Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, Mersin’in tarım ve gıdadaki ticari yapısı ve bu yapının desteklenmesine ilişkin yazılı açıklamada bulundu. Özdemir sözlerine, tarım ve gıda sektöründe Türkiye’nin en stratejik şehirlerinden biri olan Mersin’in yatırım teşviklerinde daha güçlü destek alması gerektiğini vurgulayarak başladı. Mersin’in sahip olduğu doğal kaynaklar, üretim hacmi, lojistik imkânları ve ihracat kapasitesi ile tarım ve gıda alanında Türkiye’nin lokomotif kentlerinden biri olduğunu belirten Özdemir, kentin bu potansiyelinin desteklenmesi gerektiğini ifade etti.
Özdemir, “Mersin, bitkisel üretim değerinde ve tarımsal ihracatta üçüncü sıradadır. Aynı zamanda ülkemizin en fazla meyve üreten ili olan Mersin, sebze üretiminde dördüncü konumdadır. İlimiz, 10 ürünün üretiminde Türkiye’de birinci, 30 ürünün üretiminde ise ilk üçte yer almakla birlikte, başta narenciye olmak üzere yaş meyve-sebze ve bakliyat ihracatında liderdir. Serbest bölgesi, organize sanayi bölgeleri, limanı, gümrük antrepoları ve lojistik avantajlarıyla ile hinterlandına da hizmet etmektedir” dedi.
Mersin’in tarım ve gıda sektörünün çok daha gelişme potansiyeli olduğuna dair değerlendirme ve önerilerini her platformda dile getirdiklerini söyleyen Özdemir, “Çünkü ilimizin tarımsal ihracatı daha çok işlenmemiş, birim ihraç fiyatı nispeten düşük olan tarımsal ürünlere dayanmaktadır. Mersin’in tarımsal ihracatta ulaştığı konumun daha da güçlü kılınması ve sektörde rekabet avantajının artırılması için katma değeri yüksek ürünlere yönelmesi büyük önem taşımaktadır” ifadelerini kullanarak, böylece dış pazarlarda tarımsal ürünlerin yalnızca ham madde olarak ihraç edilmesi yerine, işlenmiş ürünler olarak sunulmasının birim ihraç fiyatlarını artırarak, ihracat gelirlerini de yükselteceğine değindi.
Özdemir, bu potansiyelin harekete geçirilmesi için Mersin’de tarım ve gıda sektörüne yapılacak her türlü yatırımın teşvik sistemine göre 5’inci bölgede değerlendirilmesini, verilecek desteklerin bu kapsamda oluşmasını beklediklerini vurguladı.
30 Mayıs’ta yayımlanan "Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar" kapsamında Mersin’in 2’nci teşvik bölgesinde yer aldığını hatırlatan Özdemir, bu durumun sektör yatırımları açısından yetersiz kaldığını söyledi.
Karar hakkında konuşan Özdemir, şu ifadeleri kullandı:
“İlgili Karar’da çok yerinde tespit edilmiş hedefler bulunmaktadır. Bu hedeflerden bir tanesi de Mersin’i çok yakından ilgilendiren; “Katma değeri yüksek yatırımların özendirilmesi” olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda, belirlenen yatırım seçeneklerine göre Gümrük Vergisi Muafiyeti, KDV İstisnası, Vergi İndirimi, Faiz veya Kâr Payı Desteği, Makine Desteği, Yatırım Yeri Tahsisi, Sigorta Primi İşveren Hissesi Desteği, Sigorta Primi Desteği gibi, yatırımları özendirecek önemli destekler belirlenmiştir.
Ancak, Mersin’in 2’nci teşvik bölgesinde yer alması, özellikle tarım ve gıda sektöründeki potansiyelini uygulamaya geçirebilmesini zorlaştıracaktır. Tarım ve gıda gibi stratejik bir sektörde yapılacak yatırımların düşük oranlı teşviklerle desteklenmesi, yatırımcıların ilgisinin başka bölgelere yönlenmesine ve Mersin’in sektördeki büyük potansiyelinin âtıl kalmasına neden olacaktır.”
ALTYAPI VE İŞ GÜCÜ HAZIR, SIRA DESTEKTE
Mersin’in serbest bölgesi, organize sanayi bölgeleri, limanı ve gümrük altyapısıyla tarım ve gıdada ileri düzey yatırımlar için hazır olduğunu kaydeden Özdemir, “Eğer tarım ve gıda yatırımları 5. bölge teşvik kapsamına alınsaydı, kamu-özel sektör-üniversite iş birliğiyle bölgemizin gelişimi ivme kazanacak ve ülkemizin gıda güvenliği, sürdürülebilirliği, ihracat hacmi ve ekonomik çeşitliliği açısından güçlü bir üs haline gelmesi için yeni bir kapı açılmış olacaktı” diye konuştu.
BAKANLIKLARA ÇAĞRI
Özdemir, açıklamasının sonunda ilgili bakanlıklara da çağrıda bulunarak, Mersin’in tarım ve gıda yatırımlarında 5. bölge teşviklerinden yararlanmasının hem şehir hem de ülke ekonomisi adına kritik olduğunu belirtti. Özdemir, “Bu doğrultuda, ilgili Bakanlıklarımızdan beklentimiz hem Mersin’in hem de ülkemizin kalkınma hedefleri açısından bu hususun yeniden değerlendirilmesidir” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.