Mersin Üniversitesi (MEÜ) Sayıştay tarafından açıklanan 2020 yılındaki bazı atama, görevlendirme ve uygulamalarındaki usulsüzlükleri yalanladı. Raporda, eksik mali tabloların yanı sıra usule uygun olmayan vekaleten dekanlık görevlendirmeleri, sınavsız atama ve limitlerin üzerinde alım olduğuna dair tespitler açıklanmasına rağmen üniversitenin bu durumu yalanlaması akıllarda soru işareti oluşturdu.
2021 yılı Eylül ayında yayınlanan ve Mersin Üniversitesi'nin 2020 yılındaki uygulamalarını içeren raporda, 'Gelecek aylara ait gelirler hesabı ile gelecek yıllara ait gelirler hesabının kullanılmaması, üniversite mülkiyetinde olup, diğer kamu idarelerine tahsis edilen taşınmazların mali tablolarda yer almaması, üniversitenin sosyal güvenlik kurumuna olan ek karşılık prim borçları ile faturaya dayalı borçlarının mali tablolarda yer almaması, dekanlık görevlerinin vekaleten yürütülmesinde mevzuatında belirlenen usule uyulmaması, üniversitenin hali hazırda dolu olan bazı kadrolarına tedviren görevlendirilme yapılması, enstitü, fakülte ve yüksekokul sekreterliği kadrolarının görevde yükselme yönetmeliğine tabi şube müdürlüğü kadrosuna sınavsız atama yapılması amacıyla kullanılması, kamu ihale kurulunun uygun görüşü alınmadan kamu ihale kanununda belirtilen limitlerin üzerinde alım yapılması ve memurlara öğle yemeği yardım ödeneğinin kullanılmayan kısmının onay alınmadan bütçeye gelir kaydedilmesi' gibi konular yer aldı. Sayıştay’ın resmi internet sitesinde paylaşılan 2020 raporunda tüm bu iddiaların yer almasına rağmen Mersin Üniversitesi Rektörü Ahmet Çamsarı imzasıyla gönderilen bildiride söz konusu iddialar yalanlandı.
Mersin Üniversitesi Rektörü Ahmet Çamsarı imzasıyla gönderilen yalanlama bildirisinde şu ifadelere yer verildi:
“KAMUOYUNUN BİLGİSİNE
Sayıştay Kanunu'nun 4. maddesi gereğince her yıl kamu idarelerinde denetimler yapılmakta olup 2020 yılında Üniversitemizde yapılan denetim sonucunda düzenlenen Düzenlilik Denetim Raporunda, iş ve işlemler ile ilgili olarak mevzuat açısından tespit edilen bulgular ile kayıt düzeninin mevzuata uygunluğu, mevzuat yetersiz ise geliştirilmesi yönünde önerilere yer verilmiş olup bu tespitler usule ilişkindir. Kamu kurumlarının düzen ve işleyişinin geliştirilmesine yöneliktir. Bu bulgular herhangi bir sorguya dönüşmemiş, yani herhangi bir kamu zararı tespiti yapılmamıştır. Birçok üniversite ve belediyelerde de aynı tespitler yapılmıştır.
2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu'nun 16. maddesinde Dekanların atama usulleri düzenlenmiş olup Dekanlar Yükseköğretim Kurulunca atanmaktadır Sayıştay denetiminin yapıldığı 2020 yılında, Üniversitemiz Tarsus Teknik Eğitim Fakültesi'nin yeni kurulan Tarsus Üniversitesine bağlanması üzerine Yükseköğretim Kurulunun yazısı gereğince geçiş süresinde ve halen bu fakültede okuyan öğrenciler mezun oluncaya kadar Teknik Eğitim Fakültesi Dekanlık görevi Üniversitemiz Rektör Yardımcılığı uhdesinde yürütülmüştür. Kayıtlı öğrencilerin mezun olması üzerine 2021 yılı itibariyle bu görev sona ermiştir. Profesör kadrosunda öğretim üyesinin bulunmaması nedeniyle Denizcilik Fakültesi Dekanlığına başka bir fakültemizde profesör kadrosunda görevli öğretim üyemiz dekan ataması yapılıncaya kadar vekaleten görevlendirilmiştir. 2021 yılı itibari ile Denizcilik Fakültesine Dekan ataması yapılmıştır. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanlığı görevini yürüten öğretim üyemizin emekliye ayrılması, İletişim Fakültesi Dekanlığımı yürüten öğretim üyesinin istifa etmesi, Turizm Fakültesi Dekanlığı görevini yürüten öğretim üyemizin yasal olarak görev süresinin dolması, Mimarlık Fakültesi ve Diş Hekimliği Fakültelerimizde profesör kadrosunda öğretim üyesinin bulunmaması nedeniyle de söz konusu fakültelere vekaleten dekan ataması, görevlendirmeler yapılmıştır. 2021 yılı itibariyle İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ile İletişim Fakültesi Dekanlığına Dekan ataması yapılmıştır. Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı ataması için Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına yazılmıştır. Mimarlık Fakültesinde profesör kadrosunda görevli öğretim üyesinin bulunmaması nedeniyle Dekanlık görevi halen Rektör Yardımcılığımız uhdesinde yürütülmektedir. Vekaleten dekanlık görevlendirmeleri zorunluluk, kamu hizmetinin sürekliliği ve ihtiyacın gereği olarak yapılmıştır.
Dolu kadrolara tedviren görevlendirilen personellerin tamamı asilde aranan şartları taşımaktadırlar. Söz konusu görevlendirmeler kamu hizmetinin sürekliliği ve ihtiyacın gereği olarak yapılmıştır. Tedviren görevlendirilen personellere bu görev karşılığında herhangi bir ad altında ücret ödemesi yapılmamış, kamu zararına sebebiyet verilmemiştir.
Şube müdürlüğü kadrosuna daha üst kadro olan fakülte, yüksekokul ve enstitü sekreterliği kadrosundan sınava tabi tutulmaksızın atamalar yapıldığından bahsedilmişse de fakülte, yüksekokul ve enstitü sekreterliği) gibi kadrolarda görev yapmakta iken ilgililerin dilekçeleri doğrultusunda ve hizmetin gereği olarak 657 sayılı Kanun'un 76 maddesinde yer alan “Memurlar istekleri ile kurumlarında kazandırmış, hak derecelerinin en çok iç derece altında aynı veya başka yerlerdeki kadrolara atanabilirler” hükmü uyarınca bir alt kadro olan şube müdürlüğü kadrosuna atama yapılmıştır. Bununla birlikte Üniversitemiz 2020 yılında 1 (bir) şube müdürü, 2021 yılında 1 (bir) şube müdürü için Görevde Yükselme Sina yapmış olup 2022 yılı Nisan ayında da ise 5 (beş) şube müdürü kadrosu için Görevde Yükselme Sınavı yapılacaktır
Üniversitemiz 17 Fakülte, 8 Yüksekokul, 11 Meslek Yüksekokulu, 5 Enstitü harcama birimi 35 Araştırma ve Uygulama Merkezi ile 9 yerleşkede eğitim-öğretim faaliyetlerim sürdürmektedir. İvedi olarak karşılanması gereken ihtiyaçların yıl içerisinde farklı harcama birimlerinde ve farklı zamanlarda ortaya çıkması ve özellikle Covid-19 pandemisi nedeniyle hastanemize alınacak ilaç ve diğer alımların aciliyeti, ihale sürecinin uzun olması nedeniyle doğrudan teminle alım yapılması) zorunluluğu doğmuştur Kapanma, yarı zamanlı-esnek çalışma gibi yöntemler ile birlikte 2020 yılı içerisinde personel yetersizliği nedeniyle KİK izin talebi takibi gecikmiştir. 2021 yılı itibariyle gerekli onaylar alınarak alımlar yapılmaktadır
Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, iddia edildiği gibi bir keyfiyet söz konusu değildir. Yapılan işlemlerde mevzuata aykırı, hukuka uygun olmayan bir husus bulunmadığı gibi, bulgu, sorgu konusu edilmemiş, idari, cezai işlem uygulanmamıştır. Habere konu Sayıştay raporu yaklaşık iki yıl öncesine ait olup iddia edildiği gibi bir usulsüzlük olsa idi Sayıştay tarafından gereği yapılmış olurdu.” (Haber Merkezi)
