DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, 'Terörsüz Türkiye' süreci hakkında yaptığı değerlendirmede, toplumdan ve siyasetten sürece güçlü bir destek geldiğini vurguladı. Ancak bazı çevrelerin bu süreci sabote etmeye yönelik çabalar içinde olduğunu dile getirdi.

Parti genel merkezinde düzenlenen Parti Meclisi toplantısı öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Bakırhan, cezaevindeki eski eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ı ziyaret ettiklerini ifade etti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği ihlal kararına dikkat çeken Bakırhan, bu isimlerin bir an önce serbest bırakılması gerektiğini yineledi.
Bakırhan, 11 Temmuz’da gerçekleştirilen ve silahların bırakılmasına dair sembolik anlam taşıyan törene katıldıklarını belirtti. “Eş Genel Başkanımız ve Merkez Yürütme Kurulu üyelerimizle birlikte oradaydık. O anlar, sadece sade bir tören değil, aynı zamanda demokratik mücadeleye verilen önemin göstergesiydi. Bu törenin ardından biz de daha büyük bir sorumlulukla yurda döndük. Demokratik zeminde çözüm arayışı içinde olanlara Meclis’te kurulacak komisyonun da yol göstermesi gerekiyor” dedi.
“Gerekli Adımlar Gecikmeden Atılmalı”
Sürecin başından bu yana, terör örgütü PKK ve lideri Abdullah Öcalan'ın tek taraflı girişimlerde bulunduğunu dile getiren Bakırhan, “Öcalan, Türkiye ve Orta Doğu’daki riskleri görerek kendi inisiyatifiyle bazı adımlar attı. Eğer iktidar da bu tehlikeleri ciddiyetle değerlendiriyorsa, sürece katkı sunacak hamleleri gecikmeden yapmalıdır. Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararları uygulanmıyor; bu durum, sürecin ilerlemesi açısından ciddi bir engel” ifadelerini kullandı.
Kürt halkının samimi ve çözüm odaklı olduğunu vurgulayan Bakırhan, yürütmenin sorumluluk alması gerektiğini belirtti. “Yeni gelişmelere karşı sürecin korunması için herkesin üzerine düşeni zamanında yapması şart. Meclis’te kurulacak komisyona bu yüzden çok anlam yüklüyoruz” diye konuştu.
“Yargı, Beyaz Toros Sembolünden Uzaklaşmalı”
Komisyonun yalnızca silahların bırakılmasına odaklanmaması gerektiğini belirten Bakırhan, yargı ve güvenlik mekanizmasının da sürece katkı sunması gerektiğini söyledi. “Toplumun desteği artarken, bazı yapılar süreci zedelemeye çalışıyor. Teslim çağrılarının yapıldığı, operasyon görüntülerinin yayıldığı bir dönemde; kültürel hakların konuşulduğu bir zamanda, sırf Kürtçe müzik dinlediği için hamile bir kadının saldırıya uğraması kabul edilemez. Yargı, halk iradesine saygı duymalı. Beyaz Toros imgesiyle verilen mesajlar artık tarihe karışmalı” değerlendirmesinde bulundu.
Son olarak, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ile yaptıkları görüşmeye de değinen Bakırhan, bu görüşmenin olumlu geçtiğini aktardı.
            
                            
                            



