Mersin Patileri Derneği Kurucuları Zeynep Şen ve Gizem Kaymakamgil, 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü dolayısıyla Çukurova Gazetesi’ne konuştu. Hayvan haklarına dair duygu ve düşüncelerini paylaşan Şen ve Kaymakamgil, bu özel günün yalnızca farkındalıkla sınırlı kalmaması gerektiğini belirtti.
Her yıl 4 Ekim’de kutlanan Hayvanları Koruma Günü, insanların hayvanlara karşı sorumluluklarını hatırlatmak, onların yaşam haklarını korumak ve farkındalık oluşturmak amacıyla tüm dünyada etkinliklerle anılıyor. Ancak bu yıl, birçok hayvansever gibi Mersin Patiler Derneği de “farkındalıkla sınırlı kalan bir günün” yeterli olmadığını dile getirdi.
“Hayvanları Korumak Bir Eğlence Değil, Vicdan Meselesi”
Dernek Kurucusu Zeynep Şen, 4 Ekim’in önemine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bu gün elbette farkındalık için çok değerli bir gün ancak sadece bir günle sınırlı kalmamalı. Bu yıl ülke olarak hayvan hakları konusunda sınıfta kaldık. Çünkü hayvanları korumak bir eğlence etkinliği ya da sosyal medya paylaşımı değil; sürekli bir vicdan ve sorumluluk meselesidir.”
Mersin’de sokak hayvanlarının birçok zorlukla karşılaştığını ifade eden Şen, özellikle barınma eksikliği, susuzluk, açlık ve sıcak havalarda yaşam mücadelesi konularının öne çıktığını belirtti. Şen, “Bazı bölgelerde hala şiddet, zehirleme ve toplu yok etme girişimleri yaşanabiliyor. Mevcut yasaların yetersizliği bu olayların önüne geçemiyor” dedi.
Dernek olarak bu sorunlara çözüm üretmek için çalışmalar yürüttüklerini aktaran Şen, “Kısırlaştırma ve aşı kampanyaları düzenliyoruz, mama ve su odakları oluşturuyoruz, sahiplendirme etkinlikleri yapıyoruz. Ayrıca okullarda ve çevremizdeki ailelerle görüşerek yeni nesillerde vicdanlı bir toplum bilinci oluşturmak için çabalıyoruz” diye konuştu.
“Küçük Bir Dokunuş Bile Hayat Kurtarır”
Mersin Patileri Derneği’nin bir diğer kurucusu Gizem Kaymakamgil ise vatandaşların bireysel olarak da hayvanların yaşamına dokunabileceğini vurguladı. Kaymakamgil, hayvanlara yardım etmenin sanıldığı kadar zor olmadığını belirterek, “Bir hayvanı sahiplenmek, onunla birlikte yaşamaya başlamak hayatınızda tahmin edemeyeceğiniz kadar büyük bir değişim yaratır” dedi.
Evinde hayvan bakamayacak durumda olanların da duyarsız kalmaması gerektiğini ifade eden Kaymakamgil, yaralı hayvanların iyileşene kadar misafir edilebileceğini söyledi. Sokakta yaşayan canlar için küçük barınakların yapılabileceğini dile getiren Kaymakamgil, “Bir kartonu bile naylonla kaplayarak kısa süreliğine de olsa sokaktaki dostlarımız için korunaklı bir alan oluşturabilirsiniz” diye konuştu.
Vatandaşların çevrelerine mama ve su bırakmasının da hayati önem taşıdığını belirten Kaymakamgil, “Marketlerden alınan mamaları veya evdeki artan yiyecekleri güvenli bir yere koymak sadece birkaç dakikanızı alır. Ancak bozuk yiyecekler vermemeye özen gösterin. Özellikle soğuk havalarda bu durum hayvanların sağlığı için çok tehlikeli olabilir” uyarısında bulundu.
Kış aylarında sürücülere de seslenen Kaymakamgil, “Soğuk havalarda kediler araç motorlarında ısınmak için uyuyabiliyor. Lütfen arabaya binmeden önce kaputa vurmayı unutmayın” dedi.
Hayvanların en çok sevgiye ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Kaymakamgil, “Onlar da tıpkı bizler gibi sevgiye muhtaç. Bir kap su, bir kap mama ya da birkaç dakikanızı ayırmak bile bir canın hayatını kurtarabilir” sözleriyle herkesi duyarlı olmaya çağırdı.