Nuran Çelik Kuyugöz

Nuran Çelik Kuyugöz

Alevlere Karşı Birlik

 


Türkiye, her yıl yaz mevsimiyle birlikte sıcağın, denizin ve tatilin coşkusuna kapılırken, maalesef bir başka tehditle de yüzleşiyor: Orman yangınları. Son yıllarda özellikle Akdeniz ve Ege bölgelerimizde çıkan büyük yangınlar, binlerce hektarlık orman varlığımızı ve beraberinde sayısız canlının yaşam alanını yok etti. Önümüzdeki yaz aylarının da, artan sıcaklık ve kuraklık koşulları nedeniyle riskli geçmesi bekleniyor.

Orman yangınları çoğu zaman "kader" gibi algılansa da, gerçekte büyük kısmı insan kaynaklı. İhmal, dikkatsizlik ya da kasten çıkarılan yangınlar, telafisi on yıllar süren kayıplara yol açıyor. Bu yüzden her bireyin alabileceği basit önlemler, milyonlarca ağacı ve canlıyı koruyabilir.

Peki biz ne yapabiliriz?

Ormanlık alanlarda ve yakın çevresinde asla ateş yakmamalıyız. Piknik ateşi, mangal ya da rastgele atılmış bir sigara izmariti, tüm bir bölgeyi kül edebilir.

Cam şişe ve benzeri atıkları doğaya bırakmamalıyız. Güneş ışınlarını büyüteç gibi yoğunlaştırarak yangın başlatabilecek bu maddeler ciddi bir risktir.

Bir yangın fark ettiğimizde, tereddüt etmeden 112 Acil Çağrı Merkezi'ni aramalı, yerimizi net şekilde bildirerek ekiplerin hızlı müdahalesini sağlamalıyız.

Ormanlara girişlerin kısıtlandığı dönemlerde kurallara mutlaka uymalı, keyfimiz uğruna doğayı tehlikeye atmamalıyız.

Ayrıca yerel yönetimler ve devlet kurumları da bu konuda önemli adımlar atması gerekiyor. Yangın söndürme uçaklarının sayısının artırılması, erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi ve gönüllü yangın söndürme ekiplerinin desteklenmesi gibi çalışmalar büyük önem taşıyor. Ancak hiçbir önlem, bireysel farkındalık ve toplumsal bilinç olmadan tam anlamıyla başarıya ulaşamaz.

Unutmayalım, orman sadece ağaçtan ibaret değildir. Orman demek, hava demek, su demek, yaşam demek... Bu yaz hepimiz, bir kıvılcımın doğurabileceği felaketin önüne geçebiliriz. Sadece dikkat ederek, sadece sorumluluk bilinciyle hareket ederek...

Ormanlarımızı korumak, geleceğimizi korumaktır. Çünkü alevler söner, külleri savrulur, ama yok olan bir ormanın geri gelmesi, bir ömrü aşar.




ARŞİV YAZILAR