Tarsus’un verimli topraklarında 7 dönümlük bahçesinde hünnap üretimi yapan İbrahim Gül, sezonun ilk hasadına başladıklarını belirtti. Tarım işçilerinin özenle topladığı hünnaplar, kovalarla toplanarak tezgahlara dökülüyor. Burada sınıflandırılan meyveler, sandıklara dizilerek ihracata hazırlanıyor.
"Türkiye'de Hünnap Tüketimi Gittikçe Yaygınlaşıyor"
Üretici İbrahim Gül, bu yıl da talebe yetişmekte zorlandıklarını belirterek, “Her yıl olduğu gibi bu sezon da başta Rusya ve Almanya olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinden yoğun talep alıyoruz. Ürünlerimiz yurt içinde ise en çok İstanbul, İzmir ve Ankara’ya gidiyor. Türkiye’de hünnap tüketimi gittikçe yaygınlaşıyor. Bu da biz üreticiler için sevindirici bir gelişme” dedi.

Gül, 7 dönümlük bahçeden bir sezonda yaklaşık 25 ton ürün aldıklarını ifade etti. B
-15 Derece Soğuğa Dayanıklı, Çürümeyen Bir Meyve
Hünnap meyvesinin en dikkat çeken özelliklerinden biri ise ekstrem hava koşullarına karşı gösterdiği direnç. Üretici Gül, “Bu meyvenin eksi 15 dereceye kadar soğuğa dayanıklılığı var. Ayrıca çürüme yapmaz. Ancak olgunlaştığında zamanında hasat edilmesi gerekir. Aksi halde tadı ve dokusu bozulabilir” şeklinde konuştu.

Hünnap sadece lezzetiyle değil, sağlık açısından sunduğu faydalarla da dikkat çekiyor. Geleneksel tıpta yüzyıllardır kullanılan hünnap, günümüzde de doğal bir şifa kaynağı olarak öne çıkıyor. Bu meyvenin özellikle şeker hastaları için önerildiğini belirten Üretici Gül, "Kan şekerini dengelemede yardımcı olduğu gibi, kalp ritmini düzenleyici etkisi de bulunuyor. Sindirimi kolay, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Biz bu meyvenin hem besin değeri hem de şifa kaynağı yönüyle daha çok tanınmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Tarsus’ta hünnap üretiminin her geçen yıl arttığını ifade eden Gül, ürünün katma değerinin yüksek olduğuna dikkat çekerek, “Bu ürünü sadece meyve olarak değil, kurutarak, reçel yaparak, çay formunda ya da doğal şifa ürünleri şeklinde de değerlendirebilirsiniz. Tüm bu formlarda iç ve dış pazarda alıcısı var. Hünnap, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin en stratejik tarım ürünlerinden biri olabilir” dedi.




