Mersin’de 16 yaşındaki Hira Aygar’ın, 19 yaşındaki bir erkek tarafından başından tabancayla vurularak hayatını kaybettiği iddiasıyla açılan davada yargılama süreci başladı. İlk duruşma öncesinde Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi ve Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi üyeleri, Mersin Adliyesi önünde bir araya gelerek açıklama yaptı. Aygar'ın yakınlarının da katıldığı basın açıklamasında kadın cinayetlerine tepki gösterildi. Burada açıklama yapan Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Av. Duygu Akat Özkale, Mersin’de 16 yaşındaki Hira Aygar’ın, 19 yaşındaki erkek tarafından ateşli silahla vurularak yaşamını yitirdiği iddiası, toplum vicdanını derinden yaraladığını belirterek, "Bir çocuğun daha yaşam hakkının vahşice elinden alınması kabul edilemezdir. Çocukların ve kadınların maruz kaldığı şiddet, münferit değil; bir insan hakları sorunudur. Devletin, yaşam hakkını koruma yükümlülüğü vardır. Bir çocuğun daha hayatının karartılmasına sessiz kalmayacağız. Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak, Hira Aygar’ın yargı sürecinin yakından takipçisi olacağımızı, sorumluların en ağır şekilde cezalandırılması için hukuki sürecin her aşamasında mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz" dedi.

"Yaşam Hakkı Kutsaldır, Vazgeçilmezdir"

Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Gülce Dida Çavdar ise Mersin'de 16 yaşındaki Hiranur'un erkek tarafından başından tabancayla vurularak öldürüldüğünü vurgulayarak, "Öncelikle Allahtan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz. Kadına yönelik şiddetle mücadele, yalnızca kadınların değil, tüm toplumun adalet, eşitlik ve demokrasi sınavıdır. Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak bir kez daha yineliyoruz, kadına yönelik şiddet özel alanın değil kamusal sorumluluğun konusudur ve önlenebilir. Yaşam hakkını korumak ertelenemez pozitif bir yükümlülüktür. Yaşam hakkı kutsaldır, vazgeçilmezdir. Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak diğer tüm kadına yönelik şiddet içeren soruşturma ve kovuşturma süreçlerinde olduğu gibi Hiranur Aygar davasının da Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezimiz ile birlikte sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz" şeklinde konuştu.

432423

"Bu Ölüm Bir Tesadüf Değildir"

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği gönüllü Avukatı Derya Demir de bugün burada bir duruşma öncesinde değil, 16 yaşında bir kız çocuğunun, Hiraunur’un öldürülmesinin hesabını sormak için toplandıklarının altını çizerek, "Bu ölüm bir tesadüf değildir. Bu ölüm münferit değildir. Bu ölüm, ruhsatsız silahların kontrolsüzce dolaştığı, şiddetin sıradanlaştırıldığı, çocukların ve özellikle kız çocuklarının korunmadığı bir düzenin sonucudur. Soruyoruz: Bir çocuk, bir kız çocuğu, nasıl olur da ruhsatsız bir silahla öldürülebilir? Bu silahlar kimlerin göz yummasıyla sokaklarda, evlerde, gençlerin ellerinde dolaşmaktadır? Bireysel silahlanma neden yasaklanmıyor, ruhsatsız silah denetimleri ve ruhsatsız silah bulundurma cezaları neden artırılmıyor? Bu ülkede bir silaha ulaşmak, bir kız çocuğunu korumaktan daha kolay olmamalı! İstatistiklere bir bakalım: 2024 yılında öldürülen kadınların yüzde 54 ateşli silahlarla öldürüldü. 2019-2022 yüzde 52,6'sı , 2016-2019 52.8 ateşli silahlarla işlendi. 2016-2019 kadın cinayetlerinde kullanılan silahların yüzde 83 ruhsatsızdı. Ruhsatsız silah verisi ileriki yıllarda hiç tutulmadı bireysel silahlanmanın ruhsatsız silahların yaygınlığı suçun önlenmesine dair hiçbir çaba olmadığını, kadınlara, kız çocuklarına yönelik şiddetin iktidar politikası haline geldiğini göstermektedir. katiller bu silahları nereden buluyor?" ifadelerini kullandı.

546474563

Mersin'de o öğrenci ve babası tutuklandı!
Mersin'de o öğrenci ve babası tutuklandı!
İçeriği Görüntüle

"Gerçek, Caydırıcı, Hesap Soran Bir Adalet İstiyoruz"

Silahların korunduğunu ancak çocukların korunmadığını savunan Demir, "Failler cesaretleniyor ama kız çocukları savunmasız bırakılıyor. Hiranur’un öldürülmesi, yalnızca bir bireysel suç değildir. Bu, devletin koruma yükümlülüğünü yerine getirmemesinin sonucudur. Bu, yaşam hakkının ihlalidir. Ve altını özellikle çiziyoruz. Hiraunur’un bir kız çocuğu olması tesadüf değildir. Bu ülkede kız çocukları şiddete daha açık, ihmale daha maruz, adalete ise daha uzak bırakılmaktadır. Bugün görülen dava yalnızca bir sanığın değil, bu düzenin de yargılandığı bir davadır. Biz buradayız çünkü Hiraunur’un adının bir dosya numarasına indirgenmesine izin vermeyeceğiz. Buradan açıkça söylüyoruz: Bu cinayetin sorumluluğu yalnızca tetiği çekenin değildir. Bu cinayetin sorumluluğu ruhsatsız ve bireysel silah ticaretine göz yumanların, çocukları korumayanların, kız çocuklarının yaşamını ikinci plana atanların omuzlarındadır. Biz adalet istiyoruz.
Ama göstermelik bir adalet değil. Gerçek, caydırıcı, hesap soran bir adalet istiyoruz. Hiranur için adalet istiyoruz. Bir daha hiçbir kız çocuğunun ruhsatsız bir silahla hayattan koparılmaması için istiyoruz. Ve buradan söz veriyoruz: Hiranur’un adı unutulmayacak. Bu dava unutturulmayacak. Bu düzen sorgulanmaya devam edecek. Çünkü bir kız çocuğu öldürüldüyse, susmak suçtur. Ve biz susmayacağız. Hiranur için. Kız çocukları için. Yaşamak için" ifadelerini kullandı.

Muhabir: KORAY ÜNLÜ