Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan, yılın son ve dördüncü Enflasyon Raporu sunumunda açıklamalarda bulunuyor. Başkan Erkan sunumunda enflasyona yönelik kritik açıklamalarda bulundu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan, yılın son ve dördüncü Enflasyon Raporu sunumunda açıklamalarda bulunuyor.
TCMB, yılın 3. Enflasyon Raporu toplantısında 2023 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 58'e yükseltirken, 2024 yıl sonu tahminini yüzde 33'e güncellemişti. Banka, 2025 yıl sonunda enflasyonunun ise yüzde 15'e gerileyeceği öngörüsünde bulunmuştu.
HAFİZE GAYE ERKAN'IN AÇIKLAMALARINDAN SATIRBAŞLARI ŞÖYLE:
TCMB olarak görevimiz dezenflasyonun en kısa sürede tesis edilmesi ve enflasyonun yeniden tek haneye indirilmesidir.
Merkez Bankası olarak, toplumsal refaha en büyük katkıyı, fiyat istikrarını sağlayarak sunacağımızın bilincindeyiz.
Haziran ayında başlattığımız güçlü parasal sıkılaştırma ile enflasyonla kararlı bir şekilde mücadele ediyoruz.
Parasal sıkılaştırmanın geniş çaplı etkileri zamana yayılmaktadır.
Para politikasının birikimli etkileri, içinde bulunduğumuz geçiş döneminde devreye girerken, dezenflasyon sürecinin 2024 yılının ikinci yarısında başlamasını hedefliyoruz.
İç talepten dengelenmeye ilişkin şimdiden bazı öncü sinyaller alıyoruz.
Enerji fiyatları jeopolitik gelişmelerin etkisiyle ayrışmıştır. Kuruluşların petrol tahminleri kayda değer bir belirsizliğe işaret etmektedir.
Gelişmiş ülkelerde parasal sıkılaşma devam etmektedir. Gelişmiş ülke merkez bankalarının daha uzun süre daha sıkı duracakları iletişimlerinde vurgulanmıştır.
Son aylarda gelişmekte olan ülkelerden portföy çıkışı gözlemlenmektedir.
Olumsuz şoklara rağmen ülkemizde finansman koşulları dengeli seyretmektedir.
Tüketici fiyatı enflasyonu Eylül'de Haziran ayına kıyasla 23,3 puan yükseldi. Enflasyonun bu iki dönem arasında yükselmesinin temel nedeni büyük şokların bir arada gerçekleşmesidir. Bu dönemde akaryakıt etkisi öne çıkmıştır.
Vergi güncellemelerinin etkisi de 2,5 puan oldu. Eylül enflasyonu Ekim'deki yüksek frekanslı veriler ve tüm öncü göstergeler, söz konusu şokların enflasyona yansımasının büyük ölçüde tamamlandığına işaret etmektedir.
Talepteki güçlü seyir, devam etmekle birlikte ivme kaybetmektedir. Arz-talep dengesinde normalleşme kademeli şekilde başlamıştır
Bazı göstergeler talepteki aşırı katılığın ortalama olarak kalktığını göstermiştir.
Uyguladığımız seçici kredi sıkılaştırması, arz ve talep dengesinin de uyumunu gözetmektedir. Parasal sıkılaştırmanın birikimli etkilerinin devreye girmesiyle, bu kademeli dengelenmenin süreceğini öngörüyoruz.
KİRA FİYATLARI
Hizmetlerdeki fiyat katılığı enflasyonun önemli bir bileşeni olmayı sürdürmektedir. Kademeli artan hizmet enflasyonun yavaşlaması zamana yayılmaktadır. Büyük şehirlerde kiralarda yavaşlama eğilimi gözlemliyoruz, ama bunun etki etmesi zaman alacaktır.
Son dönemde aylık enflasyonun beklentileri aşması beklentiler üzerinde olumsuz etkide bulunmuştur. Bununla birlikte enflasyon beklentilerinde bozulma aydan aya yavaşlamıştır. Piyasa katılımcılarının 12 ay, 24 ay ve 5 yıl enflasyon beklentilerinde gerileme görmekteyiz.
Parasal sıkılaştırma süreci beklentilerin yeniden çıpalanmasını başlatacaktır.
Ekim ayı öncü göstergeleri aylık enflasyondaki gerilemenin devam edeceğini göstermektedir. Dezenflasyonu 2024 yılında tesis etmekte kararlıyız.
PARASAL SIKILAŞMA
Parasal sıkılaşma sürecini bütünsel bir şekilde tasarladık. Politika faizini güçlü bir şekilde toplamda 26,5 puan artırdık. Bunun tamamlayıcısı olarak miktarsal sıkılaşma ve seçici kredi politikasını devreye aldık.
Sterilizasyon yoluyla toplamda 700 milyar TL çekilmiştir. Son zorunlu karşılık kararıyla ilave olarak 350 milyar TL ile toplam sterilizasyon 1 trilyon TL'nin üzerine çıkacaktır.
KREDİ FAİZ ORANLARI
Politika faizindeki artışa paralel olarak mevduat faizleri de yükselmiş, politika faizinin mevduat faizine aktarımı güçlenmiştir. Tüketici kredisi faizleri ticari kredi faizlerinin üzerinde seyretmektedir. Bireysel krediler önemli oranda yavaşladı. Bireysel kredi kartı harcamaları görece yüksek hızla seyretmekle birlikte daha ılımlı bir patikaya ilerlemektedir.
Ticari kredilerin kompozisyonundaki iyileşme dikkat çekmektedir. İhracat ve yatırım kredileri 6 kat artış göstermiştir. Bankamızın kullandırdığı reeskont ve yatırım taahhütlü kredilerde belirgin artış gözlenmiştir.
REZERVLER VE DÖVİZ KURLARI
Kur korumalı mevduat ve Döviz mevduatı azalırken, TL mevduat artmıştır. TL mevduatın toplam mevduat içindeki payı yüzde 5 artmıştır. Bu süreçte rezervlerdeki artış da devam etmiştir. Rezervler Haziran ayından bu yana güçlü bir şekilde artmaktadır.