Silifke’nin köklü mirasını dijital platformlarda izleyicilerine aktaran Olgar, Mezgit Kale’nin gizemli yapısından antik zeytin işçiliğine kadar pek çok detayı anlattı. Sosyal medyada büyük ilgi gören video içeriği, Silifke’nin turizm potansiyelini gözler önüne sererken, tarih ve kültürseverler için de bir kaynak niteliği taşıyor.

Zeytinlik

Antik Dönemde Zeytin: Sadece Bir Ürün Değil, Bir Yaşam Biçimi

Orkun Olgar’ın rehberliğinde gerçekleşen ziyaretin odak noktasında, yaklaşık bin 900 yıl öncesine tarihlenen bir zeytin çiftliği yer alıyor. Bu çiftlik, yalnızca bir tarımsal üretim alanı olmanın ötesinde; dönemin mimari anlayışını, üretim teknolojisini ve toplumsal yapısını da yansıtan bir yaşam alanı olarak dikkat çekiyor. Antik çağlarda zeytin sadece gıda değil, aynı zamanda ticaretin, ritüellerin ve gündelik yaşamın merkezinde yer alıyordu. Zeytinyağının aydınlatmadan ilaç yapımına kadar pek çok alanda kullanıldığı bu dönemde, çiftliklerin yapısı da bu çok yönlü kullanıma uygun biçimde planlanmıştı. Olgar’ın paylaştığı görüntülerde, taş işçiliğiyle yapılmış zeytin presleri, yağ toplama havuzları ve üretim alanları net bir şekilde görülüyor. Bu kalıntılar, Silifke’nin sadece tarihiyle değil, aynı zamanda tarım kültürüyle de ne denli zengin olduğunu ortaya koyuyor. Bölgenin sıcak iklimi ve verimli toprakları, binlerce yıldır zeytin üretimini mümkün kılmış. Bugün hâlâ aynı topraklarda zeytin yetiştirilmesi ise geçmişle kurulan güçlü bir bağın en somut örneklerinden biri.

3-8

Mezgit Kale: Gökyüzüne Uzanan Tarih

Orkun Olgar’ın rotasında yer alan bir diğer önemli durak ise Mezgit Kale. Silifke’nin belki de en az bilinen ama en etkileyici tarihi yapılarından biri olan Mezgit Kale, Roma dönemine ait anıt mezar yapısıyla dikkat çekiyor. Bölgede "Kral Mezarı" olarak da bilinen bu yapı, çevresine hâkim konumuyla adeta geçmişin izlerini gökyüzüne taşıyor.

2-7

Yaklaşık 15 metre yüksekliğe sahip olan anıt yapı, devasa taş bloklarla inşa edilmiş ve zamanın mimarlık bilgisiyle günümüz mühendislerini dahi hayran bırakacak sağlamlıkta. Kaleye dair bilgi veren Olgar, yapının hem bir anıt mezar hem de gözlem noktası olarak kullanıldığını belirtiyor. Üzerindeki kabartmalar ve taş süslemeler, Mezgit Kale’nin yalnızca bir defin alanı değil, aynı zamanda bir saygı ve anma mekanı olduğunu gösteriyor. Mezgit Kale’nin bulunduğu konumdan, antik zeytin çiftliğinin arazisi de panoramik olarak gözlemlenebiliyor. Bu yakınlık, Olgar’ın yorumuna göre, bölgenin stratejik önemi ve yerleşimlerin bilinçli yer seçimleri hakkında ipuçları sunuyor.

Silifke’ye yaptığı bu son ziyarette de aynı anlayışla hareket eden Olgar, yalnızca tarihi yapıları tanıtmakla kalmadı; bölge halkıyla sohbet ederek yerel zeytin üretimi hakkında bilgi aldı, zeytinin Silifke mutfağındaki yeri üzerine bilgiler derledi. Zeytinin hasadından sofraya uzanan yolculuğunu anlatırken hem görsel hem de duygusal açıdan güçlü bir anlatı sundu.

4-4

Silifke: Tarih, Tarım ve Turizmin Kesiştiği Nokta

Silifke, Mersin’in en köklü ilçelerinden biri olarak sadece tarihçilerin değil, doğaseverlerin, gurmelerin ve kültür meraklılarının da uğrak noktası haline geliyor. Göksu Nehri kıyısında yer alan kent, antik dönemde Seleukeia olarak biliniyordu. Roma ve Bizans dönemlerine ait çok sayıda kalıntıya ev sahipliği yapan ilçe, aynı zamanda Akdeniz ikliminin sunduğu bereketli tarım arazileriyle biliniyor.

1-14

Zeytin, incir, narenciye gibi ürünlerin yoğun şekilde yetiştirildiği bölgede, tarım ile kültürel miras iç içe geçmiş durumda. Bu da Silifke’yi hem sürdürülebilir turizm açısından hem de kültürel kalkınma bağlamında önemli bir potansiyele sahip kılıyor. Orkun Olgar’ın bu ziyareti, Silifke’nin doğal ve kültürel mirasını bir kez daha görünür kıldı. Sosyal medyada binlerce kişi tarafından izlenen ve paylaşılan içerikler, bölgenin tanıtımına ciddi katkı sundu. Belediyenin ve yerel turizm paydaşlarının da bu tür içerikleri desteklemesi, Silifke’yi ulusal ve uluslararası turizm destinasyonları arasında ön plana çıkarabilir.

Silifke Belediyesi yetkilileri de Orkun Olgar’a bölgenin tanıtımına sunduğu katkılardan dolayı teşekkürlerini iletti. Kültürel değerlerin doğru şekilde aktarılmasının sadece geçmişe değil, geleceğe de yatırım olduğunun altını çizen yetkililer, bu tarz gezilerin özellikle genç nesillerin bilinçlenmesi açısından önemli olduğunu vurguladı.

Geri Dönüşüm Ve Sanat El Ele Verdi
Geri Dönüşüm Ve Sanat El Ele Verdi
İçeriği Görüntüle

Muhabir: Kübra Polat