Açıklamada, Pehlivan’ın müvekkilini cezaevinden SEGBİS aracılığıyla savunmak zorunda kaldığı belirtilirken, bu uygulamanın Avukatlık Kanunu, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesi ve BM Havana Kuralları ile güvence altına alınan adil yargılanma hakkına aykırı olduğu vurgulandı.
Mersin Barosu, ulusal ve uluslararası sözleşmelerin, avukatların görevlerini baskı, engel ve tehditten uzak icra etmelerini güvence altına aldığını hatırlatarak, Pehlivan’a yönelik uygulamaların hem avukatlık mesleğinin bağımsızlığını hem de savunma hakkının kutsallığını zedelediğini belirtti.
Baro açıklamasında, “Avukata yöneltilen her baskı, doğrudan yurttaşın savunma ve adil yargılanma hakkına yönelmiş demektir. Avukatlık mesleği suç değildir. Avukat müvekkilinin sesi, cübbemiz ise mesleğimizin onurudur” ifadelerine yer verildi.
Mersin Barosu, meslektaşlarına yönelik tüm hukuksuz uygulamalara karşı avukatların özgürlüğünü ve mesleki onurunu savunmaya devam edeceklerini kamuoyuna duyurdu.