Dünyaca ünlü turizm kenti Muğla’nın Marmaris ilçesinde geçtiğimiz hafta yaşanan ve 5 Iraklı turistin ölümü ile sonuçlanan kaza sonrası gözler cip safarilere çevrildi. Turistik ilçenin kırsal mahalleleri, eşsiz manzaralarını ve ören yerlerini göstermek için yapılan cip safari turları alternatif eğlence ve sportif faaliyet olarak geçiyor. Cip şoförleri, acente sahibi ve TÜRSAB BTK üyesi Şenay Tokmak turlar ve yaşanan kaza ile ilgili konuştular.
20 yıldır cip turu şoförlüğü yapan, Marmaris'in yerlisi Mustafa Kaz turlar ile ilgili yaptığı açıklamada, "Trafiğe uygun olmayan, otomobillerin geçiş yolu olmayan yerlerde animasyon yapıyoruz. Ufak bir müzik açıyoruz. Ufak bir su savaşı yapıyoruz. Ondan sonra tekrar trafikten trafiğe geçiş yapıyoruz, orada herkesi oturtup, emniyet kemerlerini taktırıyoruz ve kurallara uygun bir şekilde sürecimize devam ediyoruz" dedi.
"Emniyet kemerini takmayan yolcuyu defalarca uyarıyoruz, yine çıkarırsa aracı sağa çekip bekliyoruz"
Cip şoförü Mustafa Kaz kendi aracında tura çıkanların emniyet kemeri hassasiyetini ifade ederek, "Benim aracımda da ayağa kalkıyorlar, yolda giderken ben hemen uygun bir yerde sağa çekiyorum emniyet kemeri taktırıp, hareket ediyoruz. Ayağa kalkarlarsa aracı yürütmüyorum, birkaç sefer böyle başıma geldi. Rehbere beni şikayetler ettiler, bu arkadaş bize bu şekilde davranıyor diye ama rehberleri de bunları uyardı ve 'şoförün yaptığı doğrudur. Siz ayağa kalkmamalısınız' dedi. Bunu genelde Avrupalılar değil, özür dilerim Ortadoğu'daki arkadaşlar bunu yapıyor. Yani cipe bindiği zaman onların ülkesinde böyle bu şekilde yapıyorlar burada da cipe bu şekilde biniyorlar sanırım. Öyle biliyorlar kuralları sanırım" şeklinde konuştu.
Kaz, geçtiğimiz gün yaşanan cip kazası ile ilgili, "Geçen günkü kaza yani Allah korusun her şoförün başına gelebilir. Ama o gün yağmur yağdı, yerler kaygan. Biz de ondan 10-15 dakika önce indik orada, ikinci vitesle indik. Sanırım arkadaş kontrolü kaybetmiş, ya vites değiştirmiş, ya büyük vitesle inmiş. Onu tam olarak bilemiyorum ama bilirkişinin vermiş olduğu rapor 8'de 8 şoför hatalı bulmuş" dedi.
Geçtiğimiz hafta yaşanan kazayı yapan firmada çalışan şoför Gökhan Pektane ise, "Ben 13 yıllık şoförüm, mesleğim gereği tüm araçları kullandım ve bu araçlara gerekli olan tüm belgelerimi de aldım. Hatta ileri sürüş teknik dersleri de alarak kendimi geliştirdim. Biz turlara çıkmadan aracımıza binen turistlere bilgi veriyoruz uyulması gereken kurallar hakkında. Nereye gideceğimiz, Ayağa kalkmamaları, emniyet kemerini takmaları konusunda sürekli uyarıyoruz" dedi.
Talihsiz kazanın yaşandığı gün o firmada görevli olarak tura çıktığını belirten şoför Pektane, "Kaza yapan araçla aramda bir araç vardı kazanın nasıl olduğunu görmedim, 10 saniye sonra kaza yerine ulaştık tabii ki hepimiz için çok üzücü bir olay. O gün hızlı gitmiyorduk çünkü rampa yukarı çıkıyorduk. Kazanın olduğu yerde zaten rampanın bitip inişe geçtiği noktalardan birinde oldu. Güzergah boyunca araçlar önümde olduğu için görebiliyordum. Araçtakiler bir ayağa kalkıp bir oturuyorlardı. Yüksek ihtimal ile şoför arkadaş onları uyarınca oturuyorlardı. Bizler aracımızda kemerlerini takmayanları, ayağa kalkanları uyarıyoruz. Ancak sürüş esnasında dikiz aynasından bakarak kontrol ediyoruz, yeri geliyor sağa çekip tekrar uyarıp kemerlerini taktırıp öyle devam ediyor. Sürekli dikiz aynasından bakıp kontrol etmemiz mümkün olmuyor. Bazı tatilciler arkamızı döner dönmez ayağa kalkıyor, yola mı bakalım dikiz aynasından onları mı kontrol edelim çözemiyoruz. Ancak elimizden geldiğince uyarılarımızı yapmaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
Marmaris'te faaliyet gösteren cip safari firmalarından birinin sahibi ve TÜRSAB Bölge Temsil Kurulu sportif faaliyetlerden sorumlusu üye Şenay Tokmak, "33 yıldır cip safari turları yapıyorum. Cip turlarındaki amacımız gelen turistler şehrimizin doğasını görsün, yolda çeşitli animasyonlar yaşasın eğlenceli bir gün geçirsin ve turizme katkısı olsun. Ciplerimiz 1987 modelden başlıyor, 97 modele kadar. Çünkü sonrasında bu modellerde yeni üretimler yapılmıyor. Teknik kontrollerimiz yılda bir kez yapılıyor. Tabii ki yıl içinde araçlarımızın bakımlarını ihmal etmiyoruz, sürekli arazide olduğumuz için güvenlik açısından kontroller düzenli olarak kendimiz tarafından da yapılıyor. Trafiğe çıktığımız zaman da belge ve trafik kontrollerimiz ve belgelerimiz kolluk kuvvetleri tarafından kontrol ediliyor" dedi.
Bir günlük tur hakkında bilgi veren Tokmak, "Tura katılacak olan turistleri otellerinin önlerinden güvenli noktalardan alıyoruz. Bir toplanma yerimiz var. Orada uyulması gereken kuralları hem rehberleri, hem de bizim ekip liderimiz tarafından kendi dillerinde anlatıyoruz. Emniyet kemerlerini takmaları, ayağa kalkmamaları, kollarını bacaklarını araç dışına çıkarmamaları, sigara içmemeleri konusunda uyarıları hem tur başında hem de mola noktalarında anlatıyoruz. Ancak bazen fotoğraf çektirmek için ayağa kalkanlar olabiliyor onları da hemen uyarıp oturtuyoruz" şeklinde konuşarak, kurallara uyulduğu süreçte turların gayet güvenli olduğunu belirtti.
Yaşanan talihsiz kaza ile ilgili, "Geçen günkü kaza tamamen inanın talihsizlik diyeyim. Ne yolcu ne de şoför. Oradaki aksaklık şöyle oluşuyor. Benim yorumum yazınki tempoyla yola devam etmiş olması. Yani yağışsız bir havadaki 4 aydan beri belki aynı şekilde gidip geliyor bunlar. O anda artık Marmaris'e de yaklaşmış tepeyi aşınca, yağmuru ve kayganlığı hissettiğinde tedbir alacak zamanı kalmamış bence ve maalesef aracı kaydırmış" dedi.
Turistik sportif faaliyetler olarak geçen cip turlarının denetimleri hakkında konuşan Tokmak, "Şimdi TÜRSAB olarak bizim birliğimiz tabii bir meslek birliği. Kendi içimizde bazı kurallar var ama yaptırımı olan şeyler değil bunlar. Esas yaptırımlar Turizm Bakanlığının koyduğu yasalarla belirlenmiş. Gündeme getirip Meclis'ten çıkmış yönetmelikler ve kanunlara göre. Şu anda iki tane kanun var. Birisi 1618, birisi de Turizm Teşvik Kanunu var sonradan çıkan. Bizim sportif faaliyetler mesela turizm teşvik kanunu çerçevesinde yönetmeliği buna istinaden sportif kurul toplanıyor Kaymakam başkanlığında. Kurulda da değişik sektör temsilcileri üye olaraktan orada bulunuyorlar. TÜRSAB da onlardan birisi. Bu kurul bu araçların tura çıkabilir, yeterlilik evrakları var mı diye o dosya halinde bizden ister biz sunarız. Bunun içine sürücüler de dahildir. Gerekli kontrolleri yaptıktan sonra bu işletmeye bu faaliyet belgesi verilebilir kararı alındıktan sonra Valilikten bize onaylanmış şekilde sportif faaliyet belgesi teslim edilir. Biz o belgelerle iş yaparız" diye konuştu.
"Ehliyeti olan herkes cip şoförü olabilir mi?"
"Sürücü belgesi olan herkes cip şoförlüğü yapabilir mi" sorusuna, 33 yıldır cip turları düzenleyen ve şoförlere eğitimler veren Tokmak, "Benim fikrime göre yapamaz. Şu açıdan yasal olarak yapabilir. Standart bir sürücü belgesine sahip kişi bu aracı da sürebilir. Ticari kayıtlı olduğu için araçlar ekstradan SRC ve psikoteknik belgesi isteniyor. Ancak bu arabaları güvenli sürmek için bu belgelere sahip olmak yeterli değil. Ben düşünüyorum ki bunun için ayrı bir kurs ya da başka bir şeyi ne olabiliyorsa düzenlenip bu araçları kullanacak kişiler bu eğitimi alarak ben arazi araçlarını kullanabilmek için verilecek bazı uygulamalı ya da teorik kurslardan sonra sınava tabi tutulup onlara da bir sertifika belge verilmesi daha sağlıklı olur" diye cevap verdi.
"Turizme katkı sağlayalım diye çalışıyoruz"
Şenay Tokmak, "İnanın memleket turizmi için güzel bir şey bizim yaptığımız aktivite. Ancak böyle işin 1 kişi de 5 kişi de 10 kişi de olsa ölümle sonuçlanması hiçbir zaman iyi değil. Bunların olmaması için yani teknik açıdan belki bu araçların tur aracı olarak hazırlanması için daha yeni araçlar yapılabilir, böyle üretilen araç yok artık. Onun yerine başka araçların tur aracı olaraktan kayıt tescili yapılabilmesi için yeni düzenlemeler yapılabilir" ifadelerini kullandı.