Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır’ın katılımıyla, Uluslararası Katılımlı Ekonomi Araştırmaları ve Finansal Piyasalar Kongresi’nin (IERFM) 8’incisi Mersin’de düzenlendi.
İstanbul Nişantaşı Üniversitesi, Trakya Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, Tarsus Üniversitesi, Toros Üniversitesi ve Çağ Üniversitesi ev sahipliğindeki Kongre, ekonomi ve finans alanında çalışan akademisyenler, piyasa profesyonelleri ve finans medyasını bir araya getirdi.
Kongre’nin açılış oturumunda Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu’nun sorularını yanıtladı. Oturumda, Mersin ekonomisinin mevcut durumu değerlendirilip verimlilik artırılarak kent ekonomisinin güçlendirilmesi için neler yapılabileceği değerlendirildi.
İŞKUR verilerine göre Mersin’de 50 bin kişinin iş aradığını, fabrikaların ise çalışacak personel bulamadığını belirten Çakır, “Müşteri hazır, siparişler geliyor, firmalarımız bu talebe yanıt vermek için kapasitelerini artırmak istiyor ama personel bulamıyor. Bu sorunu çözmek için iş arayan 50 bin kişiyi işe yerleştirecek çalışmalara yöneldik” dedi.
Türkiye’nin ikinci büyük ekonomisi
Mersin’in verilerine bakıldığında önümüzdeki 10-15 yılda İstanbul’un ardından Türkiye’nin ikinci büyük ekonomisi konumuna gelme potansiyeli olduğunu söyleyen Çakır, bu büyümeden yabancılar yerine yerel halkın kazanç elde edeceği doğru planlamaya ihtiyaç duyulduğunu belirtip bu planlama için akademisyenlerden destek istedi.
‘’Mersin’in büyümesini doğru planlamalıyız’’
Mersin arazilerine fabrikalarına yurtdışından yoğun talep olduğuna dikkat çeken Çakır, böylesi kıymetli alanların Mersin’in yerli halkında kalmasının önemini vurgulayıp, “Bir dalga geliyor, görüyoruz. Önlem alarak bu dalganın bir tsunamiye dönüşmesini engellemeliyiz. Buna doğru hazırlanmalıyız. Mersin’in büyümesini doğru planlamalıyız ”şeklinde konuştu.
Doğru planlama önemli
İhtiyaçlara göre doğru planlama yapılmasını vurgulayan Çakır, “Maalesef planlamayla ilgili ciddi sorunlar var. Bölge olarak ülke olarak planlama yapmalıyız. Bunu başarsak da yetmez. Dünyanın kıt kaynaklarının fizibil kullanımı için planlamayı dünyaya yaymalıyız. Ama görüyoruz ki bu konuda dünyada da sorun var ve çözülemiyor. Yurtdışında katıldığımız fuarlarda da bu konuyu sık sık gündeme getiriyoruz. Örneğin limon. Bu ürünü Türkiye, İspanya, Afrika, Mısır gibi 10 ülke üretiyor ve tüketen de 200 ülke var. Dünyada hızlı nüfus artışı var ve bir süre sonra bu ürün yetmeyecek. Dünya olarak ihtiyaçlar belirlenip hangi ürüne ihtiyaç varsa doğru planlamayla en verimli üretim yapısına ulaşılmalı” dedi.