TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Mersin İl Temsilciliği, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan zeytin ağaçlarının bulunduğu bölgeleri madencilik faaliyetlerine açacak Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ne karşı bir basın açıklaması yayımladı.
Açıklamada; zeytinliklerden meralara, ormanlardan sulak alanlara kadar birçok doğal alanı tehdit eden teklifin, kamu yararı adı altında koruma mekanizmalarını etkisizleştirdiği, ilgili kurumların görüş bildirmemesi durumunda otomatik onay sistemine zemin hazırladığı belirtilerek, “Bu yasa teklifi, doğal ve kültürel peyzaj alanlarımızı, tarımsal üretimimizi, biyolojik çeşitliliğimizi ve halk sağlığını tehlikeye atan bir adımdır” denildi.
"ZEYTİNLİKLER, KÜLTÜREL KİMLİĞİN VAZGEÇİLMEZ BİR PARÇASIDIR "
PMO’dan yapılan açıklamada, zeytinliklerin yalnızca üretim alanı değil, aynı zamanda Anadolu'nun kültürel kimliğinin ve biyolojik çeşitliliğinin taşıyıcısı olduğuna dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:
“Özellikle zeytinlik alanlar, mera ve otlaklar, ormanlar ve sulak alanlar, bu yasa teklifiyle koruma statüleri hiçe sayılarak, “süper izin” adı altında hızlı ve kontrolsüz bir şekilde madencilik faaliyetlerine açılması planlanmaktadır. Oysa zeytinlikler sadece birer ağaç ya da üretim alanı değil, Anadolu’nun binlerce yıllık birikiminin, biyolojik çeşitliliğin, halk sağlığının, yerel ekonominin ve kültürel kimliğin vazgeçilmez bir parçasıdır. Ormanlarımız ise karbon tutma, iklim dengeleme, toprak koruma ve yaşamı devam ettirme yönünde kritik bir rol oynamaktadır. Meralarımız ve sulak alanlarımız, hayvancılıktan yaban hayatı korumaya, doğal döngüleri devam ettirmeye kadar pek çok işleviyle kamu yararı sunmaktadır.”
Oda, geçmişte benzer düzenlemelere karşı açtıkları davalarla doğal varlıkların korunması için yürüttükleri mücadeleyi hatırlatarak, bu yasa teklifinin de hukuk önünde durdurulması için gerekli adımların atılacağını belirtti. Yapılan açıklamada, “Nitekim, 2022 yılında yayımlanan ve zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetlerine izin veren yönetmeliğin iptali için açtığımız davada, Danıştay tarafından yürütmeyi durdurma kararı verilmiş, korunan alanlarımızın, zeytinliklerimizin ve doğal varlıklarımızın hukukla korunduğu bir kez daha tescil edilmişti” ifadeleri kullanıldı.