Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Kılıç, Leman isimli derginin 26 Haziran 2025 tarihli sayısında Hz. Muhammed'e yönelik karikatür yayımlanmasına ilişkin, “Leman dergisi saldırısını kınıyor ve lanetliyoruz. İnançlara saldırının mizahı olmaz. Peygamberimize saldırının izahı olmaz. Kutsalların aşağılanması hiciv olarak yorumlanamaz. Peygamberimizi karikatürize etmenin aşağılık saldırganlığı karşısında tepkisiz kalınamaz. Yaşanan apaçık bir nefret suçudur. İslamofobik bir provokasyondur. Bu provokasyonun büyük ihtimalle arkası gelecek bu provokasyon büyük ihtimalle arkası gelecek zincirin halkalarından biridir. Bu ve benzeri provokasyonlar karşısında duyarsız, tepkisiz kalmayacağız. Bu din, devlet, vatan ve millet kaçkınlarını kaçtıkları yere kadar kovalayacağız. Müslüman mahallesinde salyangoz satmaya çalışan bu alçakları kınıyor ve lanetliyoruz. Bu saldırganlığın hukuk süreçlerini sonuna kadar takip edeceğimizi ilan ediyoruz. Bununla birlikte toplumun kutsallarına yönelik saldırganlığın yaptırımsız kalmamasına yönelik yasal düzenleme çalışmalarının da Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde takipçisi olacağız. Başta Adalet ve İçişleri Bakanları olmak üzere hükümetin ilgili birimleri Charlie Hebdo özentisi Leman Dergisi saldırganlığı karşısında çok hızlıca tepki verdiler. Gerek Adalet Bakanı sayın Yılmaz Tunç’u gerekse İçişleri Bakanı sayın Ali Yerlikaya'yı hızlı harekete geçmeleri ve refleks göstermelerinden dolayı kutluyor ve tebrik ediyoruz. Adli yargı süreçlerinin de aynı hız ve kararlılıkla işlemesini devletin bütün kurum ve organlarından bekliyoruz. Kayıtsız kalmayacağız, unutmayacağız, unutturmayacağız” diye konuştu.

I S T A N B U L L E M A N D E R G I S I O N U N D E K A R I K A T U 792816 234521

Tarsus Müftüsü Akçay’dan Yatılı Yaz Kur’an Kurslarına Ziyaret
Tarsus Müftüsü Akçay’dan Yatılı Yaz Kur’an Kurslarına Ziyaret
İçeriği Görüntüle

Kılıç, “Bir Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanımız var. Çalışanlara bakmayan, baksa da görmeyen bir çalışma bakanı. Kibar mı? Kibar. Nazik mi? Nazik. Ama bize kibarlığı değil, kararlılığı lazım. Sayın Bakan, çalışanlara bakın. Çalışanlardan kaçmayın, hak kayıplarını karşılayın. Bugün 1 Temmuz. Asgari ücret ve emekli maaşları yılın ilk 6 ayında buz gibi erimiş durumda. Yılın ilk altı ayında. Yılbaşında verilen artışlar tamamen erimiş durumda. Asgari ücret açlık sınırının altında, yoksulluk sınırı dört asgari ücret tutarında. Hükümet asgari ücrete ve emekliye ara zam vermeme kararında. Vatandaş geçinemiyor, vatandaş feryat ediyor. Kimin umurunda? Biz de feryat ediyoruz. Tekrar sesleniyoruz. Temmuz'a ara zammı unutmayın. Dar gelirlileri daha fazla açlığa mahkûm bırakmayın” dedi.

Kılıç, Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurultay davasının ertelenmesi ile ilgili, “Siyasi rakipleri, siyasi liderleri, siyasi partileri hatta rakip adayları yargı yoluyla ekarte etmeyi doğru bulmuyoruz. Siyasi partilerin, rakiplerin, adayların yaşaması ve siyasete devam etmesi lazımdır. Siyasi partiler arasındaki rekabetin anayasa ve hukuk çerçevesinde sürmesi lazımdır. Siyasette rekabetin adresi mahkemeler değil Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsüdür. Ya da diğer sivil ve siyasi kürsüler. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi üzerinde kayyum ya da kurultay belirsizliğinin adeta bir demokrasin kılıcı gibi tepelerinde sallandırılmasını hakkaniyetli bir tavır olarak değerlendirmiyoruz” diye konuştu.

Kılıç, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyona ilişkin, “Suç işlemek bir özgürlük değildir. Suç işlenebilir. Ama bu bir özgürlük değildir. Hesabı da verilir. Eğer belediyelerde kanuna aykırılık yapılmışsa, ihalelere fesat karıştırılmışsa, belediye başkanları yardımcıları ya da meclis üyeleri ihale süreçlerini kötüye kullanmışsa halkın aleyhinde birtakım uygulamalar olmuşsa devlet hukuk devletidir, soruşturmayı açar, yargılamayı yapar, adaleti sağlar. Bu ikisi birbirinden ayrı konular. Belediyelerde ihaleye fesat karıştırılmamış olmasını temenni ederim. Ama bir operasyon yapılıyorsa da sonuna kadar gidilmesi lazımdır. Burada yalnız adli makamlara da şu çağrıyı yapıyoruz. Adliye tarafsızlığını korumalıdır. Yargı bağımsız kalmalıdır. Etki altında davranmamalıdır. Gerek İstanbul Belediyesi gerek İzmir Büyükşehir Belediyesi'yle ilgili operasyonlar ve yargılamalar tamamen adalet ve hukuk sürecinde sonuca ulaşmalıdır. Taraflı davranılmamalıdır. Belediyelere yönelik sorgularda, soruşturmalarda, operasyonlarda da parti ayrımı yapılmamalıdır. Bir belediye başkanı suç işlemişse, ihaleye fesat karıştırmışsa, yanlış işler içinde olmuşsa hangi partili olduğuna bakılmaksızın harekete geçilmelidir. Bu da hükümetten ve adliyeden elbette ki Adalet Bakanı'ndan da aynı şekilde beklentimizdir” ifadelerini kullandı.

Ekran Görüntüsü 2025 07 01 161133

Kılıç terörsüz Türkiye süreci ile ilgili, “Terörsüz Türkiye sürecini destekliyoruz. PKK'yla masaya oturulmasını, müzakere edilmesini desteklemiyoruz. Terörle müzakere edilmez, terörle mücadele edilir. PKK aylar önce bir silah bırakma açıklaması yaptığı halde henüz herhangi bir yerde silahların devlete ya da devlet yetkililerine teslim edildiğini görmedik. Muhatap bir terör örgütü olduğu için silahlar eksiksiz bir şekilde teslim edilmedikçe silah bırakacaklarına inanmıyoruz. Şartsız dediler, pazarlık yok dediler ama ilk silah bırakma açıklamasından sonra hemen umut hakkından söz ettiler. Dağ kadrolarına af istediler. Hatta şehirlerimizde rahatça yaşayabilmelerini beklediler. Terör suçlarından cezaevlerinde bulunanlar için de infaz rejiminde değişiklik yoluyla tahliye beklentisini dile getirdiler. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Terör örgütü silah mı bırakacak? Teröristler topyekûn affa mı uğrayacak? Biz buna razı değiliz. Şehit ailelerinin, gazilerimizin de kanaati alınmalıdır. Hiçbir terörist cezasını çekmeden sokağa salınmamalıdır. Ve umut hakkından yararlandırılmamalıdır. Bu konuda biz netiz. Çözüm olacaksa terör örgütü silah bırakacaksa en başından ifade edildiği gibi silahlar şartsız şurtsuz bırakılmalıdır. Verilen sözler tutulmalıdır” dedi.

Kaynak: DHA