Bismil’de Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı Gençlik Merkezi’ndeki İnovasyon Atölyesi’nde başlayan robotik kodlama dersine katılan 7-15 yaş aralığındaki 50 öğrenci, tasarladıkları yapıların depreme dayanıklılıklarını belirlemek için sensör yaptı.
Diyarbakır’da, Bismil İlçe Gençlik Merkezi’ndeki robotik kodlama dersine katılan öğrenciler, tasarladıkları yapıların depreme dayanıklılıklarını belirlemek için sensör yaptı. Öğrenciler sensörü deneyerek hangi yapıların kaç büyüklüğünde depreme dayanacağını öğrendi.
Bismil’de Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı Gençlik Merkezi’ndeki İnovasyon Atölyesi’nde başlayan robotik kodlama dersine katılan 7-15 yaş aralığındaki 50 öğrenci, tasarladıkları yapıların depreme dayanıklılıklarını belirlemek için sensör yaptı. Sistemle, öğrencilerin depreme dayanıklı yapıları tasarlamayı öğrendiklerini belirten Bilgisayar Öğretmeni Mizgin Ezen Yavuz, “Çocuklar ile beraber yaptığımız bir deprem sensörüdür. Eğitime gelen çocuklar ile şunu konuşuyoruz, ‘Mühendis, mimar veya inşaat mühendisi olursan nasıl sağlam evler yapabilirsin, geleceğimize, kendi geleceğinize nasıl katkıda bulunabilirsiniz?’ diye sorular soruyoruz. Bilimi, mühendisliği, mimarlığı beraber kullanmanın yöntemini kodlama ile anlatıyoruz aslında. Bu simülasyonda küçük evler yapıyor çocuklarımız. Evler tasarlıyorlar. Daha sağlam evi nasıl yapabiliriz, daha geç yıkılacak evi ve tabanı nasıl oluşturabiliyoruz, buna cevap veriyor” dedi.
‘NE KADAR SAĞLAM MALZEME, O KADAR SAĞLAM YAPI’
Yapıların depreme dayanıklılıklarını görerek öğrendiklerini belirten Yavuz, “Çocuklarımız 3 tane ev yapmış; biri küçük katlı bir ev yapmış, biri yüksek bir bina, biri de geniş kolonlu bir ev. Evlerin dışında taban da önemlidir. Altı boş tabanlar ile içi dolu tabanlar yapmış çocuklar. Öğrencilerimizin yaptığı evleri daha önce kodladık. Tek katlı ev 7 büyüklüğündeki depremde yıkıldı. Altı boş ve az kolonlu yüksek binayı denediğimizde 4 büyüklüğündeki depremde yıkıldı. Geniş kolonlu tabanlı bir ev yaptık ve içi sağlam doldurulmuş, beton dökülmüş, sağlam bir zemine evi yerleştirdiğimizde ise bu binamız 10 büyüklüğündeki depremde yıkıldı. Çocuk, bu sistemle şunu anlıyor. Tuğla, demir eksik olmazsa, bir zincirin halkası gibi hepsi birbirine bağlı, tek bir halka eksik olmayacak. Ne kadar sağlam zemin, ne kadar çok demir, ne kadar kaliteli ürün, ne kadar sıkı tuğla o kadar sağlam yapı demek. Şimdiden bunu kabullenecek” dedi.
‘KÖTÜ MALZEME, ÇABUK YIKIMA NEDEN OLUR’
Öğrencilerden Rümeysa Çetin (11), tasarladıkları yapıları yaptıkları sensörle depreme dayanımını test ettiklerini belirterek, “Burada bir deprem simülatörü yaptık. Evlerimizi eğer çok uzun ve malzemeleri kötü malzemelerden yaparsak evlerimiz çabuk yıkılır. Malzemesi çalınmış ve sağlam olmayan bir ev 4 büyüklüğündeki depremde yıkıldı. Kaliteli malzemeden yapılmış geniş kolonlu, malzemesi çalınmamış yüksek bina 9 büyüklüğündeki depremde yıkıldı. Şimdi iki tane ev örneği verdik. Bu binamızın malzemesi çalınmış, zemini kötü bir yere konulmuş evimiz 4 büyüklüğündeki depremde yıkıldı, bu evimiz sağlam değildi. Ona rağmen burada geniş kolonlu, malzemesi çalınmamış ve kaliteli malzemeden yapılmış binamız, zemini sağlam yere konulmuş 9 büyüklükteki depremde ancak yıkıldı. Kısaca evlerimizi böyle büyük kolonlu sağlam malzemeli yaparsak depreme karşı daha dayanıklı olur” diye konuştu.