’Doğanın İçinde Tarihe Koş’ sloganıyla Mersin’de ilk kez düzenlenen Kilikya Ultra Maratonu bugün başladı. 23-24-25 Eylül tarihlerinde gerçekleşen maratonun lansmanında konuşan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, "Mersin, Toros Dağları’nın tepesinde keşfedilmemiş ya da az bilinden bir endemik bitki gibi" dedi.
Haber-Barış Köksal
Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından 23-24-25 Eylül tarihlerinde 'Doğanın İçinde Tarihe Koş' sloganıyla gerçekleştirilen Kilikya Ultra Maratonu bugün başladı. 7, 15, 33 ve 54 kilometrelik 4 parkurdan oluşan maratonun başlangıç noktası Kızkalesi olarak belirlendi. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, 9 yaşından 71 yaşına kadar 500'e yakın sporcunun maratona kayıt yaptırdığını belirtirken, Atletizm Antrenörü ve Ultra Maratoncu Mehmet Arı ise 54 kilometrelik parkurda 9'u kadın, toplam 28 sporcunun koşacağını söyledi.
"MERSİN'İ SADECE TÜRKİYE'YE DEĞİL, DÜNYAYA TANITMAK İSTİYORUZ"
Kilikya Ultra Maratonu'nun Kızkalesi'nde gerçekleştirilen lansman toplantısında konuşan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, "Mersin'i sadece Türkiye'ye değil, dünyaya tanıtmak istiyoruz" dedi. Bölgenin tarih boyunca birçok imparatorluğa ev sahipliği yaptığını ve geçmişten izler taşıdığını vurgulayan Seçer, "Kilikya Ultra Maratonu'nda spor yaparken aynı zamanda Mersin'in tarihi güzelliklerini ve doğasını hem anlatmak hem de tanıtmak istiyoruz. Mersin, Toros Dağları'nın tepesinde keşfedilmemiş ya da az bilinden bir endemik bitki gibi. Başkan olarak bu duruma üzüldüğümü ifade etmek istiyorum. Mersin çok güzel bir yer. Tarihi birikimi var, doğası var, kültürel birikimi var, Mersin insanının taşıdığı güzellikler var" şeklinde konuştu.
"ŞU ANA KADAR 500 SPORCUMUZ KAYIT YAPTIRDI"
Kızkalesi'nin taşıdığı özelliklerden de söz eden Seçer, "Kızkalesi; Korikos Bölgesi ve Korikos Kalesi muazzam bir tarih, 1100 yıllık bir yapı. Düşündükçe insanın tüyleri diken diken oluyor. Şu an bu toplantıda yer alan tarih okumayı seven, tarih bilgisi olan ve medeniyetler tarihini okuyanların beni çok daha iyi anlayacağını düşünüyorum" dedi. Maratonun, bölgenin taşıdığı özellikleri tanıtma noktasında bir araç olduğunu vurgulayan Seçer, "23-25 Eylül tarihleri arasında güzel bir etkinlik olacak. Şu ana kadar 500 sporcumuz kayıt yaptırdı. 9 yaşından 71 yaşına kadar sporcumuz var. Farklı kategoriler var. 7 kilometreden 54 kilometreye kadar doğanın içinde tarihe koşacağız. Adamkayalar'dan Kanlıdivane'ye, Sebaste Antik Kenti'ne kadar birçok tarihi mekanın içinden geçeceğiz" diye konuştu.
"EMİNİM Kİ GELECEK YIL ULUSLARARASI BOYUTA TAŞINACAK"
Maratonun ilk kez yapıldığına dikkat çeken Seçer, "Kilikya Ultra Maratonu'nun birincisini düzenliyoruz. Ama eminim ki gelecek yıl hem uluslararası boyuta taşınacak hem de çok daha hazırlıklı bir etkinlik yapacağız. Her geçen yıl içeriğini dolduracağız, daha da zenginleştirip duyuracağız. Sadece Türkiye'den değil; uluslararası platforma taşıyarak tüm dünyadan insanların buraya gelmesini sağlayacağımızı düşünüyorum. Biz ilk startı verelim, meşaleyi ateşleyelim" dedi.
"MERSİN ÇOK DAHA İYİLERİNE LAYIK"
Sporda Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak önemli çalışmalara imza attıklarını belirten Seçer, "Güzel işler yaptığımızı söyleyebilirim ama açıkçası yeterli olduğunu söyleyemem. Mersin çok daha iyilerine layık. Ama göç yolda düzülür. 3,5 yıllık yönetimimizde bu anlayışımızla çok işler yaptığımızı söyleyebilirim. Sporu seven bir başkanın ve kadrosunun olması da burada önemli etken. Her dalda iddiamızı ortaya koyacağız. Biz yönetime geldiğimizde Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı yoktu. Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı'na bağlı bir şube müdürlüğüydü. Biz 'sporu önemsiyoruz. Sporu yaygınlaştırmak istiyoruz, etkin olsun' dedik" ifadelerine yer vererek, göreve geldikten sonra Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı'nı kurduklarına dikkat çekti.
"BU ANLAYIŞIN TÜM YÖNETİCİLERE SARİH SARİH OLMASINI DİLİYORUM"
Kültür, sanat ve sporun birleştirici yönüne de değinen Seçer, "Burada Erdemli'den, Silifke'den, merkezden ve diğer ilçelerden yurttaşlarımız var. Kimse kimseye 'senin siyasi görüşün, etnik kökenin, mezhebin, meşrebin ne' diye sormuyor. Burada kardeşçe oturuyoruz. Bu tabloların tüm Türkiye'ye, bu anlayışın da tüm yöneticilere sarih sarih olmasını diliyorum" diye konuştu.
"7-8-9 EKİM'DE CARETTA BİSİKLET FESTİVALİMİZİ YAPACAĞIZ"
Seçer, Kilikya Ultra Maratonu'nun ardından gerçekleştirilecek etkinliklerin tarihlerini de duyurarak, "6-8 Mayıs'ta Tarsus'ta Kleopatra Bisiklet Festivali'ni yaptık. 7-8-9 Ekim'de ise Erdemli ve Silifke'yi içeren Caretta Bisiklet Festivalimizi yapacağız. Bunun hazırlıklarını tamamladık" dedi.
"HERKESİ 23 EKİM'DE TARSUS'A BEKLİYORUZ"
Tarsus'ta gerçekleştirilecek yarı maratona ilişkin de tarih veren Seçer, "Bu maraton geçtiğimiz yıl da bizlerin katılımıyla gerçekleşmişti. Bugünden duyurusunu yapayım; 23 Ekim'de Tarsus'ta. Orada da kentin içinden tarihe doğru koşuyorsun. Tarsus çok kadim bir kent. Tarsus bu bölgeler gibi. Şu anda içinde bulunduğumuz Korikos gibi. Birçok medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir kentimiz. Herkesi 23 Ekim'de Tarsus'a bekliyoruz. Halk koşumuz da var. İlla maratoncu olmanıza gerek yok. Ben koşuyorum, sizleri de bekliyorum" ifadelerine yer verdi.
"AMATÖR SPORCULARIMIZA 4 MİLYON 362 BİN TL ÖDÜL DAĞITACAĞIZ"
21-22 Ekim'de Mersin'de Gençlik Festivali yapacaklarını da duyuran Seçer, öte yandan 4-5-6 Kasım'da Tarsus Festivali'ni yapacaklarını söyledi. Seçer, pandemi nedeniyle ara verilen Tour Of Mersin Bisiklet Turu'nu da 2023'ün Nisan ayında yapacaklarını bildirirken, Uluslararası Mersin Maratonu'nun ise 2023'ün Aralık ayında gerçekleşeceğini söyledi. Amatör sporcuları yakın zamanda ödüllendireceklerine de değinen Seçer, "Amatör sporcularımıza 7-13 Ekim tarihleri arasında Amatör Spor Kulüpleri Haftası'nda toplamda 4 milyon 362 bin TL ödül dağıtacağız. Geçen yıla göre yüzde 200 gibi bir artış yaptık" dedi.
"ASLINDA EN ÖNEMLİ FARKI MESAFEDEN ÇOK DOĞA İLE İÇ İÇE OLMAMIZ"
Lansmanda konuşan Atletizm Antrenörü ve Ultra Maratoncu Mehmet Arı da maratonun önemine değinerek, "Mersin'in kültürel ve doğal mirasını spor aracılığıyla tanıtabilmek en büyük gayelerimizden bir tanesi" dedi. Ultra maratonun 3 çeşit maratondan bir tanesi olduğuna dikkat çeken Arı, "Yarı maraton, 21 kilometreye kadar olan maratonlar. Bir üst seviyesi profesyonel sporcular için tam maraton; 42 kilometreye kadar. 42 kilometre mesafenin üzerine çıktığımızda artık ultra mesafeleri kapsıyor. Aslında en önemli farkı mesafeden çok doğa ile iç içe olmamız. Çünkü yarış patikalara geçmeye başlıyor artık" diye konuştu. Arı, 4 çeşit parkur olduğunu ve başlangıç noktasının Kızkalesi olduğunu belirtti. 7, 15, 33 ve 54 kilometrelik parkurlarda yarışılacağını kaydeden Arı, 54 kilometrelik parkurda 9 kadın, 19 erkek toplam 28 sporcunun yarışacağını söyledi. Arı, koşucuların güzergah boyunca Lamos Kanyonu, Kayacı Vadisi, Kanlıdivane, Sebaste Antik Kenti, Adamkayalar, Cennet Cehennem ve Kızkalesi'nden geçeceğini vurguladı.
"ÖRNEĞİ OLMAYAN BİR KOŞU PARKURU"
Mersin Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Durukan ise maratonun yapılacağı bölgenin önemine değinerek, "Maratonun tamamı antik yerleşimlerin yerinde koşulacak veya iki antik yerleşim arasında koşulacak. Bu yönüyle örneği olmayan bir koşu parkuru. Bütün dünyada bunun kadar ilgi çekecek başka bir koşu belki de olmayacak. Yakın zamana kadar biz Efes'i biliyorduk, atletler etrafında dolanıyordu. Ama burada bizzat ören yerlerinin içinde koşacaklar" dedi.