TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuyu gündeme getiren Akgül, esnafın yeni sisteme hazırlıksız yakalandığını belirtti.
Akgül, “Biz bir yıldır bu konuyu Türkiye genelinde denemeye kalktık, ancak başarı sağlayamadık. Şimdi fatura zorunluluğu getirirsek esnaf bu faturayı bulamayacak, bulsa da parayla satın almak zorunda kalacak. Böylece yeni bir ‘fatura ticareti’ dönemi başlayacak. Esnafın tek umudu olan kredi kapısı da tamamen kapanacak” dedi.
“BORÇSUZ ESNAF MI VAR?”
Akgül, faiz destekli kredilerin çoğu zaman BAĞ-KUR primlerinin ödenmesinde ve işletme giderlerinin karşılanmasında kullanıldığını hatırlatarak, kredi başvurularında istenen “borcu yoktur” belgesinin de esnafı zorladığını söyledi.
“Bu devirde borçsuz esnaf olur mu?” diye soran Akgül, “Bu uygulamalar krediyi kullanılamaz hale getiriyor. Ayrıca, BAĞ-KUR prim gün sayısının 9 binden 7 bine düşürülmesi için söz vermiştik ama hâlâ adım atılamadı. Esnaf artık bize ulaşamıyor, içlerine giremiyorum. Bu konuda verdiğimiz sözü tutmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Akgül, düzenlemenin 2026 Ocak ayında yürürlüğe girmeden önce bir çözüm bulunması gerektiğini vurguladı.
MUHALEFETTEN DE DESTEK VAR
AK Parti kanadının yanı sıra, muhalefet partilerinden de “fatura zorunluluğu uygulamasının kaldırılması veya ertelenmesi” yönünde çağrılar yapılıyor. Partiler, esnafın mevcut ekonomik şartlarda bu yükümlülüğü yerine getirmesinin mümkün olmadığını savunuyor.
PALANDÖKEN: “BASİT USULE GEÇİŞE HAZIRLIKSIZ YAKALANDIK”
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken ise, esnafın basit usule geçiş ve dijitalleşme süreçlerine hazırlıksız yakalandığını belirtti.
Palandöken, “Bir yandan muhasebe ücretleri, diğer yandan e-hacizler ve vergi mevzuatındaki sık değişiklikler derken esnaf artık iş yapamaz hale geldi. Rakipleriyle rekabet ederken aynı zamanda ağır bir bürokratik yük altında eziliyor” dedi.
“ENFLASYONU DÜŞÜRMENİN YOLU BU DEĞİL”
Palandöken, mevcut ekonomik ortamda esnafın desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Enflasyonu düşürmenin yolu esnafı cezalandırmak değil, üretimi ve ticareti desteklemektir. Sayın Maliye Bakanı en azından bir yıl önceden hazırlık süresi tanıyabilirdi. Bu süreçte esnaf cihazlarını alır, sistemi öğrenirdi. ‘Ben yaptım oldu’ anlayışı piyasaları tedirgin ediyor” ifadelerini kullandı.
“250-300 BİN İŞ YERİ KAPANABİLİR”
Palandöken, acil önlem alınmaması halinde yüz binlerce işletmenin kapanma riskiyle karşı karşıya kalacağını belirterek, “Bu gidişle 250 ila 300 bin arası iş yeri kapanabilir. Esnafın ayakta kalabilmesi için kredi erişimi kolaylaştırılmalı, fatura zorunluluğu
ertelenmeli” çağrısında bulundu.
