Koca, özellikle İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının ardından koruma kalkanının zayıfladığını ve kadınların "kaza süsü verilmiş" şüpheli ölümlerle yaşamdan koparıldığını vurguladı.
TBMM'deki bütçe maratonunda kadın hakları ve şiddetle mücadele politikalarını sert bir dille eleştiren Perihan Koca, kürsüden ve komisyon görüşmelerinde Bakanlığın verileri ile sahadaki gerçekliğin örtüşmediğini savundu.
"İstatistikler Dehşet Verici Boyutta"
Perihan Koca, konuşmasında kadın cinayetlerine dair son verileri paylaşarak durumun vahametini ortaya koydu. 2025 yılının ilk 11 ayına dair verilerin bir "toplumsal kriz" sinyali verdiğini belirten Koca, şu rakamları paylaştı:
Kadın Cinayetleri: 2025’in ilk 11 ayında en az 266 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
Şüpheli Ölümler: Aynı dönemde 269 şüpheli kadın ölümü kayıtlara geçti.
Koca, şüpheli kadın ölümlerinin sayısının kesinleşmiş kadın cinayetlerini geçmeye başlamasının, faillerin cezadan kaçmak için yeni yöntemler denediğinin bir göstergesi olduğunu iddia etti.
"Kaza Süsü Verilmiş Cinayetler Artıyor"
Kadınların giderek daha fazla yüksekten düşme, boğulma veya intihar süsü verilmiş vakalarla yaşamını yitirdiğine dikkat çeken Koca, yargı sürecindeki eksikliklere değindi:
"Kadınlar giderek daha fazla 'kaza süsü verilmiş' cinayetlerle yaşamını yitiriyor. Şüpheli kadın ölümleri etkin biçimde soruşturulmadığı sürece, faili meçhul vakalar artıyor ve adalet sağlanamıyor. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldığından beri tablo daha da ağırlaştı."
Bakanlığa 3 Kritik Soru
Milletvekili Koca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı'na bütçe görüşmeleri kapsamında şu soruları yöneltti:
Etkin Soruşturma: Şüpheli kadın ölümlerinin etkin şekilde soruşturulması ve bu vakaların kaza veya intihar olarak kapatılmaması için Bakanlığınızın yürüttüğü özel bir çalışma var mıdır?
Kurumlar Arası Koordinasyon: Kadın cinayetlerini azaltmak adına Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı ile ortaklaşa çalışan somut bir izleme ve önleme mekanizması mevcut mudur?
Önleyici Politikalar: 2026 bütçesinde kadına yönelik şiddeti sadece "olduktan sonra müdahale" olarak değil, "olmadan önce önleme" odaklı bir yaklaşımla hangi projeler finanse edilmektedir?
Koca’nın bu çıkışı, kadın örgütleri tarafından yakından takip edilen bütçe görüşmelerinde, sosyal politikaların ve koruma mekanizmalarının yetersizliği konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.





