Haber- FIRAT TATLI
Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerden sonra derinden etkilenen ve yıkıma uğrayan illerden yoğun bir göç başladı. Göç trafiğinin en çok etkilediği illerin başında olan Mersin'de ise artan nüfus endişelere neden oluyor. Mersin'e gelen depremzedelerle birlikte hızla artan nüfusla sağlık alanın aksamlara neden olunmasından korkuluyor.
MERSİN TABİP ODASININ ÖNERİLERİ
Mersin Tabip Odası Başkanı Nasır Nesanır daha öncesinde Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) binasında kentin sivil toplum kuruluşları ve oda temsilcileri ile yapılan toplantıda Mersin'inin sağlık sorunu yaşaması için acil bir şekilde yapılması için çözüm önerilerinde bulunmuştu. Deprem nedeni ile son olarak hasarlı çıkan ve tahliye edilen Balcalı Hastanesi ile Mersin'e oluşabilecek bir talep kaygıları da beraberinde getirdi. Deprem öncesinde zaten sıkıntılar yaşayan Mersin Şehir Hastanesi'nin yeni yükleri daha ne kadar karşılayabileceği ise merak konusu. Mersin'de hızla artan nüfus ile beraber kenttin sağlık alanlarında sorun yaşaması için sürekli olarak merkezi yönetime çağrı yapan Mersin Tabip Odası Başkanı Nasır Nesanır, " Mersin'e şuana kadar 16 binin üzerinde yaralı geldi; depremden sonraki 2 haftalık süreçte. Bu şimdi Mersin'e yansımaları ne oluyor; tabi ki depremzedeler haklı olarak oradaki hastaneler yıkıldığı için, bu koşulda buraya yönlendirilmesi gayet yerinde. Ama zaten şu anda Mersin'e 350-400 bin kişi geldi. Şu anda artan nüfus ile ilgili en makul olanı Vahap Bey'in açıkladığı su tüketimidir" ifadelerini kullandı.
MERSİN DE SAĞLIK HİZMETİNİN TIKANMAMASI İÇİN NE YAPILMALI?
Deprem sonrasında afet bölgesinde hasarlı ve ya yıkılacak olan hastaneler olduğunu hatırlatan Nesanır, "Birincisi bu hasar alan hastanelerin sayısı, birde Mersin'e yoğun bir depremzede göçü olmasından dolayı sağlık hizmetlerinin tıkanma yaşamaması için bu defalarca kes kamuoyu ile paylaştık. Bunların başında Eski Kadın ve Çocuk Doğum Hastanesi'nin rehabilitasyon merkezi olarak açılması, bir iki tane sahra hastanesi açılması gerekiyor. Buralardan sadece depremzedelerde yaralanmaz Mersinlilerde yaralanır. Bunları nerede kurmak gerek; Davultepe'de bir tane kurmak gerek, belki bir tanesini Erdemli'den sonrasına kurmak gerekebilir. Şimdi depremzedelerde geldi. Bir de çevre hastanelerde yıkık durumda. Dolayısıyla bir an önce bizim sunduğumuz o önerilerin acil olarak zaman kaybetmeden sağlanması gerekiyor. Önerilerimizde sunduğumuz sağlık merkezlerini açmaları gerekiyor" dedi.
ÇEVRE İLLERDE KAPANAN HASTANELERİN MERSİN'E ETKİSİ
Adana kapanan Balcalı Hastanesi ile ilgilide Mersin'e yansımasını değerlendiren Nesanır, " Ne olacak? Oradaki yoksul insan, özel hastaneye gidemeyeceği için yakın illerde bir hastane tercihine gidecek. Yakın bir ildeki şehir hastanesine gidecek, devlet hastanesine gidecek, üniversite hastanesine gidecek. Depremzedelerin buraya gelmiş olması, nüfusun artmış olması, çevre illerdeki hastanelerin kapanmış olması talebi buraya yöneltmesi kaçınılmaz. Aslında bu şehir hastaneleri dünyada terk edilmiş bir model bunun nedeni ise şöyle; siz tek bir hastane açıyorsunuz ondan sonra bir şey oluyor tıkanıyorsunuz. Mesela bizim burada depremzede yaralılarını karşılayınca Mersin'de 7-8 poliklinik hizmeti durdu ve doğru düzgün hizmet veremedi" ifadelerini kullandı.
"MERKEZİ HÜKÜMET ORGANİZE EDECEK"
Sağlık alanında ve depremde yaşanan sıkıntıların, yaşanmaması için kamunun sağlık hizmetinde kamucu bir anlayış olması gerektiğini belirten Nesanır, "Kamucu bir yaklaşım tarzının oturması gerekiyor. Bu depremde bir başarısızlık var. Tamam; herkes bir çaba içersine girdi. Belediyeler, STK'lar, hekimler, eczacılar yoğun ve müthiş bir çaba içersindeler. Ama baktığımız zaman depreme müdahalede bir başarısızlık var. Bu yüzden merkezi yönetimin kamucu bir bakış açısına sahip olması gerekiyor. Yani şöyle; ben Tabip Odası olarak bir hastane açamam ki, burada merkezi hükümete bağlı bakanlıklar var, onlar organize olacak, onlara güvenilecek ve onun üzerinde diğer STK'lar, emek demokrasi örgütleri, o organizasyon yapısına güvenerek bir bütün bütünün parçası olmaya çalışacaklar" diyerek tamamladı.
