Cumhuriyet Halk Partisi Mersin Milletvekili Gülcan Kış, TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bütçe görüşmelerinde Bakan Mehmet Özhaseki’ye deprem sonrası faaliyete geçirilen yasa ve çalışmaları sordu
Vekil Kış, Plan ve Bütçe Komisyonunda yaptığı konuşmada özellikle 6 Şubat depremlerinin ardından hükümetin, halkı yalnız bıraktığı ve bir yasa çalışması olmadığını iddia ederek bakan Özhaseki’ye yüklendi.
CHP’li belediyelerini afet sonrası özverili çalıştığı, hükümetin ise yardım ve yasa konusunda yetersiz kaldığını söyleyen Kış, “Yaşadığımız 6 Şubat Depremlerinde iyi ki CHP’li 11 Büyükşehir Belediyemiz vardı. Vatandaşlarımıza ilk el uzatan belediyelerimiz oldu. Peki siz ne yaptınız? Bu yasa da afet ve depreme ilişkin hiç birşey yok!” "Sayın Bakan, insanı merkez alan, hizmet belediyeciliği sosyal belediyecilik ve marka şehirler hedefiyle hareket ettiklerini söyledi. Son yıllarda bakıyorsunuz, bakanların burada, Plan ve Bütçe Komisyonlarında yaptıkları sunumlarda ne çevre var ne şehircilik var ne de iklim var, sadece vaatler sıralanıyor, bir hizmet üretilemiyor, bir çevre politikası yok, şehircilik politikası yok. Şimdi, bakıyoruz Türkiye'nin hâline, depremlerde yüz binlerce insanını kaybetmiş, deprem sırasında halkını yalnız bırakan, afet anında sınıfta kalan bir yönetim anlayışı var. Sayın Bakanın da sunumunda ifade ettiği gibi resmî rakamlara göre Türkiye, son yüz yılında toplam 130 bin vatandaşını yitirmiş. Ne yazık ki çok acı bir durumu aktarmak istiyorum, Sayın Bakanın burada en azından bir öz eleştiri yapmasını beklerdik. Çünkü yüz binlerce insanımız 6 Şubat depremlerinde kaderine terk edildi, kurtarma ekipleri birçok bölgeye ulaşamazken AFAD ekipleri gönderilemedi, enkaz altında binlerce insanımız kaldı, depremzedeler birçok ilde kendi başlarına bırakılırken yakınlarını enkaz altından çıkarmaya çalıştılar. Sosyal medyada yüzlerce kişi eş ve dostların enkaz altında kaldığı ve kurtarma çalışmalarının başlamadığını belirterek isyan etmişlerdi ama Sayın Bakan "Depremin ilk dakikasından itibaren sahadaydık, afet bölgesindeydik." diye belirtti, bu doğru değil maalesef. Çünkü yakın bir bölge olarak biz tamamen bunun böyle olmadığına şahit olanlardanız. Sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkını tesis etmekle görevli olan iktidar, bu sorumluluğunu yerine getirmek bir yana binlerce depremzedemizi mağdur etmiş, hâlâ da sorunlarını çözememiştir. Depremin ilk anından itibaren bölgem Mersin Büyükşehir Belediyemiz başta olmak üzere, Cumhuriyet Halk Partili 11 büyükşehir belediyemiz ve ilçe belediyelerimiz deprem bölgesine ilk el uzatanlardan oldular. 6 Şubat depremleri sonrası Mersin Büyükşehir Belediyemiz binlerce depremzedeye de ev sahipliği yapmıştır. Olağanüstü bir dönem yaşadık; ulaşım, içme suyu, kanalizasyon, arıtma gibi ilave teknik altyapı yatırımlarına acil ihtiyaç duyulduğunu, yerel yönetimlerin mevcut bütçeleriyle kısa vadede bunların hayata geçirilmesinin mümkün olmadığını defalarca ilettik. Mersin'deki sivil toplum örgütleri ve kurumlar, Mersin'e özel statü verilmesini ya da afet bölgesi ilan edilmesini önermişti, davet mektubu yazılmıştı ancak mersinimizin bu çağrısı da yanıtsız kalmıştır. Yerel yönetimler projelerin tamamlanmasını bekliyor, bahsettiğiniz desteği siyasi amaç gütmeksizin yerel yönetimlerin sizden beklediğini buradan belirtmek istiyorum” diye konuştu.