Mersin Yenişehir İlçesi Adnan Menderes Bulvarı üzerinde yer 70 dönümlük Kültür Parkında yapılan 8. Mersin Narenciye Festivali hafta sonu etkinlikler ve gösteriler ile gerçekleştirdi. Festival kapsamında, Mersin’in narenciye ürünlerini uluslararası alanda tanıtımı yapılarak narenciye tüketimine dikkat çekildi.
Haber - Fırat TATLI
Mersin halkının ve çevre illerden vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği, 8. Mersin Narenciye Festivali, Mersin Adnan Menderes Bulvarı üzerinde bulunan Kültür Park’ta yapıldı. Festivalle akın eden binlerce vatandaş hafta sonunu doyasıya eğlenerek geçirdi. Cumartesi günü festival kapsamında gün içerisinde zumba-dans ve Flyboard etkinliklerini izleyen vatandaşlar akşam ise ünlü şarkıcı Oğuzhan Koç’u dinledi. Galatasaray Meydanı’nda sahne alan Oğuzhan Koç’a ilgi yoğun oldu. Konserde ünlü şarkıcı en sevilen parçalarını Mersinliler için seslendirdi.
PEHLİVAN “NARENCİYE VİTAMİN DEPOSU, MERSİN İSE NARENCİYE DEPOSU”
8. Mersin Narenciye Festivali’ne açılışı kapsamında ilk gün katılan, Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan tüm dünyada ve Mersin’de covid-19 pandemisi nedeniyle son iki yıldır organizasyonların yapılamadığını belirterek, “Narenciye hem ilimiz hem de bütün dünya için önemli bir üründür. Narenciye deyince limon, portakal, greyfurt, mandalina gibi ürünler akıllara geliyor. Narenciye C Vitamini deposu olarak tanımlanıyor. Narenciye lif deposu ve mineral deposu olarak tanımlanıyor. Narenciye vitamin deposu, Mersin ise narenciye deposu. Dolayısıyla dünyanın ve ülkemizin tüketimine burada üretilen ürünlerin çok önemli bir katkısı var” açıklamasını yaptı.
“EMEKTAR ÇİFTÇİLERİMİZ ÜRETİYOR”
Dünya üzerinde 140’ın üzerinde ülkede narenciye üretildiğine dikkat çeken Pehlivan, “5 milyon 400 bin tonu ülkemizde üretilirken bununda 4’te 1’i Mersin’de üretiliyor. Mersin hakikaten narenciyenin başkenti özelliklede limonda başta gelir. Limonda Türkiye genelinde üretim 1 buçuk milyon ton, ilimizin üretimi ise 860 bin tondur, yani yüzde 55’e tekabül ediyor. Ben özellikle çiftçilerimizi saygı ve şükran ile yad etmek istiyorum. Çukurova’nın bereketini bütün dünya ile paylaşıyorlar. Ziraat odamıza kayıtlı 140 bin çiftçi var. ÇKS dediğimiz kayıt sisteminde ise 40 bin çiftçi var. Emektar çiftçilerimiz üretiyor. Kendilerine müteşekkiriz en büyük alkışı onlar hak ediyor aslında” dedi.
“ÖNÜMÜZDEKİ YIL DAHA GENİŞ VE KAPSAMLI BİR FESTİVALİ HEP BİRLİKTE YAPACAĞIZ”
Bu festivalde 300’e yakın stanttın kurulduğunu ve 30 yakın figürün kullanıldığını ifade eden Pehlivan, “Buralar şenlenmiş durumda ve binlerce vatandaşımız buralardan gelip geçiyor. Bu yıl festivale belki son bir iki ay içinde karar verdiğimiz için kapsamı itibari ile biraz daha mütevazi olmak durumunda kaldı ama önümüzdeki yıl daha geniş ve kapsamlı bir festivali hep birlikte yapacağız” şeklinde konuştu.
“BU NARENCİYE DÜNYASINDA EMEK VAR”
Festivallin açılış konuşmasında konuşan Mersin Ticaret Borsası ve Festival Yürütme Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, “Öncelikle kentimizin en renkli en görkemli festivali olan, Mersin Narenciye Festivali’ne hoş geldiniz. Mersin ile özdeşleşmiş ortak payda olan narenciye üzerinde kentimizin tüm dinamikleri yine el ele verdik kenetlendik, tek vücut olduk. Festivalimiz böylesine birlik ve beraberlik ruhu ile Mersin’imizin neler başara bileceğinin en somut ve güzel örneğidir. Gösteri gruplarından defilesine, gastro şovlardan, Flyboard su gösterisine, kentimizin tüm değerlerini sergileyen stantlarımızdan konserlere kadar çok geniş bir yelpazede etkinliklerimiz var. Dolayısıyla oluşturduğumuz bu narenciye dünyasında emek var, ekip ruhu ve dayanışma var, hayal gücü var, sanat var enerji var” dedi.
“TÜRKİYE’NİN İLK, TEK VE EN GÖRKEMLİ FESTİVALİDİR”
Festivalin en önemli özelliğini vurgulamak istediğini belirten Özdemir, “Ülkemizde yapılan birçok meyve festivali var. Elmasından karpuz, kavununa, üzümünden kiraz, şeftali ve çileğine kadar. Mersin narenciye festivalimizin ise diğerlerinden ayran bir farklılığı var. Bu farklılık limon, portakal, greyfurttun bizzat kendisinin süsleme aracı olarak kullanılmasıdır. Süslemede kullanılan 100 bin kilo ve yaklaşık 500 bin adet narenciye var. Günde ortalama var 70 kişi ile 10 bin saati aşan iş gücü var. Bu özelliği ile festivalimizin Türkiye’nin ilk, tek ve en görkemli festivalidir. Festival sonunda kullanılan narenciye itina ile yerinden alınıp önce talep eden hayır kurumuna veriyor sonrada kalanı halka adaletli bir şekilde veriyoruz” ifadelerine yer verdi.
“EN BÜYÜK ARZUMUZ ÜRETİCİLERİN VE İHRACATÇILARIN ALIN TERLERİNİN KARŞILIĞINI ALMALARIDIR”
Rize’de çay, Ordu ve Giresun için fındık, Malatya için kayısı, Aydın için incir önemi ne ise, Mersin içinde narenciyenin o derce önemli olduğunu vurgulayan Özdemir, “Bunu iyi anlamamız gerekiyor. Her zaman ve her koşulda olduğu gibi Narenciye üreticilerimiz üretmeye, ihracatçılarımız ihraç etmeye devam ediyorlar. En büyük arzumuz üreticilerin ve ihracatçıların alın terlerinin karşılığını almalarıdır. Ana amacımız kamuoyunun dikkatini narenciyenin başkenti Mersin’e çekmektir. Çünkü Türkiye narenciye üretiminin yüzde 26’sı, ülkemiz narenciye ihracatının yüzde 36’sı Mersin’e aittir. Mersin ihracat gelirinin yüzde 15’i ise narenciyeden geliyor. Ülkemizin dünya üretiminde sekizinci, ihracatında üçüncü olduğu narenciyenin hak ettiği değeri bulmayı hedefliyoruz. Üretimimizin ve tüketimin artması başlıca amacımızdır” ifadelerine yer verdi.
NARENCİYE MERSİN’DİR
Son olarak şunları ekleyen Özdemir, “Oluşturduğumuz, bu narenciye dünyasının tüm güzelliklerini görmeye ve zevkini çıkarmaya sizleri davet ediyoruz. Hayat sevgidir, hoşgörüdür, dayanışmadır, kardeşliktir ve narenciye hayattır, sağlıktır narenciye Mersin’dir” dedi.
SEÇER, “ÇOK ÖNEMLİ BİR SEKTÖRÜ TEMA ALDIK”
Festival açılışında katılan ve konuşan Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkanı Vahap Seçer, festivale şehir dışından ve Mersin’den katılan vatandaşlara, “Hoş geldiniz” diyerek söze başladı. Seçer, “Mersin’de çok güzel bire sonbahar günü. Narenciyeyle, limonla, portakal ile greyfurt ile anılan, Mersin’in en önemli ekonomik değerine sahip tarım ürününü tema aldık. Sadece ekonomik değil aslında toplumsal problemlerimizi de çözmemize yardımcı olan çok önemli bir sektörü tema aldık. Kentimizin ekonomisine önemli bir katkı yapıyor. Buraya kadar tamam, ama hem kentimizin hem ülkemizin en büyük sorunu olan işsizlik sorununa da önemli bir katkı yapan bir sektördür narenciye” dedi.
“MERSİN, TÜRKİYE’NİN ÖZETİ DEMEKTİR”
Narenciye sektörünün yoğun bir emek gösterilen sektör olduğunu ifade eden Seçer, “Bunları geliştirmek bunları tahkim etmek hem ekonomik olarak hem toplumsal olarak Mersin’imize katkı sunacak işte bu festivaller. Hem Mersinimizin tanıtımına hem de bu güzel insanlarımızın hemşerilerimizin bir araya gelmesine önemli katkı sunuyorlar. Mersin göçler ile büyümüş bir kent. Mersin Türkiye demektir. Mersin, Türkiye’nin özeti demektir” şeklinde konuştu.
SEÇER, “KARDEŞÇE BURADAYIZ”
Mersin’de yöneticilik yapmanın zor olduğunun üstünü çizen Seçer, “Mersin’de bir yönetici olarak bir siyasi olarak konuşmak dikkat ister. Ağzınızdan çıkanı kulağınız duyacak. Nerde ne hareket yapacağınızı bileceksiniz. Festival ile ne alakası var derseniz festival ile çok alakası var. İşte Mersin’in toplumsal huzurunu, barışını sağlayacak önemli bir etkinlik için buradayız. Bakın Tarsus’tan, Anamur’dan, Erdemli’den, İstanbul’dan, Diyarbakır’dan, Bitlis’ten, Konya’dan, Trabzon’dan her yörenden insanız burada kardeşçe bir arada” açıklamasını yaptı.
SEÇER, “HERKESE AYRI AYRI TEŞEKKÜR EDİYORUM”
Topluma bazı şeylerin hatırlatılması için festivallerin ekonomiden çok daha önemli olduğunu söyleyen Seçer, “Ekonomimiz sıkıntılı olabilir, çözeriz. Ama toplumsal huzurumuzun kaçtığı bir noktada kolay değildir. Biz büyük bir aileyiz. Bunun değerini önemini bilen bir başkan olarak bu festivale katkı sunan tüm kurumlara teşekkür ediyorum. Elbette Büyükşehir Belediyemiz, Abdullah Başkan ile beraber, çünkü festivalin yürütme kurulunun başkanıydı. Her şeyin eksiksiz olması için, Mersin’e yaraşır bir festival olması için tüm arkadaşlarımız ile beraber gerekli katkıyı yapmaya gayret ettik. Bizim yanımızda diğer belediyeler ve kurumlar bende hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.
“MERSİN’LİLER, MERSİN’E SAHİP ÇIKINIZ”
Son olarak Atatürk’ün sözünü hatırlatan Seçer, “Atatürk’ümüzün çok öneli bir sözü var, Mersin ile ilgili, “Mersinliler, Mersin’e sahip çıkınız” her dönem de çok önemliydi bu söz, ama şu dönemde çok daha önemli. Ben buradan tüm Mersinlilere sesleniyorum, Mersinliler Mersin’e sahip çıkınız. Hoşça iki gün geçirmenizi diyorum” dedi.
