Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şubesi, 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecine dair taleplerini kamuoyuyla paylaştı. SES Mersin Şube Sekreteri Barış Keskinkılıç’ın okuduğu basın açıklamasında, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin haklarının sistematik biçimde görmezden gelindiği, mevcut toplu sözleşme sisteminin işlevsiz olduğu vurgulandı.

Keskinkılıç, “Geride bıraktığımız 7 dönem boyunca, imzalanan Toplu Sözleşme metinlerinin ‘tarihi kazanımlar’ olarak lanse edilmesine rağmen, emekçilerin geldiği nokta hepimizce malumdur. Maalesef, iktidar ile yakın ilişkisi olan sendikamsı yapıların, baskı, sürgün gibi mobbing yöntemleriyle büyütüldüğünü ve emekçilerin zorla üye yapıldığını, emekçilerin işe başlayış evraklarının arasına malum sendikaların üyelik formunun sıkıştırıldığını görmekteyiz” dedi.

Whatsapp Görsel 2025 06 23 Saat 17.43.09 7E55Cf9F

“İŞ YERLERİMİZDE İŞ BARIŞIMIZ BOZULMUŞTUR”

Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin ücretlerini yoksulluk sınırının altında kalmasıyla ‘derin bir ekonomik çıkmazın’ içine itildiklerini vurgulayan Keskinkılıç, “Enflasyon ve vergi yükü altında cüzdanlarımız dolmadan boşalmaktadır. İş yerlerimizde iş barışımız bozulmuştur. Grevli, toplu sözleşmeli sendika mücadelesinin, 200 yıllık emek mücadeleleri tarihinin, sınıf mücadelesinin kazanımları görmezden gelinmekte ve bu durum birilerinin lütfu olarak değerlendirilmektedir. İnsanca yaşamak yerine hayatta kalma emekçilere reva görülmüştür” diye konuştu.

Whatsapp Görsel 2025 06 23 Saat 17.43.08 D313B6Ae

Kritik Grevde 39. Gün: Toros Tarım İşçileri Ayakta
Kritik Grevde 39. Gün: Toros Tarım İşçileri Ayakta
İçeriği Görüntüle

“MEMURLARIN GREV HAKKININ VARLIĞI ESASTIR”

“Uluslararası sözleşmelerde memurların grev hakkının varlığı esastır” diyen Keskinkılıç, memurların grev haklarının ILO sözleşmeleri, Avrupa Sosyal Şartı (ASS) ve Ekonomik, Toplumsal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi gibi uluslararası metinlerce düzenlendiğini ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince denetin altına alındığını hatırlattı. Türkiye’nin taraf olduğu sözleşmelere göre iç hukukunu düzenlemek zorunda olmasına rağmen emekçilerin değil sermayenin yanında olunduğunu savunan Keskinkılıç, “Ülkemizde toplu sözleşme pazarlıkları Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu ile düzenlenmiş olup, bu kanundaki grev yasağı emekçileri grevsiz toplu sözleşme yapmaya zorlayarak sendika hakkını sınırlandırmıştır. Bu durum, kamu emekçilerini yasal sınırları çizilmiş bir prosedürün icrasından öteye geçmeyen bir toplu pazarlık sürecine mahkûm etmektedir” ifadelerini kullandı.

Keskinkılıç, iktidara yakın sendikal yapılara da eleştiriler yöneltilen açıklamaya şöyle devam etti:

“Mevcut yapı içerisinde bir tarafta devletin otoriter gücünü elinde bulunduran kamu işveren heyeti, diğer tarafta ise toplu sözleşme müzakere sürecinde hiçbir gücü ya da yaptırımı olmayan kamu görevlileri sendikaları bulunmaktadır. Yetkilendirilmiş yandaş sendikamsı konfederasyon ve bağlı işkolu sendikaları, kamu emekçilerinin çıkarları yerine kamu işvereni gibi davranması nedeniyle kamu emekçileri gerçek bir pazarlık yapamamaktadır. Grev yasağına bağlı güç dengesizliğinin olduğu, özgür olmayan, kısıtlanmış bir toplu sözleşme sürecinin zorunlu tahkimle kesilmesi, pazarlık sürecindekilerin çatışmalarının artmasına ve sorunların büyümesine yol açmaktadır.”

Whatsapp Görsel 2025 06 23 Saat 17.43.10 3B01A00C

TALEPLER TABANDAN GELDİ

SES’in toplu sözleşme taleplerinin tabandan, yani doğrudan sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin kendilerinden geldiğini belirten Keskinkılıç, taleplerin anketler, iş yeri toplantıları ve sendika içi istişarelerle oluşturulduğunu ifade etti. Pandemi ve deprem gibi olağanüstü dönemlerde yaşanan hak kayıplarının da talepler arasında önemli yer tuttuğu belirtildi.

SES, taleplerini şöyle sıraladı:

“1. Performans, ek ödeme, taban, teşvik, ilave zam değil, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyan temel ücret verilsin.

2. Son toplu sözleşmede ilave ek zam olarak verilen, emekliliğe ve emeklilere yansıtılmayan ve emekliliği daha da hayal hale getiren uygulamaya son verilerek ilave ek zammın emekliliğe ve tüm kamu emeklilerine yansıtılması.

3. Grevli toplu sözleşmeli, özgür pazarlık hakkı içeren sendika yasası çıkarılsın.

4. Sağlık hizmetleri ağır ve tehlikeli işler kapsamındadır. Fili hizmet süresi (yıpranma payı) yıllık 90 gün üzerinden tam olarak tüm emekçilere ödensin ve geçmiş yılları da kapsasın.

5. Çalışma yaşamının demokratikleşmesinin ilk adımı olarak idarecilerin atanması yönteminden vazgeçilsin. Liyakati uygun olanların aday olacağı ve yöneticilik yapacağı emekçilerin oylarıyla bir ya da iki yıllığına seçimle belirlensin.

6. Nöbet, icap ve fazla çalışma ücretleri 2 kat arttırılsın.

7. Sağlık alanında çalışan tüm emekçiler "sağlık hizmetleri sınıfına alınsın.

8. Üniversite hastanelerinde de çalışanlara tayin hakkı verilsin.

9. Sağlık emekçilerine yönelik şiddetin son bulması için "şiddet üreten sağlık sistemi" değişsin. Sağlıkta şiddete sıfır tolerans gösterilmesi için gerekli hukuki zemin oluşturulsun. Alandaki örgütler ve tüm siyasi partiler ile ortak bir şekilde yeni bir sağlık sisteminin inşası için adım atılsın.

10. OECD ortalamasında kadrolu güvenceli personel istihdam edilerek, sözleşmeli tüm çalışanlar kapsamına alınsın.

11. Kamu sağlık hizmeti verilen ASM'lerde her türlü giderler devlet tarafından karşılansın.

12. İş yerlerinde İşçi sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulsun. Emekçileri temsilen isteyen her sendika "işçi sağlığı ve güvenliği" kuruluna bir üye versin.

13. Haklarında kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan ihraç sağlık ve sosyal hizmet emekçileri derhal göreve başlatılsın.”

“MEYDANLARDAN SES'İMİZİ YÜKSELTECEĞİZ”

SES Mersin Şubesi, açıklamasında Türkiye’deki kamu sendikalarının mücadele tarihinden, meydanlarda yürütülen mücadelelerden bahsederek kararlılık vurgusu yaptı. Açıklama, “Gerek konfederasyonumuz KESK bütünlüğünde gerekse de SES olarak taleplerimizin karşılık bulması için bu toplu sözleşme dönemine giderken ve toplu sözleşme dönemi boyunca da iş yerlerinden, alanlardan, meydanlardan SES'imizi yükselteceğiz.” sözleriyle sonlandırılırken, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçileriyle emek ve meslek örgütlerine çağrıda bulunan SES, dayanışma ve ortak mücadele çağrısı yaptı.

Muhabir: Ekin Kırarslan