Silifke ilçesinde yer alan ve halk arasında "Tekir Ambarı Sarnıcı" olarak bilinen bu anıtsal yapı, bakımsızlığa terk edilmiş halinden kurtarılarak kentin önemli bir gezi noktası olması hedefleniyor.
Anadolu'da Az Rastlanan Bir Mimari Harika
Silifke Kalesi'nin eteklerinde bulunan ve Doğu Roma İmparatorluğu dönemine tarihlenen Tekir Ambarı Sarnıcı, Anadolu sarnıç mimarisinde az görülen örneklerden biri. Devasa boyutlarıyla dikkat çeken yapı, tahmini 10.000 metreküp su kapasitesine sahip.
Boyutlar: Yaklaşık 46 metre uzunluğunda, 23 metre genişliğinde ve 14 metre derinliğinde.
Mimari Özellik: Su sızmasını önlemek ve anıtsal bir görünüm vermek için duvarları düzgün kesme taşlarla desteklenmiş. Uzun kenarında sekiz, kısa kenarında ise beş adet yuvarlak kemerli niş bulunuyor.
Kaderine Terk Edilmişlikten Kurtuluş Bekliyor
Yıllarca yerli ve yabancı turistlerin ziyaret ettiği sarnıç, uzun süredir bakım eksikliği ve çevre düzenlemesi sorunları nedeniyle "içler acısı" bir durumdaydı. Hatta Erdemli ilçesinde bulunan benzer bir Geç Roma sarnıcının bir parsel sahibi tarafından meyve bahçelerini sulamada kullanıldığı dahi tespit edilmiş ve 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescillenmişti.
Ancak son dönemde Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yerel yönetimlerin girişimleri hızlandı. Silifke Kalesi'ndeki kazı ve restorasyon çalışmalarının da sona yaklaşmasıyla birlikte, Tekir Ambarı Sarnıcı'nın acil olarak restore edilerek çevresinin düzenlenmesi ve bölge turizmine entegre edilmesi talep ediliyor.
Trekking grupları ve fotoğrafçılar: "Bu eşsiz Roma mirası, restorasyonun ardından sadece Silifke'nin değil, tüm Mersin'in turizmine büyük bir katkı sağlayacak. Acilen bakıma ihtiyacı var."
Mersin Su Müzeleriyle Fark Yaratıyor
Mersin, su ile ilgili tarihi yapıları turizme kazandırma konusunda çabalayan bir kent. Toroslar'da açılan ve hizmet dışı kalmış bir su dağıtım merkezinde kurulan Mersin Su Müzesi bu alanda başarılı bir örnek teşkil ediyor. Şimdi gözler, Anadolu'nun nadir anıtsal sarnıçlarından biri olan Tekir Ambarı'nın eski ihtişamına kavuşturularak Mersin'in kültürel turizm haritasına güçlü bir şekilde eklenmesine çevrildi.




