Konut piyasasında son haftalarda yaşanan hareketlilik, inşaat malzemelerinde dikkat çekici bir fiyat artışını da beraberinde getirdi. Demir ton fiyatının 30 bin TL’yi aştığı, çimento ve beton fiyatlarında da benzer yükselişlerin görüldüğü belirtiliyor. Müteahhitler, döviz kurlarında ve ham madde maliyetlerinde kayda değer bir artış olmamasına rağmen yaşanan bu zamların “keyfi” olduğunu savunuyor. Sektör temsilcileri, yükselen girdi maliyetlerinin yeni konut üretimini yavaşlatabileceğini ve fiyatlara doğrudan yansıyacağını ifade ediyor.

Mersin’de indirim izdihamı: Züccaciye açılışında uzun kuyruklar oluştu
Mersin’de indirim izdihamı: Züccaciye açılışında uzun kuyruklar oluştu
İçeriği Görüntüle

Demir Fiyatları Tarihi Seviyelere Ulaştı

Son haftalarda demir fiyatlarında yaşanan artış sektörde adeta şok etkisi yarattı. İstanbul’da bir ton ince demirin fiyatı 30 bin 700 TL’ye kadar yükselirken, üretim merkezlerinden Karabük’te bile ton fiyatının 30 bin TL sınırına dayandığı belirtiliyor. Uzmanlar, dövizde ya da enerji maliyetlerinde ciddi bir oynama olmamasına rağmen fiyatların bu denli yükselmesini ekonomik gerekçelerle açıklamanın zor olduğunu dile getiriyor. Sektör temsilcileri ise fiyat artışlarının piyasadaki canlılıktan faydalanmak isteyen fırsatçı davranışların sonucu olduğunu düşünüyor.

Müteahhitlerden Sert Tepki: “Normal Değil”

İnşaat sektörünün önde gelen isimleri, demir, çimento ve beton gibi temel yapı malzemelerine yapılan zamların sektörü zora soktuğunu belirtiyor. “Döviz yerinde sayarken bir anda fiyatların artması normal değil” diyen müteahhitler, bu sürecin hem yeni projeleri yavaşlattığını hem de mevcut üretim maliyetlerini katladığını ifade ediyor. Pek çok firma, artan giderler nedeniyle yeni konut projelerini ertelemek zorunda kaldı. Müteahhitler ayrıca, maliyet artışlarının doğrudan son tüketiciye yansıdığını ve yeni konut fiyatlarında kaçınılmaz bir yükseliş olacağını vurguluyor.

Zam Dalgası Diğer Malzemelere de Yansıdı

Demirdeki sert yükseliş, kısa sürede diğer yapı malzemelerine de sıçradı. Çimento ve beton fiyatlarının da artış eğilimine girmesi, sektörde endişeleri artırdı. Özellikle kamu projeleri ve kentsel dönüşüm alanlarında maliyetlerin katlanması, hem kamu kaynaklarını hem de özel sektör yatırımlarını etkileyebilir. Müteahhitler, bu durumun sosyal konut projelerini de sekteye uğratabileceğini belirtiyor. Devletin planladığı 500 bin konutluk sosyal konut hamlesi öncesinde yaşanan bu zam dalgası, piyasada “zam fırsatçılığı” tartışmalarını da yeniden gündeme taşıdı.

Sektörde Boykot Sesleri Yükseliyor

Artan fiyatlar, inşaat sektörünü yeniden hareketlendirdi. Bazı müteahhitlerin, özellikle deprem bölgesinde devam eden projelere rağmen çimento fiyatlarında yeni zam hazırlıklarının kabul edilemez olduğunu dile getirdiği aktarılıyor. İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) öncülüğünde daha önce alınan “boykot” kararlarının yeniden gündeme gelebileceği konuşuluyor. Sektör temsilcileri, piyasalarda adil fiyatlandırma ve rekabetçi denge çağrısı yaparak üreticilere sorumluluk hatırlatıyor.

Kaynak: Haber Merkezi