Prof. Dr. Aynur Özge, son yıllarda yapılan araştırmaların, Alzheimer hastalığının belirtiler ortaya çıkmadan çok önce, beyin filmleri aracılığıyla öngörülebileceğini ortaya koyduğunu kaydetti. Özge, “Özellikle MR (manyetik rezonans) görüntüleme yöntemleri, Alzheimer hastalığı riskini, klinik belirtiler oluşmadan yıllar önce tespit etme imkanı sunmaktadır” dedi.
Prof. Dr. Aynur Özge, Alzheimer hastalığının erken tespiti ile ilgili bilgiler paylaştı.
“9 YIL ÖNCEDEN YÜZDE 80 DOĞRULUK ORANIYLA TESPİT EDİLEBİLİR”
Araştırmaların, hastalık başlamadan 9 yıl önce yüzde 80 doğruluk oranıyla tespit edilebileceğinin öne sürüldüğünü aktaran Özge, “Yakın zamanda yapılan bir araştırmada, fonksiyonel MRI (fMRI) kullanılarak beynin “default mode network” (DMN) olarak bilinen bölgelerindeki değişimler analiz edilmiştir. Alzheimer hastalığı bu bölgeleri erken evrede etkiler. Bu yöntemin, hastalığı ilk belirtiler başlamadan 9 yıl önce %80 doğruluk oranıyla tespit edebileceği öne sürülmektedir” ifadelerini kullandı.
“ALZHEİMER HASTALIĞI TEŞİSİ İÇİN MANYETİK REZONANS (MR) VE BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ (BT) KULLANILIR”
Alzheimer hastalığı teşhisinde hangi tür beyin filmlerinin kullanılacağını anlatan Özge, “Alzheimer hastalığını teşhis etmek için en yaygın kullanılan görüntüleme yöntemleri manyetik rezonans (MR) ve bilgisayarlı tomografi (BT) taramalarıdır. Bu filmler, beyinde yapısal ve işlevsel değişiklikleri tespit edebilir. Beyin küçülmesi, Alzheimer hastalığının belirtilerinden biri olabilir, ancak bu her zaman Alzheimer olduğu anlamına gelmez. Beynin küçülmesi, yaşa bağlı değişiklikler ya da başka nörolojik hastalıklarla da ilişkilendirilebilir. MR filmleri, özellikle beyinde belirli bölgelerdeki hücre kaybını ve küçülmeyi tespit ederek, Alzheimer hastalığının varlığına dair önemli ipuçları sunar” şeklinde konuştu.
“İLETİŞİM AĞLARI ZAYIFLAR”
Alzheimer beyindeki değişimlerinden de bahseden Özge, “Alzheimer, beyin hücrelerinin dejenerasyonuna neden olan ve bilişsel işlevleri olumsuz etkileyen bir hastalıktır. Hastalığın ilk evrelerinde, beynin DMN’sinde bağlantı sorunları baş gösterir. Bu durum, beyin hücreleri arasındaki iletişim ağlarının zayıflamasıyla sonuçlanır. Genellikle bellek ve öğrenme işlevlerini kontrol eden bu bölgelerdeki değişimler, hafıza kaybı ve zihinsel karışıklıklara yol açar” diye konuştu.
Özge son olarak şu ifadeleri kullandı: “Yukarıda bahsedilen araştırma, beyin filmlerinin (özellikle fMRI) Alzheimer’ın erken belirtilerini tespit etmede nasıl kullanıldığını gösteriyor. Bu teknoloji, beyindeki işlevsel bağlantılardaki değişiklikleri izleyerek, hastalığın ortaya çıkışından yıllar önce Alzheimer’a işaret eden biyomarker’ları tespit edebilir. Araştırmada kullanılan fMRI yöntemiyle beynin DMN’sindeki zayıflamış bağlantılar görüntülenmiştir. Bu bağlantılar, Alzheimer hastalığının gelişmesine katkıda bulunan genetik risk faktörlerine ve sosyal izolasyon gibi çevresel etmenlere karşı duyarlıdır”.