Cumhuriyet Halk Partisi Akdeniz İlçe Başkanı Semih Palamut, Adanalıoğlu’nda yapılması planlanan “Akaryakıt Dolum ve Depolama Tesisi, Boru Hattı Kapasite Artışı ve Dolfen/Platform Yapım” projesinin sadece bölgenin çevresel zenginliklerini değil, halkın geçim kaynaklarını da tehdit ettiğini söyledi.
Enerji Petrol Ürünleri Pazarlama A.Ş. tarafından Adanalıoğlu Mahallesi Mevkiinde yapılması planlanan “Akaryakıt Dolum ve Depolama Tesisi, Boru Hattı Kapasite Artışı ve Dolfen/Platform Yapım” projesi için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) toplantısı yapıldı. Adanalıoğlu Limonlu Mahallesi Bostancı Kardeşler Restoran’da yapılan ÇED toplantısına katılan CHP’liler projeye tepki gösterdi.
BÖLGE HALKININ SAĞLIĞINI TEHDİT EDECEK
Cumhuriyet Halk Partisi Akdeniz İlçe Başkanı Semih Palamut, Adanalıoğlu Mahallesi'nde, tarım arazileri ve sulama alanları üzerine inşa edilmesi planlanan projenin, sadece bölgenin çevresel zenginliklerini değil, halkın geçim kaynaklarını da tehdit ettiğini ifade etti.
Olası risklere dikkat çeken Başkan Palamut şunları söyledi: “Türkiye'nin, ilimizin tarımsal üretimine önemli katkı sağlayan bu bölgede, böyle bir tesisin kurulması, sadece bölge ekonomisine değil, ulusal tarım üretimine de ciddi zararlar verecektir. 120 bin tonluk akaryakıt tankerlerinin kıyıya yanaşacağı dolfen iskelesi ve boru hatları, hem deniz ekosistemini hem de çevredeki tarım arazilerini telafisi mümkün olmayan bir şekilde tahrip etme riski taşımaktadır. Akaryakıt taşımacılığı ve depolamasından kaynaklanabilecek kazalar, bölge halkının sağlığını ve yaşam kalitesini tehdit edecektir.
RANT ODAKLI BİR ANLAYIŞI DAYATIYOR
Proje, akılcı tarım ve çevre politikalarıyla bağdaşmamakta, bölgede yaşamını sürdüren yurttaşlarımızın haklarını göz ardı etmektedir. Bu tür projeler, sürdürülebilir kalkınma ilkelerini yok saymakta ve rant odaklı bir anlayışı dayatmaktadır. Bu süreçte yeterli bilgilendirme yapılmadığından halkın görüşlerinin gerçek anlamda dikkate alınmayacağına dair ciddi kaygılarımız bulunmaktadır.
Projeyle ilgili düzenlenecek zorunlu ÇED toplantısının yeri ve zamanı bile halk katılımını önlemek ve vatandaşları sürecin dışında tutmak için uzun süre belirsizliğini korumuştur. Halkın söz hakkı, göstermelik toplantılarla değil, gerçek bir katılım süreciyle sağlanmalıdır.
MERSİN, TARIMIYLA, DENİZİYLE, DOĞASIYLA CENNETTİR
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, bu projenin ÇED sürecinde halkın iradesinin ve çevrenin korunmasının temel öncelik olması gerektiğini vurguluyoruz. Bu doğrultuda: Tarım alanlarının ve sulama arazilerinin korunması için projenin durdurulmasını, çevresel etkileri daha düşük alternatif alanların değerlendirilmesini, halkın katılımı ve bilgilendirilmesi sürecinin genişletilmesini, ÇED raporunun şeffaflıkla ve kamuoyu gözetilerek hazırlanmasını talep ediyoruz. Mersin, tarımıyla, deniziyle, doğasıyla bir cennettir. Bu cenneti yok edecek, geleceğimizi tehlikeye atacak hiçbir projeye sessiz kalmayacağız. Adanalıoğlu halkının yanındayız ve haklarını sonuna kadar savunacağız.
Bu proje rant odaklı bir anlayışın ürünüdür ve Mersin halkının iradesini yok saymaktadır. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Mersin'in tarımını, doğasını ve halkını korumak için mücadelemizi sürdüreceğiz.”
