Mersin’de, Kadın Gazeteciler Derneği ve DİSK Basın-İş Sendikası bir araya gelerek, son günlerde yaşanan gözaltı ve tutuklamalara karşı eylem düzenledi. “Gazetecilik suç değildir” sloganlarıyla tepkilerini dile getiren grup, gazetecilerin mesleki haklarına ve özgür basına yönelik baskılara karşı durduklarını vurguladı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından başlayan ve birçok ilde yayılan eylemlerde haber takibi yapan gazetecilerin gözaltına alınmasının ardından yaşanan olayları protesto etmek için, Kadın Gazeteciler Derneği ve DİSK Basın-İş Sendikası, Özgür Çocuk Parkı’nda bir araya geldi.
Grup adına açıklama yapan Ayşenur Önal, “Basın emekçileri olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ilçe belediye başkanlarının gözaltına alınmasının ardından başlayan ve tutuklanmalarıyla ülke geneline yayılan eylemlerde polisin yurttaşlara ve gazetecilere yönelik orantısız şiddetini öfkeyle takip ediyoruz. Halkın haber alma hakkı ve kamusal yarar için sahada olan meslektaşlarımızın eylemlerde görüntü almaları, haber yapmaları polis tarafından engellenmekte. İşini yapmaya çalışan arkadaşlarımız TOMA, biber gazı, plastik mermi gibi şiddet araçlarıyla durdurulmaya çalışılmaktadır. İktidarın kendisine muhalefet eden ve hukuksuzluğa karşı mücadele veren her kesimi polis şiddeti, gözaltı ve tutuklamalarla yıldırmaya çalışması yaratmak istediği korku atmosferinin örneğidir. Günlerdir verdikleri oyun peşinde koşan binlerce yurttaş yaratılan iklimden güç alan kolluk kuvvetinin şiddetine maruz kalmaktadır” dedi.
“Hiçbir baskıya boyun eğmedik ve eğmeyeceğiz”
Önal, olayları görüntüleyen gazetecilerin hedef alındığını savunarak, “Sahada çalışan gazeteciler kamuoyunu bilgilendirme görevlerini yerine getirirken, iktidarın yargısı tarafından sindirilmek isteniyor. Günlerdir devam eden protestolarda yurttaşlar işkenceye varan yöntemlerle darp edilip gözaltına alınırken, meslektaşlarımız en iyi ihtimalle mesleki materyallerini kaybetmeyi, en kötü ihtimalle ise tutuklanmayı göze alarak görevlerini yerine getirmeye devam ediyor. Eylemlerin başladığı 19 Mart’tan bu yana 7 meslektaşımız tutuklanmıştı. Gazeteciler hakkında avukatların itirazı sonrası tahliye kararı verildi. İktidar elinde göz korkutma ve sindirme aracına dönüşmüş olan yargı gazetecileri mesleklerinden alıkoyup günlerce gözaltı ve mahkeme salonlarında tutmaktan vazgeçmiyor. Avukatların itirazları ile yapılan hukuksuzluklar ortaya çıkıyor. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise dün, tutuklanan basın mensuplarıyla ilgili yaptığı açıklamada “Gazeteciyim' diyerek şiddet eylemlerine karışmış, provokasyona yönelik girişim olmuşsa o da doğru değil. O zaman gazetecilik faaliyeti olmaz. Ama durumlarına bir baktıralım” diyerek, yargının iktidar elindeki bir sopa olduğunu alenen itiraf etmiştir. Bugün tahliye kararı verilen arkadaşlarımız dâhil olmak üzere tüm meslektaşlarımız görevlerini güvenli alanlarda özgürce yapmalıdır. Halkın demokratik haklarını elinden alan, iradelerimizi gasp etmek için sindirme politikalarını her yandan uygulayan AKP rejimi bilmelidir ki; tek adamın sözüyle hareket eden yargıyla özgür basın susturulamaz! Biz mesleklerini sansür, baskı ve şiddet ortamında yapmaya çalışan gazeteciler, yüzyıllardır olduğu gibi hiçbir baskıya boyun eğmedik ve eğmeyeceğiz” şeklinde konuştu.