Tarsus’taki Şahmeran Hamamı, Mezitli'deki halk arasında "Tarihi Hamam" olarak bilinen taş yapı, Mut ilçesindeki Arslanköy Hamamı ve Silifke çevresindeki kırsal yapılarda yer alan hamamlar; zamanın ve ihmalkârlığın izlerini taşıyor.
TARİHİ DEĞER, BUGÜNÜN İHMALİYLE SİLİNİYOR
Uzmanlar, bu yapıların sadece mimari açıdan değil, sosyolojik açıdan da büyük bir değer taşıdığını belirterek, “Hamamlar geçmişte sadece temizlik yapılan yerler değil, toplumsal etkileşimin merkeziydi. Kadınlar ve erkekler için farklı zaman dilimlerinde kullanıma açık olan bu yapılar; düğün hazırlıkları, doğum sonrası kutlamalar, dini bayramlar öncesi temizlik gibi sosyal olayların vazgeçilmez parçasıydı. Bugün bu yapılar ya harabe hâlinde ya da farklı amaçlarla kullanılarak orijinalliğini kaybediyor. Bu çok ciddi bir kültürel kayıptır” dedi.
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü envanterinde yer alan birçok hamam yapısının tescilli olduğu ve bazıları için projelendirme çalışmalarının sürdüğü belirtilse de bugüne kadar hayata geçirilmiş somut bir restorasyon projesi bulunmuyor. Mersin Kültür ve Turizm Müdürlüğü yetkilileri, Tarsus’taki bazı yapılar için restorasyon taleplerinin bakanlığa iletildiğini ancak fon yetersizliği ve mülkiyet sorunları nedeniyle süreçlerin yavaş ilerlediğini ifade ediyor.
VATANDAŞLAR TEPKİLİ: “BU YAPILAR MERSİN’İN RUHU”
Tarsuslu vatandaşlardan 63 yaşındaki Sabri Akçay, Şahmeran Hamamı’nın çocukluğunun en özel anılarını barındırdığını söylüyor: “Ben çocukken burada büyüklerimizle hamama giderdik. Şimdi camları kırık, içi çöplük olmuş. Yazık, çok yazık. Bu yapılar bizim geçmişimiz. Çocuklarımız bu yapıları sadece fotoğraflardan mı öğrenecek?”
Silifke'de yaşayan tarih öğretmeni Aslı Ceren Özcan ise turizm açısından büyük bir fırsatın kaçırıldığını düşünüyor: “Kapadokya’daki eski hanlar, hamamlar turistik tesis haline getiriliyor. Burada da yapılabilir. Hem turizm canlanır, hem tarih korunur. Ama yıllardır sadece sözde kalıyor.”
"HAMAMLAR TURİZM İÇİN BİR FIRSAT"
Mersin Tarih Derneği Başkanı Halil İbrahim Güngör, restorasyon çalışmalarının sadece bir “kurtarma operasyonu” değil, kültürel ekonomi stratejisi olması gerektiğine dikkat çekerek, “Mersin'in tarihi dokusu sadece antik kentlerle sınırlı değil. Kırsaldaki taş hamamlar, kent merkezindeki Osmanlı yapıları turizme kazandırılmalı. Yerel yönetimler, kalkınma ajansları ve özel sektör iş birliğiyle bu yapılar butik hamamlar, kültür merkezleri veya müzeler haline getirilebilir.”
