Uzmanlar ardıç ağaçlarıyla ilgili son noktayı koydu

Uzmanlar ardıç ağaçlarıyla ilgili son noktayı koydu cukurovagazetesi.com

Türkiye Ormancılar Derneği, ardıç ağaçlarıyla ilgili olarak Mersin Orman Bölge Müdürlüğü’nde yapılan ardıç kesimleri hakkında yayımlamış oldukları yazılı basın açıklamasıyla ilgili konuştu. Uzmanların Toroslar’da yaşanan ardıç katliamı konusunu araştırmalarına, sürece girmesini sağlayan Prof. Dr. Erkan Aktaş, “Ormanlarımız için herkesi nöbete çağırıyorum” dedi.


Özel Haber – Mehmet Çetin

Türkiye Ormancılar Derneği, ardıç ağaçlarıyla ilgili olarak Mersin Orman Bölge Müdürlüğü’nde yapılan ardıç kesimleri hakkında yayımlamış oldukları yazılı basın açıklamasıyla ilgili konuştu. Erdemli'de Ali Topal'ın gayretleriyle gündeme gelen Ardıç kesimleri daha sonra parlamentoda gündeme gelerek konu özellikle Mersin Büyükşehir ve Erdemli Kent Konseyi’nde büyük yankı uyandırmış ve ardından tüm Türkiye'nin gündemi olmuştu. Türkiye Ormancılar Derneği’nin yayımlanmış olduğu Toroslar’da yaşanan ardıç katliamı konusunu araştırmalarına, sürece girmesini sağlayan Prof. Dr. Erkan Aktaş, bu konuda daha önce iki gazete makalesi de yazdığını belirterek, “Yaşanan süreci ilk olarak kent konseyine sonra da bu konuya uzman kişileri sürece dahil ettiklerini belirttik. Bu konu da hem Erdemli'de Mersin'deki sivil inisiyatif hem de Kent Konseyleri önemli duyarlılık gösterdi. Konu üzerine iki gazete makalesi yazdım ve şu an da yüksek lisans öğrencimle Biyokütle enerji santrallerinin orman alanlarına etkisi ile ilgili araştırma yapıyoruz. Ormanlarımız için herkesi nöbete çağırıyorum” ifadelerini kullandı.

 

“YAPILAN ARAŞTIRMALAR SONUCUNDA BASKI KURAN ARDIÇLAR KESİLDİĞİ GÖRÜLMÜŞTÜR”
Türkiye Ormancılar Derneği, konuyla ilgili yayımlamış olduğu raporda, Derneğin Bilim Kurulu üyeleri tarafından Mersin Orman Bölge Müdürlüğü, Erdemli Orman İşletme Müdürlüğü, Güzeloluk İşletme Şefliği tarafından gerçekleştirilen ve kamuoyunda itirazlara neden olan ardıç sahalarında yapılan kesimlerle ilgili bir arazi incelemesi gerçekleştirdiklerini sözlerine ekleyerek, “İncelemeye konu sahada Mersin Orman Bölge Müdürlüğü’nce yapılan bir gerekçe raporu ile sıklık çağına gelmiş sedir bireyleri üzerinde baskı yapan ardıçların kesilmesi ve sedir üzerinde baskı kurmayan ağaçların ise korunarak sahada bırakılması önerilmiştir. Bu rapor doğrultusunda, genel olarak, Toros sedirine baskı kuran ardıç bireylerinin sahadan çıkarıldığı anlaşılmıştır. Ancak, yer yer ardıç ağaçlarının tamamının ortamdan uzaklaştırıldığı, bir arada bulunan ağaçların (3-4 ağaç gibi) tamamının uzaklaştırılması sonucunda da boşlukların oluştuğu gözlemlenmiştir. Arazi incelenmesinde, kesime konu sahalarda üstte yaklaşık 0,1-0,2 kapalılıkta ardıçların (Juniperus excelsa-Boz ardıç), altta ise sıklık çağında, yer yer ince direklik çağına ulaşmış Toros sedirinin (Cedrus libani-Toros sediri) yer aldığı bir yapının bulunduğu görülmüştür. Ardıç bireylerinin boyları değişiklik göstermekle birlikte 10-12 metreye ulaşmakta, çap itibariyle değişik çap basamaklarında yer almaktadır. Anıtsal nitelikte (yaşlı ve geniş çaplı) ardıç bireylerine de rastlanabilmektedir” diye bildirildi.

 

“MÜDAHALE EDİLEN ARDIÇLAR, SEDİRİN POTANSİYEL ALANLARINDA”
Ardıç ağaçlarının kesilmesine konu olan, ardıç ağaçlarının Toros sedirinin potansiyel alanlarında olduğunun ifade edildiği raporda, “Sıklık çağına ulaşan Toros sediri bireylerinin büyüme enerjilerinin oldukça yüksek olduğu, sivri ve dar tepe yapma eğilimi olduğu ve yer yer ardıç bireylerine yakın boylara (7-8 metre) ulaştıkları, hatta çok az da olsa ardıç bireylerini geçtiği gözlenmiştir. Yaşlı ardıç sahaları yaratmış oldukları ekolojik ve biyolojik çeşitlilik ve zenginlik ile önemli ekosistem hizmetlerine sahiptirler. Ardıçlar yetişme ortamı istekleri açısından oldukça kanaatkar olup, kuru ve fakir topraklar ile kayalık yetişme ortamlarında kolaylıkla varlıklarına devam edebilmektedirler. Bu özellikleriyle toprak muhafazası ve stabilizasyonuna önemli katkılar sağlamaktadır. Nitekim Orta Asya, Batı ve Doğu Avrupa ile Amerika Birleşik Devletlerindeki benzer ardıç sahalarının yönetim yaklaşımları incelendiğinde, söz konusu sahaların çoğunlukla doğa koruma kapsamında olduğu ya da doğa korumaya yönelik önerilere tabi olduğu görülmektedir. Söz konusu sahalar gerçekten de sedirin potansiyel yetişme sahaları olup, var olan sıklıkların gelişimleri de oldukça dikkat çekicidir. Bu kapsamda ardıçlara müdahalede bulunmak bir işlem olabilir” şeklinde aktarıldı.
 

“MEVCUT ORMAN KURULUŞLARININ KORUNMASI VE SEDİRİN DESTEKLENMESİNE YÖNELİK YAŞLI ARDIÇLAR KESİLMEMELİ”
Çalışmaya konu sahalarda önümüzdeki dönemlerde ardıçların karışımda kalabilmesi için sedir aleyhine müdahalenin de gündeme gelebileceği, dolayısıyla sahada hiçbir müdahale yapılmasa bile yakın gelecekte sedir egemen ardıç ormanlarının oluşacağı görülebilmekte olduğu kaydedilen raporda, “Bahse konu ardıç kesimleriyle ilgili olarak, kesilen ağaçların önemli bir bölümünün, Karaman’daki bir biyokütle santraline satıldığına ve bu santralin deposunda stoklandığına dair yöre halkının şikayetlerinin de bulunduğu bilinmektedir. Bu kapsamda, ardıç odununun biyokütle santrallerinde kullanımı, 5346 sayılı ‘Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun’un 3. Maddesine’ göre yasal değildir. Çünkü ardıç ağaçları ‘endüstriyel odun’ da verebilmektedir. İncelemeye konu bölgede yer yer anıtsal nitelikte ağaçlar bulunduğu, ardıç ormanlarının sahip olduğu birçok biyolojik ve ekolojik zenginlik nedeniyle çok sayıda ekosistem hizmetini yerine getirdiği ve tüm dünyada ardıç alanlarının doğa koruma kapsamında değerlendirildiği dikkate alınarak, mevcut orman kuruluşlarının korunması ve sedirin desteklenmesine yönelik olarak yapıldığı belirtilen yaşlı ardıç kesimlerinin bundan sonra devam ettirilmemesi uygun olacaktır. Böylece uygulamanın yapıldığı alanlara yakın yerlerde halen var olan sedir+ardıç karışık ormanlarının uygulama yapılan alanda da kurulması sağlanmış olacaktır. Bu kapsamda, biyokütle santrallerinde endüstriyel odun kullanımının önünü açacak düzenleme ve uygulamalardan kaçınılması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.