DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Sözcü TV’de Senem Toluay Ilgaz’ın sunduğu Öncesi Sonrası Gece programında İsrail saldırıları ve Sumud Filosu üzerine değerlendirmelerde bulundu.
“Küresel Vicdan Sessizliği Bozdu”
Ekmen, uluslararası kurumların Gazze konusunda yetersiz kaldığını vurgulayarak,
“Büyük bir trajedi izliyoruz. Gazze’deki saldırılar, soykırım ve savaş suçuna dönüşerek 200 yıldır oluşturulmuş tüm uluslararası değerlerin çöküşüne neden oldu. Daha önce de Ruanda, Bosna, Yemen, Irak ve Suriye’de benzer sessizliklere tanık olduk. Devlet sayılan bir yapının soykırımcı bir terör çetesine dönüşmesine rağmen sistem buna direnç geliştiremedi, aksine silah ve lojistik desteğiyle suçun ortağı oldu. Devletler susarken, Londra’dan Berlin’e, New York’a kadar yüz binlerce insan sokaklara çıktı. Üstelik bu kitlelerin çoğu Müslüman değil, Hristiyan ve Yahudi topluluklarından oluşuyordu. Bu dayanışmayı görmemiz, dini veya etnik genellemelerden kaçınmamız açısından önemlidir” ifadelerini kullandı.
“Soykırımı Durdurmak Hukuki Haktır”
Sumud ve Özgürlük filolarına da değinen Ekmen, bu girişimlerin savaşla ilgili değil insani amaçlarla yola çıktığını belirterek, “İsrail’in soykırımını engellemek hukuki bir haktır. Yanınızda biri öldürülürken seyirci kalamazsınız. Ancak bu filolar doğrudan saldırıları engellemek için değil, İsrail’in açlık ve gıda boykotunu kırmak için denize açıldı. Gemilerin çoğu küçük balıkçı tekneleri boyutunda ve imkânları sınırlı. Yardımlar sembolik olsa da vicdani bir direnişi temsil ediyor” dedi.
“İsrail’in Gücü Dokunulmazlık Algısı”
Ekmen, İsrail’in en büyük dayanağının dokunulmazlık hissi olduğunu söyleyerek,
“İsrail, istediğini yapabilme algısıyla hareket ediyor. Bu, Nazi soykırımından sonra Yahudiler hakkında konuşmanın bile tabu haline gelmesinden beslendi. Ancak siyonizm ve saldırılar üzerine dahi konuşulması yıllarca suç gibi görüldü. Bugün de bu dokunulmazlık zırhı delinmesin diye büyük çaba var” şeklinde konuştu.
“Netanyahu Hakkında Soruşturma Açılmalı”
Türkiye’nin Gazze politikasını da eleştiren Ekmen, şu ifadeleri kullandı:
“2020’den bu yana Türkiye, İsrail-Amerika hattına sıkışmış durumda. Körfez ülkeleriyle kurulan ilişkiler de bu hattın bir parçası oldu. Gazze’deki soykırım döneminde Türkiye ne içeride ne dışarıda etkili bir adım attı. Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’ndaki davasına bile çok geç katıldık. Türk Ceza Kanunu’na göre soykırım dünyanın neresinde olursa olsun soruşturulabilir ama Adalet Bakanlığı izin vermediği için Netanyahu hakkında tek bir soruşturma başlatılmadı. Eğer samimiyet varsa önce Türkiye’den soruşturma açılmalı.”
“Türk Firmaları İsrail’de Elektrik Üretiyor”
Ekmen, enerji alanındaki iş birliklerini de gündeme getirerek, “İsrail’de hala Türk firmaları elektrik üretiyor. Devlet bu şirketlere yaptırım uygulamadığı gibi reklamlarını da destekliyor. Ayrıca Azerbaycan petrolü Türkiye üzerinden İsrail’e sevk ediliyor. Gazze’deki saldırılarda kullanılan uçakların yakıtı da buradan sağlanıyor” dedi.