ÖZEL HABER

KESK Mersin: “Bu Adaletsizlik Bir An Önce Sonlandırılmalıdır”

KESK Mersin Şubeler Platformu, KHK’larla hukuksuzca ihraç edilen kamu emekçilerinin görevlerine iade edilmesi için çağrı yaparak, “KESK üyelerine uygulanan bu adaletsizlik bir an önce sonlandırılmalıdır” dedi.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Mersin Şubeler Platformu, KHK ile hukuksuz şekilde ihraç edilen kamu emekçilerinin görevlerine iade edilmesi çağrısında bulundu.

Mersin'in Yenişehir ilçesinde düzenlenen basın açıklamasında konuşan KESK Mersin Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mahmut Sümbül, “15 Temmuz sonrasında ilan edilen OHAL'in sonuçları iktidarın siyasal gündem ve ihtiyaçları doğrultusunda genişleyerek birçok kesim ile birlikte KESK üyesi kamu emekçilerinin de görevinden ihraç edilmesine sebep olmuştur. Askeri veya sivil her türlü darbeye ve antidemokratik -toplum karşıtı uygulamaların tam karşısında yer almış KESK üyelerinin de görevden ihraç edilmesi emek, demokrasi ve barış talebine karşı bastırma girişimi olarak açığa çıkmıştır. Bugün olduğu gibi geçmişte de barışı savunan, adalet için mücadele eden, onurlu bir yaşamdan, emekten yana tavır alan KESK üyelerine uygulanan bu adaletsizlik bir an önce sonlandırılmalıdır” dedi.

Barışın, demokrasinin ve toplumsal adaletin yeniden inşa edilmesi gerektiğine vurgu yapan Sümbül, OHAL döneminde çıkarılan KHK'ların sadece hukuksuzluk yarattığını değil, aynı zamanda toplumda derin bir adaletsizlik duygusu oluşturduğunu belirtti.

“BARIŞ İSTEMEK SUÇ DEĞİLDİR”

Sümbül, açıklamasında özellikle barış talebi nedeniyle üniversitelerden uzaklaştırılan akademisyenlerine de dikkat çekti. “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza atan akademisyenlerin cezalandırılmasının, bilimin ve düşünce özgürlüğünün bastırılması anlamına geldiğini savundu.

“Barış istemek suç değildir, tam tersine bu ülkenin en temel ihtiyacıdır” diyen Sümbül, Anayasa Mahkemesi başta olmak üzere yargının verdiği kararların uygulanmadığını, beraat eden birçok akademisyenin ve kamu emekçisinin hala görevlerine iade edilmediğini söyledi.

“EMEKÇİLERE YÖNELMİŞ BU HAKSIZLIĞA SON VERİLMELİDİR”

Barış ve demokrasinin gereğinin yapılmasının zorunlu olduğunu söyleyen Sümbül, “Tüm bu hukuksuzluklara, siyasal baskı düzenine ve emekçilere yönelmiş bu haksızlığa son verilmelidir. Sendikal faaliyet yürüttüğü, kadın mücadelesine destek verdiği, düşünce ve ifade özgürlüğü kullandığı için ihraç edilen emekçiler görevlerine iade edilmelidir. Bu iade sadece göreve dönüş değil aynı zamanda toplumun ve kamu vicdanının da onarımı anlamına gelecektir. Çünkü bu üyelerimiz aydınlık bir geleceği, bilimsel özgürlüğü, toplumsal barışı ve eşitliği savunmuşlardır. Ve bugün de açığa çıkmıştır ki bu ülkenin geleceği ancak bu değerler üzerinden inşa edilebilir” diye konuştu.

“EKONOMİK KRİZ EMEKÇİLERİ GÜN GEÇTİKÇE YOKSULLAŞTIRMIŞTIR”

Açıklamada Sümbül, OHAL Komisyonu’nun yıllarca hukuk yolunu kapattığına, açılan davalarda ise yargı üzerindeki siyasi baskı nedeniyle adaletin sağlanamadığına dikkat çekerek, “Toplumda gelişen hukuka güvensizlik çeşitli toplumsal problemler ile birlikte derin bir ekonomik krize de yol açmıştır. Yıllardır aşılamayan bu ekonomik kriz emekçileri gün geçtikçe yoksullaştırmış, işsizlik oranının görülmedik düzeylere ulaşmasına sebep olmuştur” dedi.

“ADALET MÜCADELEMİZ SÜRECEKTİR”

Yaşanan toplumsal kaosun iyileştirilmesi için yeniden hukuk zemini tesis edilmesinin ve toplumsal adalet için adımların atılmasının önemini vurgulayan Sümbül, “Tüm bunların oluşabilmesi için barış ortamına ihtiyaç vardır. Hukuki olarak karşılığı olmayan uydurma gerekçelerle ihraç edilmiş tüm arkadaşlarımız tüm hakları ile birlikte görevlerine iade edilmelidir. Hukuksuzca görevinden ihraç edilen son arkadaşımız iade edilene kadar adalet mücadelemiz sürecektir. Bıkmadan usanmadan her seferinde daha yüksek sesle haykıracağız” ifadelerini kullandı.

“KHK’LAR GİDECEK, BİZ KALACAĞIZ”

KESK Mersin Şubeler Platformu’nun açıklaması şu sözlerle son buldu:

“Savaşa karşı onurlu bir barışı, ölüme karşı yaşamı, tekçiliğe karşı çoğulculuğu, karanlığa karşı aydınlığı savunduk, savunmaya devam edeceğiz. KESK’li ihraçlar onurumuzdur. KHK’lar gidecek, biz kalacağız. Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın KESK.”