Mersin Çarşı’da 9 yıldır kebap çeşitleri ve Gaziantep usulü dürüm hizmeti veren Ahmet Aktaş, “Pandemide geçen bir yılda yaşadıklarımız geçen 8 yıla bedel oldu.Çok zorluklarla karşılaşıyoruz, ödemelerimizi yapamıyoruz. Vatandaşlar dışardan yemek yemekten korkar oldu.Ciro kaybımız yüzde 50-60’a kadar düştü pandemi sürecinde “dedi.
Haber – Barış Köksal
Pandemide vaka sayılarının azaltılmasına yönelik alınan tam kapanma kararı sonrası lokantalar, restoranlar gibi işletmelerin paket servis olarak hizmetlerine bu süre boyunca devam edeceği kararı verilmişti. Akdeniz ilçesinde Yörem Kebap adında bir lokanta işleten Ahmet Aktaş, devam eden tam kapanma sürecinde işletmesinde verdiği hizmeti, pandemide yaşadığı sorunları ve taleplerini gazetemize anlattı. Aktaş, pandemi sürecinde yüzde 50 ciro kaybı yaşadığını, esnafa destek verilmesine yönelik çıkan yardımlardan yararlanamadığını savunarak, esnafların daha fazla desteklenmesini istedi.
“NOHUT DÜRÜM 8 TL, CİĞER KAVURMA 10 TL”
İşletmesinde sunduğu lezzetlerden öncelikle bahseden Ahmet Aktaş, özellikle Gaziantep usulü nohut dürüm ve ciğer kavurmanın herkesin tatması gerektiğini ifade ederek, “Yörem Kebap adında bir lokanta işletiyoruz. 9 yıldır buradayız ancak pandemi sebebiyle şu an paket servis olarak hizmet veriyoruz. Bu pek sağlıklı olmuyor, ramazan ayı dolayısıyla da işlerimiz iyi değil ama bizler de dükkanımızı açtık bekliyoruz.Burada her çeşit kebap ve ızgara çeşitlerimiz bulunuyor. Gaziantep usulü nohut dürüm ve ciğer kavurmamız ve diğer kebap türlerini müşterilerimize sunuyoruz. Dürümlerimiz 18 lira, ciğer kavurma 10 lira, nohut dürüm 8 lira, her bütçeye göre de kebap hizmetimiz var. Servis şeklinde de hizmetimiz var 35 lira, kuzu eti el kıyması oluyor. Antep usulü olan nohut dürüm ve ciğer kavurma oldukça ünlüdür, kendimiz bunu yapıyoruz, közün üzerinde olur. Biz de Gaziantepte ciğer şişe Cartlak kebabı deriz çok güzel bir kebaptır. Herkese de yemelerini tavsiye ederiz. Bizler Mersin’de bir kaç kişi antep usulü yemekler yapıyoruz, burada yaşayan hemşehrilerimiz bunun için geliyor. Mersin’de yaşayan diğer vatandaşlarımız da yemeklerimizi tercih ediyor” dedi.
“ÇOK ZOR DURUMDAYIZ, YETKİLİLER BİZE YARDIM ETMELİ”
Pandemi sürecinde işlerinin yarı yarıya düştüğünü iddia eden Aktaş, bu sürede başvurdukları ciro kaybı desteğinden faydalanamadıklarını söyleyerek, “Tam kapanmadayız pandemi devam ediyor bizler de nu sebeple paket servis olarak hizmet veriyoruz aynı zamanda bir yemek uygulaması üzerinden de sipariş alıyoruz. Pandemide geçen bir yılda yaşadıklarımız geçen 8 yıla bedel oldu.Çok zorluklarla karşılaşıyoruz, ödemelerimizi yapamıyoruz. Vatandaşlar dışardan yemek yemekten korkar oldu.Ciro kaybımız yüzde 50-60’a kadar düştü pandemi sürecinde.Örneğin 150 dürüm ekmek satıyorsak bir günde bu sayı günde 60’a düştü. Çoğu zaman zarar ederek günü kapatıyoruz ama ne yapalım evde durmaktansa dükkanımızı açmak için geliyoruz. Sağa sola borçlanarak ayakta kalmaya çalışıyoruz, ödemelerimizde zorluk yaşıyoruz ve bundan dolayı mahcup oluyoruz. Çok zor durumdayız, yetkililerin bize yardım etmesi gerekiyor.Gelir kaybı ,ciro kaybı desteği verildi biz bunlardan faydalanamadık. Kira kontratımız olduğu halde her başvuru şartını yerine getirmemize rağmen destek alamadık. Esnaf sicil kaydı, vergi kaydı, oda kaydı bunların hepsine sahibim ama destek yok. Ciro kaybına şartlarınız uymuyor deniliyor. Esnafın durumu ortada neden bu kadar şey istiyorsunuz ki ? 3 ay boyunca aylık 1000 TL yardım edildi bu sürede o da bitti” diye konuştu.
“BANKALAR BİZİ SÜREKLİ TELEFONLA ARIYOR, BİR ANLAYIŞLARI YOK”
Kredi borçları sebebiyle bankaların sürekli telefon aramalarına maruz kaldığını dile getiren Aktaş, işletmesinin giderlerini karşılamakta zorlandığını iddia ederek, “Kredi kartı borçlarımızı ödemekte zorlanıyoruz. Bankalar bunun için sürekli bizi telefonla arıyor. Bir anlayış yok maalesef, devletin bu konuda birşeyler yapmalı.En azından birkaç ay borçlarımız ertensin istiyoruz. Devlet bankaları yine yardım ediyor ama özel bankalar bu konuda anlayışlı değil. İş yapamıyorum ki borcumu ödeyeyim bankaya, mecburen beni icraya verecek. Kara kara düşünüyoruz. Dükkanımı açmadığım zaman açım ben, mecburum buna. Tam kapanmanın mantığını anlamıyorum, bankalar açık, vatandaşlar evde nasıl bankaya gidip borcunu ödesin, ya da neden bankalar açık bir süre işlem yapmasalar olmaz mı zaten insanlar zor günler geçiriyor. Devletimiz bunları görmeli ve tek taraflı düşünmemeli. Elektrik, su borçlarımız duruyor, iki işçimi ücretsiz izne yolladım ben ve oğlum beraber çalışıyoruz. Küçük esnaf olarak ezilmiş durumdayız” şeklinde konuştu.
“KÜÇÜK ESNAFA DESTEK VERİLSİN YADA BORÇLARIMIZ ERTELENSİN”
Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ne destek almak adına başvuruda bulunmadığını sözlerine ekleyen Ahmet Aktaş, tek isteklerinin esnafa destek verilmesi olduğunu kaydederek, “Esnaf ve Sanatkarlar Odası bize mesajlar atıyor, pandemi kurallarını anlatan mesajlar, açık mı olacağız kapalı mı bununla ilgili mesajlar atılıyor. Bunun dışında bir talebimiz olmadı ama bize bir etkileri yok. Sokağa çıkma yasağı 19.00 itibariyle başlıyor zaten bu süreye kadar iş yapamıyoruz. Devletin şefkatli ellerini üzerimizde hissetmek istiyoruz. Onların arkamızda olmalarını bekliyoruz. Esnaf olarak destek bekliyoruz, kendilerine ulaşamıyoruz. En azından maddi olarak küçük esnafa destek verilse ya da borçlarımızın ertelenmesini istiyoruz” diye konuştu.
