Ders kitapları, yardımcı kaynaklar ve hikaye kitapları cep yakıyor

Ders kitapları, yardımcı kaynaklar ve hikaye kitapları cep yakıyor cukurovagazetesi.com

Özellikle hammadde olarak büyük oranda dışa bağlı olduğumuz ve hayatın her alanında kullanılan kağıdın son bir yıl içerisinde zamlanması kitap ve defter gibi ürünlerde artışları da kaçınılmaz kıldı. Önceki yıllarla göre iki üç kat daha fazla pahalıya satılan defter, kitap gibi okul ürünleri vatandaşların ve öğrencilerin cebini iyiden iyiye yakmaya başladı.


Haber - Fırat TATLI

Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında kurulan onlarca kağıt fabrikalarının yıllar içerisinde özelleştirme adı altında satılması ülkeyi kağıtta tamamen yurt dışına bağımlı olmasına sebep olmuştu. Türkiye’de son bir yıl içerisinde döviz kuru ve enflasyonun artışı iğneden ipliğe birçok kaleme zam olarak yansırken kitap ve defter gibi temel maddesi kağıt olan ürünlerde fiyatların tavan yapmasına neden olmuştu. 

“YÜZDE 250 İLE 300 ARASINDA ARTIŞ VAR”
Özellikle okullarda kullanılan eğitim kitaplarından, yardımcı kaynaklara kadar birçok kitapta artışlar zaten geçim sıkıntısı içerisinde olan öğrenci ve ailelerinin bütçelerini zorlamaya devam ederken kitapçılarda son fiyat durumunu Çukurova Gazetesi olarak araştırdık. Mersin’de Silifke Caddesinde bulunan bir pasajın içerisinde bulan ve 25 yıllık kitapçı Şeref Ertaş, “Hiçbir zaman bu seneki kadar kitap fiyatlarında artış olmadı. Kitaplarda anormal bir artış yaşandı, bunun nedeni kağıdın olmaması, dışarıya bağımlı olmamızdan kaynaklı fiyatlar çok yükseldi. Bu da olduğu gibi kitap fiyatlarına yansımasına sebep oldu.  Geçen seneye oranla bu yıl ki kitaplar arasında yüzdelik olarak 250 ile 300 arasında bir artış yaşanmış durumda. Sürekli olarak fiyatlar güncellendi, sürekli olarak fiyatlar artırıldı” dedi.

KAĞIT FİYATLARI, KİTAPLARA YANSIR MI?
Son günlerde kağıt fiyatlarında bir düşüş yaşandığını da belirten, Ertaş “Şimdiye bakacak olursak kağıt fiyatları düştü. Gerek naylon fiyatlarında ki düşüş gerek Ukrayna ile olan bağlantılara Rusya’nın izin vermesi Türkiye’ye baya bir kağıt girişi olmasına sebep oldu. Buna bağlı olarak da kağıt fiyatları şuan yüzde 30 civarında düştü ama bakalım yayıncılar bunu kitaplara yansıtacak mı?” ifadelerine yer verdi.

ÖĞRENCİ VELİLERİ, “BÖYLE FİYAT MI OLUR?”
Eğitim öğretim yılının başlaması ile öğrencilerin sıklıkla başvurduğu yardımcı kaynaklarında fiyatlarında artış olduğuna değinen Ertaş, “Öğrencilerin kullandıkları kaynak kitaplarda arttı ve ayrıca uzun süre kitapçılara kırtasiyeye uğramayan velileri düşündüğümüz zaman onlarda bir şok geçiriyor ‘böyle fiyat olur mu’ diye. Maalesef bunları da yaşıyoruz. Ama bu sene kitap satışları normaldi. İnsanlar eğitim adına öyle ya da böyle elindekini avucundakileri kullanarak veya kartını kullanarak borçlandı, kredi çekti ve çocuklarına gerekli olan kitapları aldı” dedi.

PANDEMİ SÜRECİ VE EĞİTİM
Öğrencilerin okullarda kullandıkları yardımcı kaynak kitaplara neden yönelmek zorunda kaldıklarını ifade eden Ertaş, “Yardımcı kaynağa yönelmenin aslında başka bir sebebi var kimse bunun farkında değil. Pandemiden dolayı eğitimde 2 yıl gibi bir süre geride kalmışlık var. Bu açığı kapatmak için öğretmenler bütün gücü ile yardımcı kaynak kitapları aldırarak bu açığı kapatmaya çalıştı. Çoğu insan şunun farkında değil devlet zaten kitap veriyor daha niye kitap istiyorlar diye bir sürü şikayet oldu. Ama bunun asıl gerçek sebebi bu değil. İki yıllık pandemi sürecindeki açığı kapatmaktı ve öğretmenlerde bunu canla başla yaptı. Büyük bir ihtimal ile bunu başardılar. Matematik ve fen kitaplarından ikişer, üçer tane almaları bunun belirtileriydi. Biz bu bakımdan fazla kitap alınmasına normal karşılıyoruz. Ama seneye bu kadar hızlı olamayacaktır ve düşüş olacaktır. Bu iki senenin kaybı bu sene telafi edilir, ama önümüzdeki yıl kitap ve kırtasiye satışları rutine döner” şeklinde konuştu.

KİTAP ALIMINDA ALIŞVERİŞLERİN YÜZDE 70’İ KARTLA
Vatandaşta alım gücünün olmadığının da altını çizen Ertaş, “Biz burada öyle şeyler yaşıyoruz ki gerçekten de gözümüz yaşarıyor. Herkes kart kullanımına geçmiş durumda. Şöyle bir örnek verecek olursam eğer satışlarımızın yüzde 70 kart ile yüzde 30’da nakit ile oluyor. Kartları öteleye öteleye, takla attıra attıra belli bir yere kadar geldi ve şu anda bomboş oturuyoruz.  Genellikle dönem başlangıcında bir ay kadar sürer yoğunluğumuz ama bu sene biraz daha uzadı çünkü insanlar kitap almak için aybaşlarını aylıklarını, maaşlarını beklediler ve bundan dolayı da süreç uzadı” dedi. 

“DEFTER FİYATLARI DA ARTTI”
Okullarda kullanılan ve öğrencilerin sıklıkla tercih ettiği defter fiyatlarında da artış olduğunu belirten Ertaş, “Defter fiyatları aldı başını gitti çünkü kağıt yok. Kağıt fabrikalarımız kapandı tamamen dışarıya bağlıyız. Adam maliyet hesabı yapıyor bir şeyde diyemiyorsun, bir top kağıt 90-100 liraydı o zamanlar. Şimdi 65 liraya kadar düşmüş. Şimdi adam diyor ki bugün 100 sayfa hesaplasan, sadece çıplak boş kağıt 20 lira diyor. ‘Var sen 100 sayfa bir defterin hesabını yap’ diyor. Bir şey diyemiyorsunuz. Geçen sene bu zamanlarda bir top A-4 kağıdı 25-30 lira civarındaydı. Nerden baksanız yüzde 125’leri bulan bir zam oranı var” şeklinde belirtti.

“KAĞIT UKRAYNA’DAN GELİYOR”
Kağıt artışından kaynaklı sürekli olarak zamlanan defter ve kitap fiyatlarının sonraki yıllarda beklentisini söyleyen Ertaş, “Önümüzdeki yıllar içinde bundan sonraki durumu Rusya-Ukrayna savaşının sonuçları ne olur birazda oraya bağlı? Bizim kağıt ham maddemizin nerdeyse tamamı oradan geliyor. Yüzdelik olarak yüzde 70’ni oradan alıyoruz. Çünkü Karadeniz’den geçtiği için hemen Türkiye’de ulaşımı kolay, aktarması kolay zaten Avrupa’ya da kağıdı veren Ukrayna’dır” diye konuştu.

“KİTAP DAĞITIMINDAN VAZGEÇİLMELİ”
Böyle bir ortamda hükümetin yapması gerekenler olduğunu söyleyen Ertaş, “Kitap dağıtmaktan vazgeçecekler diyecek ki, ‘ben öğrenci başı okullara bir kırtasiye yardımı yapacağım’. İsteyen defterini de alır, isteyen kitabını da alır. Çünkü biz çok iyi biliyoruz alınan kitaplar yıllar yıllı çöp olduğunu, müfettiş geldiği zaman sıralarda formaliteden bulundurulduğunu iyi biliyoruz. Bırakın öğretmen iyi bildiği kaynakları kendisi seçsin ve öğrencilere aldırsın. Bunun reklamını yapmaya da gerek yok” açıklamasını yaptı. Hükümetin politikalarından dolayı paraların ziyan olduğunu söyleyen Ertaş, “Bugün bu tarz kitapları basan birkaç tane yer var. Bunları zengin etmeye gerek yok. Çoğu kitaplar bunlarda basılıyor. Onları bırakmaları gerekiyor. Hem piyasa hareketlensin, farklı kitaplar ile farklı yayınlar ile piyasa hareketlensin bütün para bir yerin cebine girmesin. Diğer herkes bundan faydalansın ortada bir hareket döngüsü olsun, herkes ekmeğini yesin bundan. Bu hesaplarında yapılması gerekiyor, benim öngörüm budur” dedi. Kendi işlettiği kitapçısından da bahseden Ertaş, “Bizim buralar bölümlere ayrılmış halde. Bir tarafta kaynak kitap satışlarımız var, bir tarafımız roman hikaye olarak, bir taraf kırtasiye olarak hizmet vermekteyiz” ifadesini kullandı. 

“VATANDAŞIN ALIM GÜCÜ YOK”
Roman, hikaye gibi okuma kitaplarında da yaşanan artışa değinen Ertaş, “Kitaplar da ise kağıda bağlı olarak artışlar paralel gidiyor. Ama kitaplarda kağıt kalitesi olarak farklılık var kuşe kağıt ve beyaz kağıt kullanılır genellikle kaynak kitaplarda. Ama roman, hikaye türü kitaplarda genellikle 2’inci ve 3’üncü kalite hamur kullanılır çünkü o daha ucuzdur. Ayrıca kitabın ebadı daha küçüktür. Normalde fiyat artışı olarak daha az olması gerekir, ama onunda inanılmaz derecede artığını gördüm fiyatlar gene 2-3 katına kadar katlanmış durumda. Bunun yanında öğrencinin, okurun kitabı alacak alım gücü yok.  Acaba ikinci el alabilir miyim? Başka şekilde temin edebilir miyim? düşüncesi oluşuyor. Bu durumda bizler okuyucuyu da kaybediyoruz” dedi.

“KİTAP SATIŞLARI ÇOK DÜŞÜK”
Satılan okuma kitaplarının rakamlarını veren Ertaş, “Mersin gibi büyük bir şehirde ve okuyucu bol olan bir yerde benim kendi iş yerimde satılan kitap sayısı günde 15’unun üzerine çıkmıyor. Bu da inanılmaz düşük bir rakam, tabi bunun farklı etkileri de var. Kitapların genellikle artık dijitale kayması gibi faktörler. Kaynak kitaplarda ise şu anda günde 200 kitap civarında satışımız oluyor” diyerek sözlerini tamamladı.