ÖZEL HABER

Mersinli Üretici Maliyetlerin Altında Eziliyor

TÜİK’in Mayıs 2025 Tarım-ÜFE verilerine göre yıllık artış yüzde 28,96 oldu. Mersin Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, “Üretim maliyetleri çok yüksek, limon fiyatları kontrolden çıktı” diyerek piyasa denetimi çağrısı yaptı.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2025 yılı Mayıs ayına ait Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE) verilerine göre; endeks bir önceki aya göre yüzde 0,23, bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 28,96 oranında arttı. Tarım sektöründeki bu artışların yereldeki yansımalarını değerlendiren Mersin Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, özellikle limon gibi ürünlerde üretici ile market fiyatları arasındaki uçuruma dikkat çekti. Yılmaz, “Üretim maliyetlerimiz çok yüksek, buna rağmen çiftçimizin kazancı sınırlı kalıyor” ifadelerini kullandı.

“Üretim Maliyetleri Yüksek, Arz ve Talep Dengesi Bozuldu”

Yılmaz, arz-talep dengesinin bozulduğunu ifadere ederek, şu açıklamalarda bulundu:

“Enflasyonun yoğun ve yüksek seyrettiği bir ülkede ürün ve üretim fiyatların da yükselme olması şaşıracağımız bir durum değil. Tabi burada asıl sıkıntı, üretim maliyetlerimizin çok yüksek olması. Üretim maliyetlerine göre de asıl ana mesele arz ve taleptir. Bizim tüm tarım ürünlerimizdeki ana mesele bu. Yani talep yoğunsa ve arz as ise ürün fiyatlarında inanılmaz artışlar oluyor. Dün ve bugün sayın valimiz önderliğinde birkaç toplantı yaptık, toplantı sadece limon üzerineydi. Çünkü limon fiyatlarına müdahale edilemiyor şu anda. Limon fiyatları çiftçiden 15 ile 30 TL arsında çıkmışsa, bugün market fiyatları 80 ile 100 TL arasına dayanıyor. Dediğim gibi bu başta arz-talebe dayalı, daha sonra da üretim maliyetlerimiz çok yüksek olduğundan, çiftçi bu maliyetlerin altında eziliyor dolayısıyla hem çiftçinin üretim maliyetleri hem de tarladan mal hasat edildikten sonraki süreçte yüksek maliyetlerle nihai tüketiciye ulaşıyor. Bu zincirin halkasındaki bütün ticaret yapanlar; marketçisi, büfecisi, tüccarı, manavı, her biri bir şeyleri kattığında inanılmaz bir maliyetleri çıkıyor ortaya. Oralarda da maliyetleri yüksek yani. Örneğin; bir tüccar tarladan ürünü aldığında, ambalajlama deposuna götürünceye kadar bile bir maliyeti var. ‘Kamyon üstü’ diye tabir ettiğimiz, yani Mersin’den bir ürünü il dışına, herhangi bir şehre gönderecekse, kamyon üstü dediğimiz bir maliyet var. Ürün maliyeti kadar bu maliyetimiz de ürünlerin üzerine ekleniyor.”

“Maliyetler İçin Denetim Mekanizması Şart”

Market raflarının denetlenmesi gerektiğine de dikkat çeken Yılmaz, “Bir de market raflarında yüzde 100 katladığı zaman bu rakamlar karşımıza çıkıyor. Tüketici fiyatlarımızın bu kadar yüksek olması aslında bizi de memnun eden bir durum değil. Çünkü bize, üreticiye yansımıyor bu iş. Üreticiyle alakalı kısmı size söylüyorum, üreticiden en fazla 30 TL seviyesinde çıkmıştır bu ürün. Bu ürünümüzün üretim maliyeti 15 TL, üreticimiz de 15 TL kazanıyor buradan ama üreticiden sonraki süreç, fiyatı yükselttikçe yükseltiyor. Bu durumlar için bir denetim mekanizması olması gerektiğini biz her defasında söylüyoruz. Özellikle market raflarının denetlenmesi lazım, aradaki bu süreci teknik bir ekibin takip etmesi lazım. Bunları dile getirip konuştuğumuz zaman karşılaştığımız cevaplar da şu şekilde oluyor; ‘Ülkemizde serbest piyasa ekonomisi var, bunlara müdahale edemeyiz.’ Müdahale edemezsek sonuca hep birlikte katlanacağız o zaman” dedi.