Otomotiv sektörünün temel taşlarından Türkiye otomotiv satış sonrası pazarı, önümüzdeki yıl etkileyici bir büyüme sergilemeye hazırlanıyor.
Frost & Sullivan araştırma kuruluşu ve Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS) verilerine göre, 2023 yılında 7,2 milyar dolarlık pazar büyüklüğüne ulaşan sektörde, 2025 yılına kadar yıllık yüzde 8,2 oranında büyüme bekleniyor.
Bu büyümenin, sektördeki dinamiklerin değişmesi ve teknolojik yeniliklerin etkisiyle daha da hızlanacağını belirten Motor Aşin CEO’su Saim Aşçı, elektrikli araçların daha az bakım gerektirmesine rağmen, batarya ve yazılım güncelleme gibi yenilikçi hizmet ihtiyaçları doğuracağına dikkat çekti. E-ticaret platformlarının satış sonrası hizmetlerinin kullanım alanında yüzde 60’lık paya sahip olacağını aktaran Aşçı, ayrıca yerli üretim yedek parça ihracatında da 2025’te yüzde 12 artış yaşanmasını beklediklerini açıkladı.
Sektörün önde gelen otomotiv şirketlerinden Motor Aşin’in CEO'su Saim Aşçı, “Türkiye otomotiv satış sonrası pazarı, güçlü büyüme potansiyeli ve yenilikçi yaklaşımlarla geleceğe umutla bakıyor. Teknolojinin getirdiği yenilikler ve sürdürülebilirlik odaklı stratejilerle, sektörümüzün 2025 yılında rekor seviyelere ulaşacağına inanıyoruz.” dedi. Aşçı ayrıca, “Dijitalleşme ve akıllı sistemlere yatırım yaparak, müşterilerimize daha verimli ve etkili hizmet sunmayı hedefliyoruz. Bu süreçte, çevre dostu uygulamalar ve sürdürülebilirlik, öncelikli hedeflerimiz arasında yer alacak.” diye ekledi.
Elektrikli araçların payı yüzde 10’a ulaşacak
Diğer yandan 2023'te 7,2 milyar dolar olan pazar büyüklüğünün, 2025 yılında 8,5 milyar dolara ulaşması öngörülüyor. Sektörün yıllık bileşik büyüme oranı (CAGR) yüzde 8,2 olarak tahmin ediliyor. Elektrikli araçların satış sonrası hizmet pazarındaki payı, 2023'te yüzde 3 iken, 2025'te yüzde 10'a çıkması bekleniyor. Elektrikli araçlara özellikle eğilen Aşçı, “Daha az bakım gerektirmesine rağmen, batarya ve yazılım güncellemeleri gibi yeni hizmet ihtiyaçları doğuracak. Dijital servislerin ve online parça satışlarının toplam pazar içindeki payı yüzde 15'ten yüzde 25'e çıkacak.” açıklamasında bulundu.
Teknoloji ve dijitalleşmenin sektörde geleceğin anahtarı olacağı öngörüsü, tüm sektör temsilcileri tarafından paylaşılır hale geldi. Motor Aşin’in detaylı araştırmalarında akıllı bakım sistemleri, araç bakım ve onarımında müşteri memnuniyetini artırarak sektörde önemli bir rekabet avantajı sağlayacağı ortaya çıkıyor. İnternet üzerinden yedek parça ve aksesuar satışının, pazarın büyümesine büyük katkı sağlayacağını aktaran Aşçı, “E-ticaret platformlarının kullanım oranlarının yüzde 60'a ulaşması bekleniyor. Büyük veri ve yapay zekâ kullanımı, satış sonrası hizmetlerde verimliliği artıracak ve müşteri deneyimini iyileştirecek.” diyor.
Yerli yedek parça ihracatında beklenti yüzde 12 artış
Motor Aşin’in saha araştırmalarına göre, sürdürülebilirlik, otomotiv sektörünün geleceğinde önemli bir rol oynarken, çevre dostu uygulamalar ve geri dönüşüm süreçleri, satış sonrası pazarında da giderek yaygınlaşacak. Geri dönüştürülebilir malzemelerin kullanımı ve çevre dostu bakım ürünlerinin piyasaya sürülmesi, sektörün sürdürülebilir büyümesine katkı sağlayacak. Üretim ve ihracat konusuna da ışık tutan Aşçı “Türkiye, otomotiv yedek parça üretiminde güçlü bir konuma sahip olmaya devam ederek yerli üretimin desteklenmesi ve ihracatın artırılması noktasında global pazarda rekabet gücüne katkı sağlayacak. Böylece 2025 yılına kadar yerli üretim yedek parçaların ihracatında yüzde 12'lik bir artış bekleniyor.” dedi.
Ülkemiz inovasyon ve teknoloji yatırımlarıyla daha rekabetçi hale geliyor
Saim Aşçı, sektörün geleceği hakkında, “Geleceğe yönelik olarak, inovasyon ve teknoloji yatırımlarımızla global pazarda daha rekabetçi hale geleceğiz. Müşterilerimize daha iyi hizmet sunmak için dijital dönüşüme büyük önem veriyoruz. Ayrıca, sürdürülebilirlik hedeflerimiz doğrultusunda, çevre dostu ürünler ve geri dönüşüm uygulamaları ile sektörde liderliğimizi pekiştireceğiz,” dedi. Ayrıca “Türkiye otomotiv satış sonrası pazarı, 2025 yılında teknolojik yenilikler, dijitalleşme ve sürdürülebilir uygulamalarla birlikte büyük bir dönüşüm yaşayacak. Bu büyüme, sektördeki tüm paydaşlar için yeni fırsatlar ve rekabet avantajları sunacak. Geleceğin ihtiyaçlarını karşılamak için atılan adımlar, Türkiye'nin bu alandaki liderliğini pekiştirecek ve sektöre yön verecek.” şeklinde konuştu.