dirsek, omuz, kalça gibi bir çok büyük eklemin etkilendiği genellikle sinsi başlayan ve uzun süreli devam eden yani kronik iltihaplı bir romatizma türü olduğunu söyledi.
Kadınlarda erkeklere oranla 3 kat daha fazla görülüyor
Romatoid artrit, tuttuğu eklemlerde şişlik ısı artışı ve ağrı gibi şikayetlerle seyrettiğini açıklayan Dr. Uçar, "Hastalık tedavi edilmezse bu eklemlerde işlev kaybına ve kalıcı eklem hasarına neden olabilir. Romatoid artritin nedeni tam olarak bilinmemektedir. otoimmün bir hastalıktır. Bu tarzdaki hastalıkların tamamında olduğu gibi bağışıklık sisteminde genetik yatkın olan bireylerde çevresel faktörlerin tetiklemesiyle abartılı bir yanıt oluşur ve bağışıklık sistemi kendi doku ve organlarına zarar verecek bir bağışıklık yanıtı oluşturur. Romatoid artrite bilinen en önemli çevresel faktör sigaradır. bu genellikle 20 ila 50 yaşları arasında görülmektedir. Kadınlarda erkeklere oranla 3 kat daha fazla görülmekle birlikte aile bireylerinde olması da diğer kişilerde olma riskini de artırmaktadır" ifadelerini kullandı.
Sinsi bir hastalık yavaş yavaş ilerliyor
Hastalığın yavaş başlangıçlı olduğunu anlatan Dr. Uçar, "Genellikle hastalarda yavaş başlayan ağrı, tutukluluk ve şişlik şikayetleri mevcuttur. Hastalarda oluşan uzun süre istirahat sonrası ya da sabahları görülen eklem tutukluğu tanı koyma için önemlidir. Hastalarda yaklaşık 1 saate kadar uzayabilen sabah tutukluklarının görülmesi hastalardaki ağrının iltihap romatizma ile ilişkili olduğunu bize göstermektedir. Romatoid artrit sıklıkla eklemleri tutuklamakla birlikte eklemler dışında bir çok organ ve dokuda da etkilerini görebilmekteyiz. Özellikle cilt, göz, akciğer, kalp ve damar gibi bir çok ve organ doku tutumunda Romatoid artrit seyri içerisinde görmekteyiz. Romatoid artrit tanısında esas olan şey fizik muayenedir. Sadece kan testiyle tanı koyma şansımız bulunmamaktadır" şeklinde konuştu.
Her hastalıkta olduğu gibi bu hastalıkta da erken tanının kalıcı hasarlar oluşturmadan hastalığın önüne geçmesini sağladığını vurgulayan Uçar, "Hastalığın tanısı ne kadar erken konur ve tedavisine ne kadar erken başlanırsa tedavi şansı o kadar yüksektir. Romatoid artrit tedavisinde son yıl içerisinde bir çok yeni tedavi yöntemi geliştirildi. Bu da kalıcı eklem hasarı oluşmasının önüne geçilmesini sağladı. Bu nedenle eğer eklemlerinizde uzun süreli bir ağrı varsa, beraberlerinde şişlik eşlik ediyorsa zaman kaybetmeden bir uzmana görünmenizi öneririm" diye konuştu.