Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunulan yeni torba yasa teklifi, SGK borcu olan emeklilerin maaşlarından yüzde 25’e kadar kesinti yapılmasının önünü açarken, Mersin Emekliler Derneği Başkanı Cemal Akbudak, milyonlarca emeklinin bütçesinde ciddi daralma olabileceği uyarısında bulundu.
“Çalışan ve Emeklilerin Üzerine Sadece Yük Getiriyorlar”
Bağ-Kur prim oranlarının arttırılmasının, özellikle kendi işini yapmış emeklileri nasıl etkileyebileceğine dair konuşan Akbudak, “Günümüzde hala Bağ-Kur borçlarını ödeyemeyen insanlar varken, Bağ-Kur’un rakamlarını arttıracaklar. Sanki yarın emekli olduklarında Bağ-Kur emeklilerinin maaşları artacakmış gibi. Aslında öyle bir şey yok, şu anda hem çalışanların hem de emeklilerin üzerine artı bir yük getirmekten başka bir şey yok bu sistemde. Çünkü geçmiş dönemlerde de gördüğümüz bütün yasalarda, çalışan ve emeklilerin üzerine sadece yük getirdiler. Yükünü almayı bırakın, yük üstüne yük bindirdiler. Açlık sınırının altına getirdiler, 28 bin lira açlık sınırı, 90 bin lira ise yoksulluk sınırı. Hangisinin altına düşürecekler? Kesinlikle açlık sınırının altında bir rakam verecekler. E günümüz şartlarında da bir emeklinin veya bir çalışanın, asgari ücret alanın, hem emeklisi hem çalışanı, hepsi açlık sınırının altında maaş alıyor. Ve bunun üzerine ek bir yük daha getiriyorlar ve insanların bu şekilde yaşamasını bekliyorlar” ifadelerini kullandı.
“Emeklilerin Kendileri İçin Dayanışma Halinde Olması Şart”
Akbudak, Bu düzenlemenin emeklilerin zaten zor olan geçim koşullarını nasıl değiştireceğine dair görüşlerini paylaşarak, “Bu defa hiçbir şey alamayacaklar. Zaten günümüz şartlarında hele bir de evi yoksa, bir emekli maaşı bir ülkede bir ev kirasına yetmiyorsa buna diyecek başka bir şey yok. Yani bir emekli maaşlı, bir asgari ücretli, aldığı maaşla sadece evinin kirasını ödüyorsa, yani meclistekiler bunu bilmiyor mu? Yaşamıyorlar mı? Bunun böyle olduğunu bile bile, ek yük getirmekten başka yaptıkları bir şey yok. E ama kabahat bizde. Kabahat niye bizde, seçim sandığı önümüze geldiğinde biz gerekli değerlendirmeleri yapmıyoruz. Kabahatin büyüğü bizde, sağı solu aramaya gerek yok. Şimdi ülkemizde şu anda nerden bakarsanız bakın 16 milyon emekli var. Herkesin dediği gibi parti kursalar iktidar olurlar diyorlar ama şimdi bu 16 milyonun içerisinde aynı siyasi düşünceye sahip insanlar yok, olmaması da normal. Ama insanlar, emekliler hiç değilse kendi çıkarları için dahi olsa bir yerde birleşmek zorundalar. Çünkü deveden düşenin halinden deveden düşen anlar, başkası anlamaz” dedi.
“Belki Bir Simidi 2 Kişi Bölüşecekler”
Bu yasa teklifinin Mersin’de yaşayan emeklilerin geçim koşullarına etkilerine dair değerlendirmede bulunan Akbudak, “Zaten zordalardı, açlık sınırının altındalardı, şimdi daha beter olacaklar. Sabahları gelip parklarda oturacaklar, belki bir simidi alıp 2 kişi bölüşecekler, bir çay bile içmeden akşamları da aç şekilde evlerine gidecekler. Yaşamlarını daha da aşağıya çekmekten başka bir şey değil maalesef” şeklinde konuştu.
“Protesto Ediyoruz Ama Kulakları Duymuyor”
Mersin Emekliler Derneği olarak, bu düzenlemenin değiştirilmesi veya uygulanma şekli konusunda girişimlerine dair bilgi veren Akbudak, “Yerel düzeyde değil ama genel merkez nezdinde bizim hukukçularımızın çalışmaları var. Çünkü burada, Mersin’de protestolar yapıyoruz ama kulakları duymuyor. Ancak resmi kararlarda dava açarak, meclise önergeler sunarak bunları gidermeye çalışacaklar. Çünkü bütün çözüm mecliste. Çözülmesi gereken o ama emeklilerimiz de hiçbir şekilde kendi davasına sahip çıkmıyor maalesef ki”
“Zammı Yapmadan Önce Bizden Alacaklar Zaten”
Akbudak, emekli maaşlarındaki artışın yeterliliği hakkında ise şunları söyledi:
“Kesinlikle yeterli değil, şimdi TÜİK rakamları da çıkaracaklar. Ülkede yüzde 60-70 enflasyon olan bir yerde, bakın yılbaşından sonra yüzde 20’yi geçmeyecek bu rakam, emekliye gelecek olan rakam. Burada da 16-17 bin lira alan insan da 3 bin 200 lira gibi bir rakam edecek ki 20 bin lirayı bile bulmayacak. Zaten yılbaşından önce gerekli zammı da yapacaklar, o zammı da yapmadan önce zaten bizden alacaklar. Her zaman karşılaştığımız şey bu. Fazla değişecek bir şey beklemiyoruz yani.”
“Ortada Olmayan Şeyin Enflasyonu Hesaplanıyor”
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine dair eleştiride bulunan Akbudak, “Şimdi, Türkiye İstatistik Kurumu, 440 kalem malın içerisinde Türkiye’de yaşayan emeklisinden tutun, asgari ücretle geçineninden tutun, 440 kalem malın içerisinde bunları ilgilendiren 20 kalem yok. Şimdi siz kalkıp da bir pinpon topunun enflasyon rakamını hesaplarsanız, bir don lastiğinin enflasyonunu hesaplarsanız, günümüzde kullanmadığımız bir idare lambası camı vardı köylerde eskiden kullanılan, onun enflasyonunu da getirip bu sepetin içine koyarsanız, enflasyonun da yüzde 3-5 çıkması normal. Yani hayatımızda hiç kullanmadığımız şeyleri getirip bu sepetin içine koyuyorlar. Ortada olmayan bir şeyin enflasyonu da olmayacağına göre. Kullanmadığımız nedir? Ettir, süttür, ulaşımdır, elektriktir, sudur. Yani emekliyi ilgilendiren 10 kalem yok. Sadece bunun enflasyonunu hesaplasalar, yüzde 30-40’tan fazla çıkar ama siz getirip 400 kalem malın içerisine koyarsanız, bunların arasında ezilir, çıkacak enflasyon rakamı da yüzde 2-3 çıkar” dedi.
