ABD’de geliştirilen devrim niteliğindeki bir malzeme, inşaat sektörünün geleceğini yeniden şekillendirmeye hazırlanıyor. InventWood adlı teknoloji şirketi, çelikten bile daha dayanıklı ve ondan çok daha hafif olan “Superwood” (Süper Ahşap) adlı yeni nesil yapı malzemesini ticari olarak piyasaya sundu. Yaklaşık 10 yıllık bilimsel araştırmaların ürünü olan bu yenilikçi materyal, çeliğe denk mukavemeti ve çevre dostu üretim süreci ile sürdürülebilir mimaride çığır açabilir.
Ahşabın Yeni Evrimi: Doğadan Gelen Süper Malzeme
Superwood’un yaratıcısı, malzeme bilimci Prof. Liangbing Hu, yıllardır doğanın en eski yapı malzemesi olan ahşabı yeniden tanımlamak için çalışıyor. Maryland Üniversitesi Malzeme İnovasyonu Merkezi’nde yürüttüğü araştırmalarda daha önce şeffaf ahşap üretmeyi başaran Hu, bu kez hedefini bir adım öteye taşıdı: ahşabı “doğal bir süper malzeme” haline getirmek.
Hu ve ekibi, 2017’de ahşabı kimyasal yöntemlerle işleyip selüloz liflerini yoğunlaştırarak ilk kez çeliğe denk dayanıklılıkta bir malzeme üretti. Süreçte ahşap, özel bir kimyasal karışımda kaynatılıyor, ardından yüksek basınç altında hücresel yapısı sıkıştırılıyor. Bu işlem sonunda ortaya yoğun, dayanıklı ve uzun ömürlü bir yapı ürünü çıkıyor.
Çelikten Hafif 10 Kat Daha Güçlü
InventWood’un açıklamasına göre Superwood, geleneksel ahşaptan 20 kat daha sağlam, çeliğe göre 6 kat daha hafif ve 10 kat daha yüksek mukavemet-ağırlık oranına sahip. Ayrıca darbelere karşı da 10 kat daha dirençli olduğu belirtiliyor.
Malzemenin yoğun yapısı sayesinde mantar, böcek ve nemden etkilenmediği gibi, yangın testlerinden de en yüksek dayanıklılık sınıfıyla geçiyor. Şirketin Maryland’deki tesisinde üretilen Superwood artık günler süren işlemler yerine sadece birkaç saat içinde üretilebiliyor.
İlk etapta dış cephe kaplaması, zemin döşemesi ve dış mekân mobilyalarında kullanılacak Superwood’un, 2025 itibarıyla iç mekân duvar panelleri ve mobilya parçalarında da yaygınlaşması hedefleniyor.
Daha Dayanıklı Hafif ve Çevreci
Superwood’un sektörde devrim yaratma potansiyeli yalnızca dayanıklılığından değil, çevresel etkisinden de kaynaklanıyor. Çelik üretimine kıyasla yaklaşık yüzde 90 daha düşük karbon salımı ile üretilen bu malzeme, karbon nötr şehirler hedefiyle tamamen uyumlu bir alternatif olarak görülüyor.
Ahşap Mimarinin Yeni Çağı
Ahşap mimari son yıllarda dünya genelinde büyük bir ivme kazandı. Birçok ülke, sürdürülebilir kent vizyonu kapsamında ahşap gökdelenler inşa ediyor. Örneğin ABD’nin Milwaukee kentindeki Ascent MKE Kulesi (87 metre), hâlen dünyanın en yüksek ahşap binası unvanını taşıyor. Şimdi aynı şehirde, 183 metrelik yeni bir ahşap gökdelen projesi üzerinde çalışılıyor.
Superwood’un devreye girmesiyle birlikte, bu tür projelerin yalnızca daha hafif ve dayanıklı değil, aynı zamanda daha çevre dostu hale gelmesi bekleniyor.
Yeni nesil bu “süper ahşap”, doğadan gelen bir malzemenin teknolojiyle birleştiğinde nasıl bir mühendislik harikasına dönüşebileceğinin en güçlü kanıtı olarak görülüyor.
