PARADOKS
Paradoks, Yunanca kökenli bir kelime. İki parçası var: para ve doxa. Tahmin edeceğiniz gibi paradokstaki para, bildiğimiz, yani Türkçeye Farsçadan geçmiş para (pare, parçe) değil. Yunanca para, at the side of, alongside of [yanında, boyunca] anlamlı bir önek (prefix). İngilizcede by, past, beyond, to one side, aside from ve amiss anlamları da taşıyabiliyor. Doxa ise, Yunanca dokein (to think, to suppose) kökünden türeme. İngilizcede opinion [görüş] anlamına geliyor. Paradoks (paradox) İngilizcede dört ayrı anlam taşıyor.
1. formerly, a statement contrary to common belief
2. a statement that seems contradictory, unbelievable, or absurd but that may actually be true in fact
3. a statement that is selfcontradictory in fact and, hence, false
4. a person, a situation, act, etc. that seems to have contradictory or inconsistent qualities.
Buna bakarak, paradoksun İngilizcede bir olumlu (anti-tez, zıt düşünce), bir de olumsuz (yanlış ya da çelişkili düşünce) anlamı var diyebiliriz. Oysa, paradoksun Türkçede bir tek anlamı var: “Kökleşmiş kanışlara aykırı olarak ileri sürülen düşünce.”
Paradoksal (sıfat) ise “aykırı düşünce niteliğinde olan” anlamında. Yani biz paradoksu olumlu anlamda kullanıyoruz.