“Biz insanların derdine ortak olmaya, çözüm olmaya geldik”

“Biz insanların derdine ortak olmaya, çözüm olmaya geldik” cukurovagazetesi.com

Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Yerli Yerinde’ sloganı ile ‘Gıda Güvenliği İçin Yerel Tarımsal Üretim Teşviki’ kapsamında Akdeniz ilçesi Adanalıoğlu Mahallesi’nde gerçekleştirilen Zeytin Fidanı ve Gübre Dağıtım Töreni’ne katıldı.


 Törende, Adanalıoğlu’ndaki 451 üreticiye toplam 9 bin 20 adet zeytin fidanı ve 500 üreticiye de 10 bin litre organik sıvı gübre dağıtımı gerçekleşti. Proje kapsamında, Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından kent genelinde toplam 2 bin 133 üreticiye 42 bin 660 adet zeytin fidanı teslim edilecek.

Törene, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekilleri Alpay Antmen ile Cengiz Gökçel, CHP Mersin İl Başkanı Koral Ömür, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Meclis Başkanı Hamit İzol, Akdeniz Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, STK Başkanları, Muhtarlar ve üreticiler katıldı.

“Pansuman tedbirlerle depremzedelerin yaralarını saramazsınız”

Törende konuşan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, deprem dolayısıyla bu tarz etkinliklere uzun süredir ara verdiklerinden söz etti. 6 Şubat'ta herkesi derinden üzen çok büyük bir felaket yaşandığını hatırlatan Seçer, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak tüm çalışma arkadaşları ile birlikte bölgede yapılması gereken her türlü katkıyı vermek için gecelerini gündüzlerine kattıklarını ifade etti. Seçer, “Belediye olarak kardeşlerimizin her zaman yanında olacağız. Buradan bir uyarıda bulunmak istiyorum; herkes bir şeyi kaçırıyor, artık bu insanların birinci derecedeki sorunu barınma, yeme, içme, su ihtiyacından öte; artık geçici olarak ara verdikleri yaşamlarını tekrar sürdürme çabalarıdır. Bu insanların tekrar iş ve yuva sahibi olması, bu travmayı atlatabilmesi, kendi memleketlerinde yaşam alanları bulması ve bu çarkın dönmesi için Merkezi Hükümet’in bir an önce gerekli tedbirleri alması gerektiğini buradan söylüyorum. Konu sadece yeme-içme değil, bu insanların orada üretmesi lazım, teşvik paketlerinin şu ana kadar açıklanması lazımdı. İnsanlar tekrar iş yerlerini, fabrikalarını çalıştıracak, ham madde üretecek, o bölgeyi ihya edeceğiz, etmek zorundayız. Yoksa kapı kapı dolaşarak, pansuman tedbirlerle depremzedelerin yaralarını saramazsınız. Bu, çağdaş devlet anlayışına sığmaz” dedi.

“Çiftçinin mevcut hükümete kırmızı kart göstermesi lazım”

Çiftçiliğin en kutsal kazanç alanı olduğunu vurgulayan Seçer, çiftçinin kazandığı her kuruşun da helal olduğunun altını çizdi. Seçer, “Burası bir tarım memleketi. Seracılıktan sebzeciliğe, meyvecilikten mısır üretimine her türlü tarımın yapıldığı topraklar buralar ve önemli bir kitle buradan geçimini sağlıyor. Türkiye de öyle. Siz Türkiye'nin toplam cirosunda tarımın payının düşük olduğuna bakmayın. Türkiye'de her 4 kişiden 1’i tarımdan geçinir. Bakkal dükkanı olanın da, doktor, avukat, tüccar ve berber olanın da tarımla bağı vardır. Türkiye’de tarım gerçeği budur. Genel anlamda tarıma ilişkin doğru şeyler yapılmadığına göre, bugünkü bu krizleri yaşıyoruz. Çünkü bir irade yönetiyor, 20 yıldır bir anlayış yönetiyor, tarıma bir bakışı var. 20 yılın sonunda aynı şeyler konuşuluyor ve tartışılıyorsa demek ki başarılı olunamamış, yanlış işler olmuş. Hala çiftçinin iki yakası bir araya gelmiyorsa, demek ki mevcut hükümete tarım konusunda çiftçilerin kırmızı kart göstermesi lazım” dedi. Herkesi çok sevdiğine değinen Seçer, “Hiçbir parti ayrımı yapmadan hepinizi çok seviyorum. Sizler bizim halkımızsınız, ben de hepinizin belediye başkanınızım. Ama Türkiye'de mevcut yapı içerisinde Cumhurbaşkanlığı’nın anlayışı, ‘Herkesin Cumhurbaşkanı’ dedirtmiyor. Bunlara dikkat çekmek istiyorum. Şimdi bir seçime gidiyoruz. Tarımı anlatıyoruz; sorun var. Deprem bölgesindeki sorunları anlatıyoruz; sorun var” ifadelerini kullandı.

“Cumhur’un Belediyeleri, Millet’in Belediyeleri ayrımı bu ülkeye zarar getirdi”

CHP’li belediye başkanlarının normal bir belediye başkanının ötesinde başkanlık yaptığına dikkat çeken Seçer, “Kurumlarda, devlet idaresinde ayrışma var. Belediyelerde Cumhur’un Belediyeleri, Millet’in Belediyeleri ayrımı var. Bunlar bu ülkeye zarar getirdi. 4 yıldır kıt kanaat imkânlarla Mersin'e hizmet ettik. İstanbul’a, Ankara'ya, Adana'ya, Hatay’a, Antalya'ya ve her bölgeye belediye başkanları olarak hizmet ettik. Hiç yüksünmedik, dertlenmedik, şikayet etmedik. Sadece tespitler yaptık, gerçekleri söyledik” dedi.

“Biz insanların derdine ortak olmaya, çözüm olmaya geldik”

Seçildikten sonra geride kalan 4 yılı bu mantık ile geçirdiklerini kalan 1 yılın da böyle olacağını dile getiren Seçer, “Ne dediysek yapacağız. İnsanların derdine dert katmaya gelmedik. Derdine ortak olmaya, çözüm olmaya geldik. Onun için ne dediysek onu yapacağız. Her yere adaletli hizmet götürüyoruz. Bakın ben az önce adaletsizlikten şikayet ettim. Hangi kafayla adaletsizlikten şikayet edip de adaletsizlik yapacağım. Böyle bir şey olabilir mi? Biz adaleti sağlamak istiyoruz” dedi. CHP Lideri ve 13. Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 1 Nisan 2019 sabahı kendisini arayarak ‘Sayın Başkan hayırlı olsun seçimi kazandın, eminim çok iyi bir belediye başkanı olacaksın. Senin için 2024 kampanyası bugünden itibaren başlıyor. Yapacağınız şu; sakın ola yetim hakkına tenezzül etmeyin. Sakın ola tüyü bitmemiş yetimin hakkını kimseye yedirmeyin, sakın ola adaletsizlik yapmayın. Hizmetlerinizi her yere eşit bir şekilde götürün’ dediğini aktaran Seçer “Bu bizim Sayın Genel Başkanımızın talimatıdır. İnşallah Sayın Genel Başkanımızı 14 Mayıs’ta Türkiye'nin 13. Cumhurbaşkanı seçeceğiz. O telkinleri bize yapan o insanın, o düşüncenin sahibi olan o insanın, ki biz de aynı düşüncedeyiz ki onunla beraber yürüyüp yol arkadaşlığı yapıyoruz, Türkiye'deki uygulamaları da farklı olmayacaktır. Bundan emin olabilirsiniz” diye konuştu.

Toplam 42 bin 660 adet zeytin fidanı ve 10 ton organik sıvı gübre dağıtılacak

Büyükşehir Belediyesi olarak çiftçilere destek olmak adına her yıl her bölgeye uygun destekler yaptıklarını söyleyen Seçer, “Fidan kaliteli olursa ağaç sağlıklı, ürün de verimli ve kaliteli olur. Toplamda 42 bin 660 adet zeytin fidanı talebi olmuş, bunları 2 bin 133 üreticimize dağıtacağız. Bugün de burada 451 üreticiye, bunun 112’si kadın, toplam 9 bin 20 adet zeytin fidanı ve kişi başı 20 litre olmak üzere toplam 500 üreticimize 10 ton organik sıvı gübre vereceğiz” dedi.

“94 kilometre boru dağıtımı gerçekleştirilecek”

Büyükşehir olarak üreticilere yönelik farklı kalemlerde desteklerin olduğunun altını çizen Seçer, fide, fidan, ilaç, sera naylonu, sera ipi gibi desteklerin yanı sıra kendisinin çok önemsediği sulama borusu desteğinden de söz etti. Sulama borusu demenin; su, verim ve kalite demek olduğunu söyleyen Seçer şunları kaydetti: “Torosların eteklerindeki engebeli arazilerin, oradaki tarım alanlarının suyla buluşması için boruya ihtiyaç var. Ova gibi değil. Bugüne kadar yaklaşık 162 kilometre boru dağıttık. Bu yıl da 94 kilometre boru dağıtımı gerçekleştirilecek. Bu borular HDPE ve çelik borular. Yüksek maliyetli borular. Kooperatifler marifetiyle bu dağıtımı yapıyoruz. Ekipman dağıtımını önemsiyoruz. Ziraat odalarımızın, kooperatiflerimizin, arı üreticilerimizin ve diğer kooperatiflerin tüm taleplerini uygunluk ölçüsünde değerlendiriyoruz ve alet ekipman desteği de veriyoruz.” ‘Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim’ projesi sonrasında 180 ailenin küçük işletme kurduğunu aktaran Seçer, Tarsus'tan Anamur’a kadar her yıl 1500 damızlık küçükbaş hayvan dağıtımı yaptıklarını ve her aileye 25 küçükbaş hayvanın yanı sıra, yem ve veteriner hizmeti verdiklerini söyledi. Seçer “İşinizi ciddi yaparsanız küçük kaynaklarla büyük sonuçlar elde edebilirsiniz. İlk yıl verdiğimiz üreticilerden geçen yıl 556 hayvan geldi. Bu yıl bu rakam 1158’e çıkacak. 5 yılın sonunda zaten çark kendini döndürecek. Yani bize her yıl 1500 hayvan gelecek, 60 yeni üreticiye dağılacak. Herkes kendi ekmeğini kazanacak. Tarımsal destek budur. Şunu da yapabilirdik; her yıl 2 bin hayvan dağıtırdık 3’er 5’er eşe dosta, muhtarın, başkanın, parti üyesinin bir telefonuna, bizim belediyenin aracı köylünün evine üç hayvanı bırakır, sonrasında karşıdan kasabın arabası girer, üçünü götürür mezbahaya, keserdi. Bunun adı proje değil. Bunun adı halkı kandırmak, kaynak israfı. Kendi kendinizi kandırmak. Türkiye bundan kaybetti” ifadelerini kullandı. Bu yıl Güneş Paneli desteği ile 300 yetiştiriciye yüzde 50 hibeli güneş paneli desteği sağlanacağını da ifade eden Seçer, “Fide, fidandan arıcılık malzemelerine kadar, kaz yetiştiriciliğine kadar birçok alanda Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin tarıma yönelik desteklerini görmemiz mümkün” dedi.

“Ben halkımla yaşıyorum, onları, onların acısını, nefesini hissediyorum”

Konuşmasının sonunda Türkiye'nin seçim kaygısı olmayan, cebini düşünmeyen, geleceğini, makamını düşünmeyen yöneticilere ihtiyacı olduğunu sözlerine ekleyen Seçer, “Mahkeme kadıya mülk değil. Görevini yapacak, halkın karşısına çıkacak. Seçim tarafsız, bağımsız, demokratik olacak, şaibeli olmayacak, gölge düşmeyecek. Bana, ‘Hizmetlerinizi anlat’ deyin, anlata anlata bitiremem. ‘Anılarını anlat’ deyin, anlata anlata bitiremem, deprem bölgesinde gördüklerimi anlata anlata bitiremem. Ben halkımla yaşıyorum, onları, onların acısını, nefesini hissediyorum. Benden kimse kötü adam çıkartamaz. Herkes dönüp aynaya bakacak. Biz sizler için, ülkemiz için çalışıyoruz. Bu vatanı bize armağan eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve onun mücadele arkadaşlarının mezarda kemiklerini sızlatmamak için çalışıyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı. (Haber Merkezi)