CHP’li Ali Mahir Başarır, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde basın toplantısı düzenledi. 4 aydır inanılmaz bir süreçten geçildiğini belirten Başarır, “4 aydır halen sabah operasyonları devam ediyor, bugün de bir sabah operasyonuyla uyandık ama ortada iddianamenin hazırlandığına dair, yada hazırlanacağına dair en ufak emare yok. Biz bu filmi 2007-2013 yılları arasında Ergenekon-Balyoz davalarında gördük. Toplam 6 yıl süren, sürekli sabah bu ülkenin askerlerine, siyasetçilerine, gazetecileri, aydınlarına yapılan operasyonları gördük. O zaman yargı FETÖ denen örgütün elindeydi. Zaten 15 Temmuz’dan sonra 3 bin tane hakim ve savcı terörist sıfatıyla yargılandı, tutuklandı, açığa alındı. Bugün ise iktidarın elinde olan bir HSK, iktidar tarafından atanan hakim ve savcılar aynı süreci halkımıza, bizlere hissettirdiğini görüyoruz. Üzülerek söylüyorum bir savcı masasında beyaz Toros marka, bu ülke için çok anlam ifade eden bir aracı masasına koyuyor, bu olay ortaya çıktıktan sonra resmini değiştiriyor, sonra hesabını kapatıyor. Kim bu savcı? Kim bu savcı? Adalet Bakanına soruyorum. Bu savcı eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in danışmanı mı? Yani bu ülkede AK Parti’nin bakanlığını yapmış bir kişinin avukat olarak danışmanlığını yapan birisini savcı yapıyorsun, masasına beyaz Toros koyuyor, ardından bu operasyonları düzenliyor. Bakın Türkiye’de hukuk askıya alınmış durumda” şeklinde konuştu.

“Korunaksız Olan Bizleriz”

İzmir’de yapılan operasyon sonrasın 2 hafta içinde iddianame hazırlandığını belirten Başarır, “Ama İstanbul için insanları Silivri’de topluyorlar, halen toplamaya devam ediyorlar ve aldıkları insanları aileleriyle tehdit ederek konuşturmaya ve delil bulmaya çalışılıyor. Milyarlarca liradan bahsedildi, evler kazıldı, yaylalar, insanların yatak odaları arandı tek bir kuruş para bulunmadı ama halen iddianame bekliyoruz. Türkiye karanlığa götürüyorlar. Peki şimdi Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Mehmet Çalık, Ayşe Barım. Çok ciddi sağlık problemi olan sanatçı ve belediye başkanlarımız. Biri 110 gün entübe halde kaldı organları ciddi anlamda hasar gördü ve şu anda hastaneye kaldırıldı. Muhittin Böcek şu anda nefes alıp, vermekte problem çekiyor ama cezaevinde. Mehmet Çalık’ın raporları ortada. 2 kez kanser tedavisi görmüş, vücudunda bir kitle tespit edilmiş, halen tahliye kararı yok. Aynı şekilde Ayşe Barım’da ölümle kalım arasında cezaevinde gidip, geliyor. Şimdi bu 3 kişi hakkında tahliye kararı vermek çok mu zor. Tutukluluk hallerini evlerinde geçirmeleri bu iktidara ne zarar verir. İnsanların ölmesini mi bekliyorsunuz? İnsanları tıpkı Ergenekon, Balyoz’da olduğu gibi cezaevinde öldürecek misiniz? Bugün insanların yaşam hakkı ellerinden alınıyor. Hukuk ve yargı bir intikam aracı olarak kullanılıyor. Aynı şeyi kimde görüyoruz, Fatih Altaylı’da. 27 gündür Silivri’de yatıyor, iddianeme hazırlanmış, Cumhurbaşkanını tehdit edip, suikast yapacakmış. Hiç kimse kusura bakmasın bu ülkenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hepimizden daha korunaklı. Korunaksız olan bizleriz, gazeteciler, aydınlar, muhalefet yapanlardır. Cumhurbaşkanının kim tehdit edebilir ama onun atadığı hakimler, yargıçlar hepimiz için bir tehdit unsurudur. Evet soruyorum. Neden 27 gündür tutuklu olan Fatih Altaylı tahliye edilmiyor. Cezanın alt sınırı belli. Orada da intikam alınıyor” diye konuştu.

122805912 1730205120466754 736850750185953032 N

“Sınav Devam Ederken Watsapp Paylaşımlarında Soruları Gördük”

Dün Meclis’te ciddi tartışmalar yaşandığını vurgulayan Başarır, “Yusuf Tekin. Maalesef ki bu ülkenin Milli Eğitim Bakanı. 1 milyon evladımız bir sınava girdi. Onların anası, babası, nenesi, dedesi var. Onlar gece, gündüz o çocukların yanında oldular. Maalesef sınav devam ederken watsapp paylaşımlarında soruları gördük. O gün soruşturma açmayan bakan, bugün insanlara hakaret etti, gördü ki dün 29 kişiye soruşturma açıldı, bilgi işlem sorumlusu açığa alındı ama hale bir açıklama yok. Cumhurbaşkanı çıkmış bu ülkedeki tüm sınavlar güvende açıklaması yapıyor. Yahu ÖSYM başkanın cezaevindeydi, neden cezaevindeydi? Çünkü FETÖ’ye o soruları verdiği için. Bu ülkede KPSS soruları çalınmadı mı, sınav iptal edilmedi mi? Bu ülkede 13 yıl boyunca polis akademisinin raporlarında ÖSYM sorularının çalındığına dair raporlar açıklanmadı mı? Neyin güvenliğinden bahsediliyor. Tarihin en zor sınavlarından bir tanesinde, bir önceki sınava göre 2,5 kat daha fazla birinci çıkıyor. Bu bakan bir milli güvenlik sorunudur. Çocukların, ailelerin, gece gündüz uyumayan anne-babaların, sınav salonlarının önünde kaldırımda oturan nenelerin, dedelerin hayallerinin çalınmasına fırsat tanımıştır bu bakan. Soruşturmayı sınav sonuçları açıklandıktan sonra, herkes okula yerleştikten sonra yapıyor. 10 milyon insanın evladı mağdur olmuştur. Birde bunu niye konuşuyoruz diye tepki gösteriyor. Konuşacağız tabi bunu. Ve konuşmaya devam edeceğiz. Herkes endişeli. Her şeyi çalıyorsunuz tamam da çocukların umutlarını neden çalıyorsunuz. Sınav devam ederken o sorular nasıl yayılıyor. Soruyorum Bodrum’da, Marmaris’te bazı villalarda belli hocalar, sınavdan 4-5 gün önce çocukları kampa aldı mı? Parası olanları aldılar. Bu incelenmelidir. Bakın bunu unutmayacağız. 86 milyona sesleniyorum. Bu bakanın istifası için bizi destekleyin. Bu bakan o koltukta oturmasın. Şaibeli bakan istemiyoruz. 2 evladım için değil 1 milyon evladımız için söylüyoruz” dedi.

Tarsus Gençlik Merkezi’nde İşaret Dili Kursu Başlıyor
Tarsus Gençlik Merkezi’nde İşaret Dili Kursu Başlıyor
İçeriği Görüntüle

“Yasanın Geçmemesi İçin Tüm Haklarımızı Kullanacağız”

Zeytin yasasıyla ilgili de konuşan Başarır, “Gece yarısı önerge veriyorlar. Neymiş 78 bin ağacı keseceğiz, yerine 157 bin ağaç dikeceğiz. Madem dikmeye meraklısın, niye kesiyorsun. Yani burada katlettiğini biliyorsun. 300 yaşındaki zeytin ağacını keseceksin, bir günlük ağaç dikeceksin. Birde bunu marifetmiş gibi Meclis’te bunu bizimle pazarlık konusu yapacaksın. Yine zeytin üreticilerine arsa verecekler, eğer ki başarılı olursu, üretirse 20+10 yıl uzatacaklar. Çiftçiye rüşvet verme. Bu yasayı geri çek. Biz direnmeye devam edeceğiz. Ve bizle, ne çevreciyle, ne çiftçiyle kirli bir pazarlık yapmayın. Koskoca Meclis 5 tane şirketin el kaldıran, indiren ceosu haline gelmiş. Kim bu şirketler? Bakın insanlar Meclis kapısında açlık grevinde. O yüzden bu yasanın geçmemesi için tüm iç tüzükteki haklarımızı kullanacağız. Çünkü ülke böyle bir durum hak etmiyor” diye konuştu.

Muhabir: Kübra Polat