Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir avuç ülke dışında tüm dünyanın sırtını döndüğü Suriye halkını hiçbir zaman kaderine terk etmedik. 61 yılık karanlığın ardından Allah’ın izniyle Suriye’de özgürlüğün şafağı sökmeye başlamıştır. Arap, Türkmen, Kürt, Sünni, Hıristiyan demeden Suriye halkının tamamı, geleceklerine daha bir güvenle bakıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti 8’inci Olağan Kongresi’ne katılmak üzere beraberinde Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile birlikte Mardin’e geldi.
Mardin Prof. Dr. Aziz Sancar Havalimanı’nda Vali Tuncay Akkoyun, protokol üyeleri ve kalabalık tarafından karşılanan Erdoğan, kongrenin yapılacağı Artuklu Kapalı Spor Salonu’na ilerlerken zaman zaman bulunduğu otobüsten yol kenarında kendisini bekleyenlerle selamlaştı. Kongreye ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, Gençlik Kolları Genel Başkanı Eyyüp Kadir İnan, Mardin milletvekilleri Faruk Kılıç ile Muhammed Adak, İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyesi Orhan Miroğlu ve çok sayıda partili katıldı. Tek liste ile gidilen seçimde ise mevcut İl Başkanı Mehmet Uncu, yeniden seçilerek güven tazeledi. Kongrede konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kongremizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Mardin, asla sıradan bir şehir değildir. Mardin, Türkiye’nin özüdür, özetidir. Bir mahallesi Bursa ise bir mahallesi Adana’dır. Bir mahallesi Saraybosna ise bir mahallesi Halep’tir, Hamas’tır, Humus’tur. Bir nakışı Abbasi ise diğer nakışı ise Selçuklu’dur. Mardin bu toprakların kültürüdür. Her köşesi bir medeniyetler şehridir. Kimse boşuna heves etmesin. Mardin ile aramızın bozulmasına izin vermeyiz. Mardin’e namahrem ellerin uzanmasına göz yummayız. Mardin üzerine farklı hesaplar yapanlar dün olduğu gibi yarın da hüsrana uğrayacaktır. Mardin, inşallah Türkiye Yüzyılında dağ gibi yerinde duracak, binlerce yıllık değerlerine yakışan müstesna yerini koruyacaktır. Mardin, tüm dünyaya hoş görü dersi vermektedir” dedi.
‘HİÇBİR AYRIM YAPMADAN, 85 MİLYONUN TAMAMI İÇİN ÇALIŞIYORUZ’
AK Parti’nin iktidardaki 22 yılı başarıyla tamamladığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Partili kadrolar olarak bundan 23 yıl önce uzun ince bir yola çıktık. ‘Her şey Türkiye için’ dedik, ‘Milletimiz için’ dedik. ‘Türk, Kürt, Arap, Sünni, Alevi, biz hep birlikte Türkiye’yiz’ dedik. ‘Yolumuz kardeşlik yoludur. Refah, kalkınma yoludur’ dedik. Bu yolu bizimle yürümek isteyen herkese kapımızı açtık. Bütün ayrımları elimizin tersiyle ittik. Siyasete yeni bir dil, yeni üslup, yeni bir bakış açısı kazandırdık. Siyasi rakiplerimizin uzlaşmaz tavrına rağmen biz daima yapıcı olmaya gönül diliyle konuşmaya gayret ettik. Laf üretmekten ziyade iş üretmeyi kendimize prensip edindik. Dilimizin döndüğü, nefesimizin yettiği kadar, milletimize eserlerimizi, hizmetlerimizi, yatırımlarımızı anlatmaya çalıştık. Bizden daha çok icraatlarımız, eserlerimiz, projelerimiz anlatsın istedik. Seçim dönemlerinde korkutarak, istismar ederek değil, hedeflerimizle, projelerimizle milletimizin karşısına çıktık. Bu anlayışla, iktidardaki 22 yılı başarıyla tamamladık. Kirli oyunlara, saldırılara, kalleşliklere rağmen yolumuzdan dönmedik, milletimizin rotasında asla sapmadık. AK Parti’nin hamuru samimiyetle yoğrulmuştur. Kurucu değerleri samimiyettir, dürüstlüktür. AK Parti’nin en önemli özelliği, göründüğü gibi olmasıdır. Her insan gibi bizim de hatalarımız, kusurlarımız olabilir. Ama şurası da bir gerçektir ki, milletimize karşı hürmetsizlik etmedik. İster vesayet odakları ister gayrı meşru yapılar tarafından olsun, milli iradenin tasallut altına alınmasına izin vermedik. Durmak yok, yola devam. Hiçbir ayrım yapmadan, 85 milyonun tamamı için çalışıyoruz. Yaşadığımız her hadise AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın Türkiye için, Türkiye’nin aydınlık yarınlar için önemini ortaya koyuyor. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak varlık sebebimiz, Türkiye’yi hayalleriyle, hedefleriyle, özlemleriyle buluşturmaktır. Bizim amacımız ülkemizi kalkındırmak, insanımızı refaha huzura adalete kavuşturmaktır. Bu uğurda hani bedelleri ödediğimizi Mardin çok iyi biliyor. Karşımıza kimlerin çıktığını Mardin çok iyi biliyor” diye konuştu.
‘BÖLÜCÜ ÖRGÜTÜN ŞEHİR EŞKIYALARINI AÇTIKLARI ÇUKURLARA GÖMDÜK’
Terörden nemalananların terörün bitmesini asla istemediğini belirten Erdoğan, “Tek parti faşizminin mirasçısı olan CHP’nin sokak olaylarından, mahkeme kapılarını aşındırmaya kadar neler yaptığını hepimiz hatırlıyoruz. Demokrasimizin her kritik kavşağında Kürt düşmanı CHP’ye vagon olanların geçmişteki provokasyonlarını unutmadık. Terörden nemalananlar, terörün bitmesini asla istemediler. Sırtını millet yerine dağa, şiddete, silaha yaslayanlar, sivil siyasetin güçlenmesini hiçbir zaman istemediler. 9 yıl öncesini bir hatırlayın. Bizim tüm bedenimizi ortaya koyarak attığımız adımlara bölücü örgütün cevabı çukur ve hendek olmuştur. Suriye’deki karışıklığı fırsat bilip, efendilerinin de gaza getirmesiyle vatan toprakları üzerine ameliyat yapmaya kalktılar. Aralarında Nusaybin, Dargeçit ve Derik’in de bulunduğu pek çok ilçemizi çukur terörüyle bizden koparmaya çalıştılar. Devlet olarak buna elbette müsaade edemezdik. Bölücü örgütün şehir eşkıyalarını açtıkları çukurlara gömdük. Bununla da yetinmedik, milletin, dişinden ve tırnağından artırarak, belediyeye sağladığı imkanların bir daha teröristlerin hain emellerine peşkeş çekilmemesi için gereken her türlü tedbiri aldık. Bu konudaki kararlığımız bugün de geçerlidir. Meşru zeminde, hukuk ve kanunlar çerçevesinde siyaset yapmak ülkeye ve millete hizmet etmek isteyene her türlü desteği sunuyoruz. Siyasi parti ayırmaksızın şehirlerine hizmet için çalışan herkese destek olmayı görevimiz addediyoruz. 22 yıllık iktidarlarımız boyunca bu konuda daime ilkeli davrandık. Ne hak yedik ne de milletin hakkının yenilmesine göz yumduk. Bölücü örgütün demokrasinin sağladığı imkanları kullanarak belediyelerimize çökmesine izin vermedik. Demokrasi ile terör aynı kapta bulunmaz. Dünyanın hiçbir yerinde bir tarafta halkın seçtiği diğer tarafta terör örgütünün belediyelere atadığı tipler olmaz. ‘Sen seçil ama belediyeyi Kandil’den biz yönetelim’ anlayışına müsamahamız yoktur. Halkın iradesini götürüp örgütün komiserine teslim edenden de şehremini olmaz. Sayın Özel ve CHP yönetimi ne yazık ki bu yalın gerçeği görmek istemiyor. Oysa geçici görevlendirme yapılan birçok şehrimizde yaşanan budur. Belediye başkanı olarak aday gösterilmenin, seçilmenin veya görev yapmanın kuralları belliyken maalesef bu kurallar yok sayılmıştır. Devlet önlem alınca da birileri hemen istismara başlamışlardır. Kendi kabahatlerini devlete yıkmaya çalışanlara eyvallah etmeyiz. Terör baronlarına boyun eğmeyenlerle sorunumuz asla yok. Başında oldukları belediyeleri bölücü örgütün arpalığına çevirmeyenlerle sorunumuz yoktur” ifadelerini kullandı.
‘SURİYE’DE ÖZGÜRLÜĞÜN ŞAFAĞI SÖKMEYE BAŞLADI’
Erdoğan, 61 yılık karanlığın ardından Suriye’de özgürlüğün şafağının sökmeye başladığını ifade ederek, şöyle konuştu:
“Çok hassas bir dönemden, çok zor kavşaklardan dönüyoruz. Son 60- 70 yılın en büyük kırılmaları yaşanıyor. Eş zamanlı olarak bölgemizde kritik gelişmeler meydana geliyor. İşte bu fırtınalı sularda Türkiye’nin kılına zarar gelmemesi için büyük bir dikkat, büyük bir hassasiyet gösteriyoruz. Ezberlerle değil akıllı stratejilerle hareket ediyoruz. Bugüne kadar nemelazımcılık yapmadık. Şimdi de yapmadık. 910 kilometre uzunluğunda sınırımızın olduğu Suriye ile hep yakından ilgilendik. Bir avuç ülke dışında tüm dünyanın sırtını döndüğü Suriye halkının hiçbir zaman kaderine terk etmedik. 5 milyon kardeşimizi bu topraklarda misafir ettik mi? Ettik. Biz ensarız, onlar muhacir. CHP gelir gelmez ‘Sizi tekrar Suriye’ye göndereceğiz’ derken ben ne diyordum? Onlar bizim misafirimizdir. Biz ensar olarak görevimizi yapacağız dedik. Biz paylaşmanın bereketine inandık, kardeşlik hukukumuz yücelttik. 13 yıl boyunca vicdanlı, hakkaniyetli davranarak millet ve ülke olarak son asrın en çetin insanlık sınavını vermeyi başardık. Ey batı, siz ne yaptınız? Siz böyle bir kapı açtınız mı? Hayır, ama biz açtık. Çünkü bizim kültürümüzde ensar olmak farklı bir şey. Şunu memnuniyetle söylemek durumundayım. 61 yılık karanlığın ardından Allah’ın izniyle Suriye’de özgürlüğün şafağı sökmeye başlamıştır. Arap, Türkmen Kürt, Sünni, Hıristiyan demeden Suriye halkının tamamı, geleceklerine daha bir güvenle bakıyor. Ey CHP, dikkat et, biz bu kardeşlerimizi kovmadık. Arzu eden gönüllük esasına göre tekrar evine dönebilir. Suriyeli kardeşlerimiz özgürlüğün coşkusunu paylaşırken bizi ve milletimizi de unutmuyor. Daha düne kadar bizi eleştirenler bize hak veriyor. Türkiye’yi yalnız kalmakla suçlayanlar, şimdi bunun ne kadar değerli bir yalnızlık olduğunu ikrar etmek zorunda kalıyor. Zalimin karşısında mazlumu yanında durmak suretiyle, aynı zaman da tarihinde doğru tarafında biz yer aldık. Milletim şunu bilsin ki başka konularda zaman bizi haklı çıkaracaktır. Dış politikada, ekonomide, terörle mücadelede ve diğer kritik alanlarda inşallah Allah’ın izniyle biz yine haklı çıkacağız. Doğrunun haklının ve mazlumun yanında saf tuttukça inanıyorum ki Rabbim de milletimizin önünü açacaktır. Rabbim, ‘Onlar her türlü hesabı yaparlar, her türlü tuzağı kurarlar ama tuzakların üzerinde bir tuzak vardır ki, o da Allah’ın tuzağıdır’ diyor. Onun üzerinde yok. Geçici sıkıntılar, kısa vadede bazı zorluklar olabilir ama sonuçta kazanan adalet olur merhamet olur, insanlık olur kardeşlik olur ve adam gibi adamlık olur. 13 yıllık zorlu bir mücadelenin ardından 61 yıllık Baas rejimini deviren Suriyeli kardeşlerimin barışın, huzurun ve istikrarın egemen olduğu bir Suriye’yi inşa edeceklerine yürekten inanıyorum. Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğiz.”
‘BUGÜNE KADAR CHP’DEN TUTARLI, MANTIKLI HİÇBİR AÇIKLAMA GELMEDİ’
Muhalefetin, belediyelerdeki rant kavgasına kendilerini kaptırdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muhalefetin çapını görmek için sadece Suriye’deki gelişmelere bakmak bile yeterlidir. Bunları ideolojik ezberleri dışında, dış politikaya dair hiçbir fikirlerinin olmadığını son 2 haftalık süreçte tekrar gördük. Kendi küçük dünyalarının dışından neler yaşandığından da haberleri yok. Bölgemizde olup bitenleri takip dahi etmiyorlar. Belediyelerdeki rant kavgasına kendilerini öyle kaptırmış durumdalar ki kıyamet kopsa umurlarında bile olmaz. Zalim Esed’in ülkeden kaçmaya hazırlandığı saatlerde, ana muhalefetin genel başkanı çıkıyor, devrik rejimle görüşme çağrısı yapıyor. Esed’in kendisinin bile itibar etmediği af çağrılarına güven duyulması gerektiğini söylüyor. Dikkatinizi çekiyorum, Baas rejimi devrileli neredeyse 2 hafta oldu. Bugüne kadar CHP’den tutarlı, mantıklı hiçbir açıklama gelmedi. CHP yönetimi Şam’daki dostlarını bir gecede kaybetmenin şokunu hala atlatamadı. Eline mikrofon alan herkes bu konuda konuşuyor. Sayın Özel’in ne dediği ne söylediği zaten belli değil. Kulağına ne fısıldanırsa, aklına ne gelirse, önüne ne konursa onu yorum diye paylaşıyor. Anlaşılan, etrafında bu konularda akıl verecek yetkin bir isim de yok. CHP’de genel başkanlar değişse de iş bilmezlik, becerisizlik ve cehalet, CHP geleneğinde varlığını aynı şekilde devam ettiriyor. Gördüğümüz kadarıyla CHP seçmeni Bay Kemal’i arar hale geldi. Şunu çok iddialı bir şekilde söylemek isterim. Önümüzdeki dönemde bunların cilaları daha fazla dökülecek. Kurdukları her cümlede makyajları biraz daha akacak. Bunların bırakın ülkeyi yönetmeyi, belediyeleri bile yönetecek kalibrede olmadıkları gün geçtikçe biraz daha anlaşılacak” diye konuştu.
‘MARDİN’E 22 YILDA 480 MİLYAR LİRALIK YATIRIM YAPTIK’
Mardin’e son 22 yılda 480 milyar liralık yatırım yaptıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mardin’den bugüne kadar yolumuzu kesmedik. Sadece yolumuzu değil hizmetlerimizi, eserlerimize kesmedik. Son 22 yılda Mardin’e güncellenmiş değerle toplam, 480 milyar liralık yatırım yaptık. Adalette 4,5 milyar lira, eğitimde 28 milyar lira, gençlik ve sporda 2 milyar lira, sosyal yardımlarda 103 milyar lira, sağlıkta 8 milyar lira, şu anda şehir hastanesi de yüzde 40’ın üzerine çıktı. İnşallah onu da hızla bitireceğiz. Çevre ve şehircilikte 77 milyar lira, ulaştırmada 28 milyar lira, tarım ve ormanda 164 milyar lira, sanayi ve teknolojide 4 milyar, enerjide, kamu ve özel toplam 50 milyar lira, kültür ve turizmde 2,3 milyar, çalışma ve sosyal güvenlikte toplam 10 milyar lira yaptık. 57 spor tesisi kazandırdık. 1500 seyircili Midyat Spor Salonumuzun proje çalışması sürüyor. 4 sağlık tesisimizin yapımız, 25 sağlık tesisimizin ihale, proje ve arsa aşamaları devam ediyor. TOKİ vasıtasıyla 10 bin 361 konutu teslim ettik. 716 konutun yapımını sürdürüyor. 7 millet bahçesinden 4’ünü tamamladık. 29 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol mesafesine 257 kilometre daha ilave yaparak toplamda 286 kilometreye çıkardık. Mardin- Midyat yolunu, Ceylanpınar- Kızıltepe yolu ile Diyarbakır- Bismil- Batman güzergahı, Silvan yolundaki şehir geçişi ve üstgeçit köprüsü ile Savur köprüsünü 2025 yılında Mardin Kuzeydoğu çevreyolunu ise 2026’da hizmete alıyoruz. Şanlıurfa- Mardin hızlı tren etüt projesinde sona geldik. Bir diğer projemiz çift hatlı elektrikli ve sinyalli olarak planladığımız Nusaybin- Cizre- Silopi- Ovaköy yeni demiryolu projemizdir. Kalkınma yolu projemizin önemli bir kesimi olan bu yeni demiryolu projemizin ihalesi için inşallah seneye harekete geçiyoruz. Mardin lojistik merkezimizin 1’inci etabını tamamlayıp faal hale getirdik. 2’nci etap için çalışmalarımı sürüyor. Mardin Havalimanı’na yıllık 3 milyon yolcu kapasiteli yeni bir terminal binası inşa ettik. Veysel Eroğlu Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali, sadece Mardin’in değil, bölgenin kaderini değiştirecek nitelikte bir proje oldu. Ayrıca içme suyu ve sulama tesisleri, dere ıslahları, gölet gibi çeşitli alanlarda toplam 56 adet tesisi şehrimize kazandırdık. Toplam 23 yatırımımıza dair çalışmalarımız devam ediyor, inşallah bundan sonra da aşkla Mardin’e hizmet edeceğiz. Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum, il kongremizin hayırlara vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum, hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum” dedi.