Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Sürekli ahlak tüccarlığı yapan, sürekli işçinin, emekçinin hakkından bahseden bu çevreler önceki gün Beşiktaş’taki yangında hayatını kaybeden 29 emekçi kardeşimizle ilgili çıkıp tek cümle kurmadılar. Bu binaya inşaat ruhsatını veren, imar ruhsatını veren ve binanın en alt bodrum katlarını gazino haline getirmeyi müsaade edenler kim? Tabii ki biz de savcılarımızla takip ediyoruz. 29 tane orada vatandaşımızın ölümüne göz yumanlar kimler? Biz de kovalayacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Geleneksel TÜRGEV İftarı programına katıldı.
İftar sonrası açıklamalarda bulunan Erdoğan, "TÜRGEV tam 28 yıldır ülkemize ve gençlerimize sahip çıkıyor. 40 bin 500'e ulaşan mezunlarımız bugün hem ülkemizde hem de dünyanın dört bir yanında insanlığa hizmet ediyor. Bu müstesna çatının kurucuları arasında bulunmaktan daima bahtiyarlık duyduğumu ifade etmek isterim. Ülkesine ve milletine sayısız eserler kazandırmış bir siyasetçi olarak TÜRGEV gönlümüzde her zaman farklı bir yere sahip oldu. Bundan sonra da sizlere destek vermekten geri durmayacağız. Bizim her fırsatta dile getirdiğimiz TEKNOFEST gençliği inşallah sizlerin arasından çıkacak. Türkiye Yüzyılı sizlerin omuzlarında yükselecektir. Ben burada büyük ve güçlü Türkiye'nin engelleri aşarak hedeflerine yürüyen kararlı Türkiye'nin mimarlarını görüyorum. Burada sizlerin arasında yarının başarılı bilim kadınlarını, siyasetçilerini, eğitimcilerini, mühendislerini, iş insanlarını, doktorlarını, milletimize hayırlı kuşaklar yetiştiren örnek annelerini görüyorum. Bir hususun altını çizmek istiyorum. Biliyorsunuz meyve veren ağaç taşlanır. TÜRGEV gibi vakıflarımız da hem hizmetleriyle hem varlıklarıyla hem de yerli ve milli duruşlarıyla ülkemizdeki belli çevreleri her zaman rahatsız etti. Sağına soluna bakmadan fert fert ben varım diyen özgür zihinler yetiştiren TÜRGEV bu kesimler tarafından özellikle hedef tahtasına konuldu. İftira ve yalan furyasının hedefi oldunuz. Haysiyet cellatları tarafından yıpratılmak istendiniz. Sizleri yıldırmayı amaçlayan daha nice saldırıya maruz kaldınız. Birileri ellerine geçirdiği her fırsatı iyi ve faydalı işleri desteklemek için değil TÜRGEV gibi gençliğe hizmet çatılarını yıkmak için kullandı. Ne siz ne de biz bunların hiçbirini aldırmadık. Bizi yok etmeye gelenlerin bizde hayat bulacağı yüksek bir ruh haliyle mücadelemizi kararlılıkla devam ettirdik. Bugün de aynı hareket ediyoruz" şeklinde konuştu.
"29 vatandaşımızın ölümüne göz yumanlar kimler? Biz de kovalayacağız"
Beşiktaş'taki yangın faciasına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ağızlarını her açtıklarında hak, hukuk, adalet kavramları üzerinden gönüllü kuruluşlarımıza dil uzatanların iki yüzlülüklerini çok iyi biliyoruz. Sürekli ahlak tüccarlığı yapan, sürekli işçinin, emekçinin hakkından bahseden bu çevreler önceki gün Beşiktaş'taki yangında hayatını kaybeden 29 emekçi kardeşimizle ilgili çıkıp tek cümle kurmadılar. Bu binaya inşaat ruhsatını veren, imar ruhsatını veren ve binanın en alt bodrum katlarını gazino haline getirmeyi müsaade edenler kim? Şimdi tabii ki biz de savcılarımızla takip ediyoruz. Bunu kovalıyoruz. Kovalamaya da devam edeceğiz. Kimler bunlar? 29 tane orada vatandaşımızın ölümüne göz yumanlar kimler? Biz de kovalayacağız. Zerre kadar vicdanı olan herkesin tepkisini çekmesi gereken skandallar zinciri karşısında başlarını kuma gömmeyi tercih ettiler. Birileri hemen anında koşup gittiler. Niye? Çünkü kendi günahlarını nasıl örteriz bunun peşinde koştular. Bölücü terör örgütünün sokakta yakıp yıkan mandallarıyla sergiledikleri dayanışmayı rızkının peşindeki insanların ailelerine çok gördüler. Daha önce aynı vicdansızlığı evlatlarını bölücü alçakların pençesinden kurtarmak için çırpınan cesur Diyarbakır annelerine de bunlar göstermişlerdi. Sırf ittifak ortaklarını kızdırmamak için yüreği kan ağlayan bu anneleri yalnız bırakmışlardı. Biz yaklaşık yarım asırdır, vakfımız ise 28 yıldır çetin bir mücadelenin içindeyiz. Bu zorlu süreçte sizlere hizmet etmekten sizlere en iyi en donanımlı bir şekilde hayat hazırlamaktan başka gayemiz olmadı. Sizlerin başarılarını gördükçe hep daha fazla çalıştık. Bu ülkeyi yüceltecek bu çağa mührünü vuracak olan sizlersiniz. Bunun için kendimizi başkalarına göre tanımlayacak, başkalarına göre sizi kendi kalıplarına hapsetmelerine izin vermeyeceğiz. Kimsenin bizim özgüvenimizi örselemesine hayallerimizle aramıza set çekmesine müsaade etmeyeceğiz. Bizler sadece 100 yıllık bir devletin mensupları değiliz. Bizler aynı zamanda bu coğrafyada bin yıllık bir cihan imparatorluğunun bin 400 yıllık köklü bir medeniyetin de takipçileriyiz" dedi.
"İmkan size gelmez, siz imkana gideceksiniz"
"İmkan size gelmez, siz imkana gideceksiniz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sevgili gençler; imkan bulmak aslında imkanı oluşturmaktır. Unutmayın, imkan size gelmez, siz imkana gideceksiniz. İlmin ve başarının anahtarı çalışmak ve sabretmektir. Azminizi ve inancınızı asla kaybetmeyin. Yarını değil daha ötesinin görerek çalışmanızı bekliyoruz. Sizin önünüzde duracak hiçbir engel tanımıyoruz. Medeniyetimizin, tarihimizin, değerlerimizin ışığında içerikler geliştirerek bunları dünyaya açmanız son derece kıymetli çabalardır. Dijital dünyayı boş bırakmayacağınıza inanıyorum" diye konuştu.
"31 Mart bir dönüm noktası"
31 Mart Yerel seçimlerine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Seçimlere gölge düşürme, seçmenin iradesini rehin alma girişimleri bir kez daha sandıkta hüsrana uğradı. Sandık sonuçlarının davamız ve mücadelemiz açısından hayırlı olacağına inanıyoruz. 31 Mart sadece yeni bir dönüm noktası değil daha büyük zaferlerin müjdecisi olacaktır. Yolumuza yenilenmiş, tazelenmiş, çok daha güçlenmiş bir şekilde devam edeceğiz. Siyasette yarım asra yaklaşmış mücadelemizi gönül huzuruyla sizlere devredeceğiz. Bedel ödesek bile ülkemize, insanımıza, siz gençlerimize bedel ödettirmemeye çalıştık. İmkanlarımızı zorlayarak üzerimize düşeni yapacağız. Artık biz, siz gençlerimizin zamanının misafiriyiz. Bu emaneti sizler taşıyacak ve yücelteceksiniz. Sizleri gördükçe verdiğimiz mücadelenin boşuna gitmediğini görmenin mutluluğunu yaşıyorum. Gözlerinize baktıkça yarınlarımızın bugünümüzden çok daha aydınlık olacağına inanıyorum. Türk sinemasının usta ismi, yapımcı ve yönetmen Türker İnanoğlu'nu burada rahmetle inanıyorum" ifadelerini kullandı.