Haber- Vecdi Yenigül
Mersin'deki arı yetiştiricilerinin bal üretimi geçen yıla kıyasla bu yıl yaklaşık yüzde 300 arttı. Kış aylarında, toprağa doğru zamanda düşen yağış önce bitkileri canlandırdı ardından arıları hareketlendirdi. Mersin'de kayıtlı 3 bin üretici, geçen yıl her bir kovandan yaklaşık 4 kilogram bal sağdı. Bal verimi bu yıl ise 4'e katladı. Arı yetiştiricileri, her bir kovandan yaklaşık 14 kilogram bal elde ederken, toplam üretim miktarı ise 280 bin civarı kovanda yaklaşık 4 bin tonu buldu. Gazetemize konuşan Mersin İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Adem Kurt, kır balında sağımın tamamlanmak üzere olduğunu belirterek, sahte bal konusunda da tüketiciyi uyardı.
"5 KOVANI OLAN DA KAYIT YAPABİLİYOR, 500 KOVANI OLAN DA KAYIT İÇİN BAŞVURABİLİYOR"
Mersin İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Adem Kurt, Mersin'de 3 bin kayıtlı arı yetiştiricisi olduğunu vurguladı. Kurt, bin yetiştiricinin ise kayıtlı olmadığını ancak tüketim amacıyla üretim yaptığını belirtti. Kayıtlı olmayan üreticilerin yaklaşık 10-15 arası kovanda üretim yaptığını sözlerine ekleyen Kurt, "Üreticiler kayıt olmak için önce kovan sayısıyla İl ve İlçe Tarım Müdürlükleri'ne başvuru yapıyorlar. Başvurunun ardından keşif yapılıyor. Keşiften sonra da plaka dediğimiz numaraları veriliyor. Bu şekilde kovan sayıları tespit ediliyor. 5 kovanı olan da kayıt yapabiliyor, 500 kovanı olan da kayıt için başvurabiliyor. Sayı sınırı olmuyor" dedi.
"ŞU AN HASADIN SON GÜNLERİNDEYİZ"
Kır balında sağımın tamamlanmak üzere olduğunu belirten Kurt, geçen yıla kıyasla verimin bu yıl oldukça yüksek olduğuna dikkat çekti. Mersin'in hemen hemen her bölgesinde bal üretimi yapılabildiğini belirten Kurt, "2 bin rakımdan 3 bin rakıma kadar üretim yapılabiliyor. Deniz seviyesinde portakal ve limon gibi narenciye balları üretiliyor. 600 ve bin rakımdan 2 bin 500 rakıma kadar her mevsim geçişinde bal hasadı yapılabiliyor. İlk etapta narenciye balının hasadı yapılır, sonrasında bölgeye özgü ballardan sandan balı hasat edilir. Daha sonra ise yukarı bölgelerde kır balının hasadı yapılır. Kır balının hasadı genelde haziran sonu, temmuz başı ve temmuz sonunda yapılır. Şu an hasadın son günlerindeyiz" diye konuştu.
"KOVAN BAŞI BAL VERİMİMİZ BU YIL ORTALAMA 15 KİLOGRAM"
Geçen yıl kovan başına düşen üretim miktarının düşük olduğunu vurgulayan Kurt, "Bu seneki miktarlar tatmin etti. Kovanlara geçen yıl 3 ile 5 kilogram arası bal düştü. Bu sene kovanlardan elde ettiğimiz bal miktarıysa bölgesel olarak 15-20 kilogram civarına ulaştı. Geçen sene kayıtlı kovan sayımız 250 bin civarındaydı. Şu an ise 280 bin civarı kovan kayıtlı. Kayıtlı kovan sayımız 300 bine yaklaştı. Kovan başı bal verimimiz bu yıl ortalama 15 kilogram. Bizim arıcılarımız da sadece Mersin'de üretim yapmıyor. Türkiye'nin dört bir yanında üretim yapıyorlar. Çoğu zaten gezgin. İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Ege gibi bölgelerde de üretim yapıyorlar" dedi.
"ÇİÇEK BALI BU YIL 130-150 TL CİVARI"
Mersin İli Arı Yetiştiricileri Birliği olarak üreticiden alınan balları kendi markalarıyla satışa sunduklarını belirten Kurt, "Çiçek balının geçen sene kilogram fiyatı perakende olarak 80-100 TL civarındaydı. Bu yıl ise 130-150 TL civarında. Bizim ballarımız tamamen hakiki bal. Aldığımız balların laboratuar analizlerini yapıyoruz. Daha sonra dolum yapıp ambalajlıyoruz. Büyükşehir Belediyesi'nin Bal Evi'ne veya ulaştığımız diğer bal evlerine ulaştırıyoruz. Bu sayede arı yetiştiricinin ürettiği balları doğrudan tüketiciye sunma fırsatı buluyoruz" ifadelerine yer verdi.
"BAL EVİ, TÜKETİCİ YARARINA İSABETLİ BİR YER"
Sahte bal konusunda da tüketiciye uyarılarda bulunan Kurt, "Tüketici sahte balı anlayamaz. En önemli nokta, üreticiye dikkat etmeleri. Ürün, 'üreticiden mi alınıyor' diye bakmaları lazım. Onun için Bal Evi, bu kentte tüketicilerin yararına isabetli bir yer" dedi.
"GEÇEN YIL BEKLENEN MİKTARIN AŞAĞISINDA BAL ELDE ETTİK"
Erdemli Halk Eğitim Merkezi'nin Arıcılık Eğitmeni ve Arı Yetiştiricisi Yıldız Zeynep Mavi de bu yılki üretimin verimliliğinden söz etti. 220 adet kovanla üretim yaptığını belirten Mavi, kır balının yanı sıra sandal balı üretimi yaptığını da sözlerine ekledi. Mavi, geçen yıl üretimin düşük olduğunu belirterek, "Kendi kovanlarımdan 7 kilogram civarı bal sağdım. İstatistiklere baktığımızda, kovan başına 15-16 kilogram bal almamız gerekiyordu. Son yıllarda iklimsel sıkıntılar nedeniyle geçen yıl beklenen miktarın aşağısında bal elde ettik" diye konuştu.
"BU YIL ÜRETİMDE ÇOK ŞANSLIYIZ"
Bu yılki üretimden de söz eden Mavi, şunları söyledi; "Hani köylüler hep 'son 10 yıldan beri aldığım en iyi verim' derler. İşte tam olarak öyle oldu. Bu yıl üretimde çok şanslıyız. En güzel sezonlardan birini geçirdik. Ufak tefek can sıkıcı ve istenmedik olaylar da oldu. İklimsel olarak iniş çıkışlar oldu. Ama oldukça verimli ve keyifli bir sezon geçirdik diyebiliriz. Dünya istatistiklerine baktığımızda, bizim ülkemizde kovan başı bal miktarı 14-16 kilogram olarak gösteriliyor. Biz bu yılki orana seviniyoruz. Yani 13-16 kilogram arasındaki üretim bizi sevindiriyor. Örneğin Japonya'ya baktığımızda 65 kilogram olarak, Kuzey Amerika'ya baktığımızda 50 kilogramın üstü olarak gösteriliyor. Dünyanın diğer ülkelerinde verim daha yüksek ama biz 13-16 kilograma seviniyoruz."
"ARICILAR AYNI ZAMANDA BİRÇOK SIKINTIYLA MÜCADELE EDİYOR"
Ürün veriminde önceki yıl yaşanan düşüşün nedenlerine değinen Mavi, "Her yıl keyfi yaşayamıyoruz. Çünkü zaman geçtikçe yağış miktarı düşüyor. İklimsel değişiklikler ve mevsimlerdeki dengesel bozukluklar arı yetiştiricilerini olumsuz etkiliyor. Maliyet artışları da meslekte büyük sıkıntılara yol açıyor. Aynı zamanda organiğe yakın sahte ballara karşı da üreticilerimiz ciddi mücadele veriyor. Doğal ve kaliteli balı sofralarımıza getiren arıcılar aynı zamanda birçok sıkıntıyla mücadele ediyor" dedi.
"DOĞRU ZAMANDA ALINAN YAĞIŞ MİKTARI VERİMİ ETKİLEDİ"
Mavi, bu yıl yağış miktarının oldukça iyi olduğunu, bunun da bal üretimini olumlu etkilediğini vurgulayarak, "Kışın iyi yağmur yağdı. Bahar yağmurları iyi yağdı, zamanında yağdı, yağış miktarları yüksek oldu, toprak suyla iyi beslendi. Böyle bir dönem geçirdik. Doğru zamanda alınan yağış miktarı verimi etkiledi. Mesela ocak-şubat ayından bölgemiz gerçekten iyi yağış aldı. Toros Dağları iyi yağış aldı. Kışı kış gibi geçirdik. Sonrasında mayıs ve haziran aylarında kır bitkilerinin toprak üzerinde çimlendiği, tabiatın yeşerdiği dönemde toprak iyi beslendi. Dolayısıyla toprak, nem seviyesini korudu. Çiçekler de canlılığını ve çeşitliliğini devam ettirebildi" diye konuştu.
"NE YAZIK Kİ HAKİKİ BALDA GÖREBİLECEĞİMİZ ÖZELLİKLERİN HEPSİNİ UYGULAYABİLİYORLAR"
Sahte ballarla ilgili tüketicilere uyarılarda bulunan Mavi, "Sahte bal yapanlar, ne yazık ki hakiki balda görebileceğimiz özelliklerin hepsini şu anda uygulayabiliyorlar. Mesela bizim için balın akışkanlığı önemli. Ne yazık ki sahte balda bunu uygulayabiliyorlar. Renk ve koku bizim için önemli, aroması önemli. Tüketici gözüyle baktığımızda hakiki balı bu şekilde anlayıp test edebiliyoruz. Ne yazık ki sahte balda bunların da hepsini uygulayabiliyorlar. Neyle uygulayabiliyorlar? Mesela suni tatlandırıcılarla, mısır şurubuyla, glikozla, kimyasal diğer tatlandırıcılarla, gıda boyalarıyla ve aroma esanslarıyla" ifadelerine yer verdi.