Ordu’da, taş oymacılığı sanatı ile uğraşan Celal Kaya, yaptığı heykeller ile evinin bahçesini Nemrut Dağı’nın küçük haline benzetti. Heykeller, geçen yıllarda tarihi eser sanılarak ihbar edilse de ortalama 15-20 yıllık.
Perşembe ilçesi yaşayan Celal Kaya, 2005 yılında heves üzerine taşlar ile oynamaya karar verdi.
Bölgeden çıkarttığı taşlar ile çalışmalara başlayan Kaya, ilk yaptığı heykelden memnun kalınca çalışmalarını sürdürdü. Şimdiye kadar yaklaşık 40 adet heykel yapan Kaya, bu heykelleri ilçenin Sarayköy Mahallesi’nde bulunan evinin bahçesinde sergiliyor.
Evinin bahçesinin, Adıyaman ilinde UNESCO Dünya Kültür Mirası olan 2100 yıllık Kommagene Uygarlığı’nın efsanevi Kralı Antiochos Teos’un Nemrut Dağı zirvesinde inşa ettiği anıtsal alanı andırdığını söyleyen Kaya, bu heykellerin geçen yıllarda tarihi eser sanıldığını ve ihbarda bulunulduğunu da belirtiyor.
“Güzel bir sanatın ortaya çıktığını düşünüyorum”
Heykellerin yanı sıra farklı yapıları da taş oymacılığı ile tamamladığını belirten Kaya, “Bu taşlar ile bir şey yapabilir miyim? diye içimde hep bir uhde vardı. Sonrasında elime bir taş aldım ve çalışmaya başladım, heykel yaptım ve o da bana cesaret verdi. Sonrasında da taştan kale, arabalar, camiler, evler gibi eşyalar yapmaya başladım. Güzel bir sanatın ortaya çıktığını düşünüyorum” diye konuştu.
“Karadeniz’in Nemrut’u”
Güzel bir sanat ortaya çıkartmak için çabaladığını ve sonrasında yaptığı heykellerden çok memnun kaldığını söyleyen Celal Kaya, “Karadeniz’in Nemrut’u, sanat faaliyetleri ile insanların rahatladığını düşünüyorum. Burada 40’a yakın eser var, şu ana kadar satma hedefiyle yapmadım. Bunlar, taşların yapısı gereği doğaya karşı erime yapmaz ama doğayla özleşiyor. Şu an bunlar 100 yıllık gibi duruyor ancak aslında 10-15 yıllık” ifadelerine yer verdi.
“Heykeller ‘tarihi eser’ sanıldı”
Taş oymacılığı ustası Celal Kaya, bu eserlerin geçen yılda tarihi eser sanılarak ihbar edildiğini belirterek, şunları söyledi:
“Ordu Valiliği tarafından İstanbul’da düzenlenen bir seminere giderken, Ordu Lisesi önünde bu heykelleri otobüse koyarken vatandaşlar ‘heykel kaçakçılığı’ diyerek ihbarda bulunuyor ve ekipler geldi. Sonrasında uzman ekipler inceledi ve sorunu çözdük. Ben bu tür zorlukları aşabilmek adına taş yontu belgesinin kendime verilmesini istiyorum. İnsanların burada gelip, yerinde görmesini isterim, her zaman kapımız açıktır. Burası Karadeniz’in Nemrut’u”