MERSİN EKONOMİSİNE TARIMIN KATKISI ÇOK BÜYÜKTÜR
Mersin’in Anamur’unda muz, Silifke’de çilek, Erdemli’de limon, Merkezinde portakal, Tarsus’ta üzüm yetişiyor. Levantenler Mersin’i ithalat-ihracat limanı yaptılar.
Mersin ekonomisinde çok yönlülük nedeniyle dalgalanmalardan az etkileniyoruz. Mersin ekonomisinde ağırlık taşıyan tarımda sanayide ihracata yönelmiştir.
Mersin’de Türkiye’nin ikinci büyük serbest bölgesi var. Mersin limanı ekonomiye hareket getiriyor. Bu ekonomik yapısıyla Mersin şanslı bir şehir. Birçok şehirdeki sahip olmadığı imkanlar şehrimizde var.
Mersin limanı ABD ve Ortadoğu arasında transit bir liman konumundadır.
Mersin göç alan bir şehir ayrıca Suriyeli sığınmacı sayısı da 400 bin civarındadır.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Raporunda büyümenin yolu kırsalda geçiyor.
Tarım, temel değer olan topraktan başlanmalıdır.
Girdi, arzı ve maliyetleri analiz edilmelidir.
Hasat verimliliği, hasat sonrası işlemler depolama Lojistik- Dağıtım, pazarlama satış, üretici örgütlenmesi ve destekleme sistemleri bir bütün olarak ele alınmalıdır. Yoksa başarıya ulaşamayız.
Envanter eksiğimiz bilgi çağının ayıbıdır. Toprak en iyi değerlerimizin başında gelmektedir. Hasat analizi olmazsa olmazımızdır. Hasat sonrası işlemlerde önemlidir.
Toprak değer ve kaynağı birlikte yansıtan varlığımızdır. Pazarlama ve satış analizi tarım için önemlidir. Üretici örgütlenmeleri çok sesliliğin demokrasinin gelişmesinde bir güvencedir.
Destekler ihtiyaç odaklı olmalıdır. Yapısal değişiklik yaratmalıdır. Tarım desteklerinin miktarı kadar zamanında açıklanması da önemlidir.
Çiftçilerimizin üretim (ekim) yapmadan alacağı desteği bilmesi gerekir.
Çiftçilerimizin en önemli sorunlarından birisi fiyat ve gelir istikrarsızlığıdır.
Sektörümüzde ekonomik örgütlenme güçlü değildir. Bakanlığımız bunu değerlendirmelidir. Çiftçimiz bütün zorluklara rağmen üretimden kopmuyor. Toprakla, fidan, fide ve tohumu buluşturuyor.
Çalışıyor, üretiyor ama yeterince para kazanamıyor. Maliyetler çiftçimizi zorluyor.
Mazot, gübre, tohum, ilaç, elektrik gibi girdiler tarımın önemli maliyet unsurlarıdır.
Ülkemizde 8,5 milyon hektar teknik ve ekonomik olarak sulanabilir tarım arazilerimizin 2,5 milyon hektarını gerekli sulama altyapı yatırımları tamamlanamadığı için sulanamıyor.
Önemli su kayıplarına neden olan ekonomik ömrünü tamamlamış sulama yatırımları acilen yenilenmeli %60’lara varan oranlarda tasarruf sağlayan basınçlı sulama sistemleri artırılmalıdır.
İklim değişikliği panel sonuçlarına göre Türkiye nüfusunun 50 milyonluk kesimi barındıran 30 şehrin büyük oranda kuraklıktan etkileneceği öngörülüyor.
İstikrarsız fiyat, çiftçiyi ve ihracatçıyı zorluyor. Tarımsal üretimi sürdürülebilir kılmak için çalışmalıyız.
Saygı ve sevgilerimle…