14. Uluslararası Turunçgil Kongresi, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’nin katıldığı açılış töreniyle başladı. Yaklaşık 30 ülkeden misafirin katılım sağladığı Kongre’de konuşan Bakan Kirişçi, "İnanıyorum ki bu Kongre, uluslararası düzeyde yapacağımız işbirlikleri için verimli bir platform oluşturacaktır" dedi.
Haber - Barış KÖKSAL
Her 4 yılda bir dünyanın farklı ülkelerinde gerçekleştirilen Uluslararası Turunçgil Kongresi'ne bu yıl Türkiye ev sahipliği yaptı. 2012 yılında İspanya'da yapılan başvuru ve süreç içerisindeki uğraşlar sonucu bu yıl 6-11 Kasım tarihlerinde Mersin'de yapılacak olan Kongre'nin açılışı Tarım ve Orman Bakanı Vakit Kirişçi, Hazine ve Maliye Eski Bakanı Lütfi Elvan ile Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan'ın katılımıyla gerçekleştirildi. Kongre'nin 2028'de yapılacağı ülke de yine Mersin'de belirlenecek.
"KONGRE, TURUNÇGİL SEKTÖRÜNE BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAK"
Kongre'nin açılış töreninde konuşan Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, "Bu Kongre'ye ülkemizin ilk kez ev sahipliği yapmasını ve bunun heyecanını; Kongre'nin turunçgil sektörüne büyük katkı sağlayacağını, bundan dolayı duyduğum memnuniyeti belirtmek istiyorum. Ülkemizin turunçgil yetişen bölgesinin merkezinde yer alan Mersin, Türkiye'nin en üretken şehirlerinden biridir. Mersin, kadim tarihi, coğrafi, ekonomik avantajları ve gelenekleriyle öne çıkan bir şehrimizdir. Dağı, taşı, toprağı ve deniziyle ülkemizin sadece kalkınmasına değil, kültürel zenginliğine de özgün ve kıymetli katkılar vermektedir. Mersin'in aynı zamanda limanı ve serbest bölgesi, ülkemizin ve Akdeniz'in en önemli ticaret merkezlerinden biridir" diye konuştu.
"TÜRKİYE, DÜNYA ÜLKELERİNİN GIDA İHTİYACINI KARŞILAYAN ÖNEMLİ BİR ÜLKEDİR"
Toplantıda, ihracat rakamlarına ilişkin verilere de yer veren Kirişçi, "Türkiye yaş meyve ve sebze ihracatının yüzde 50'ye varan bölümü, turunçgil ihracatı olarak gerçekleşmektedir. Bu da turunçgil sektörünün, bizim tarımsal üretimimizde ve ticaretimizde bir alt grup olmaktan öte başlı başına bir ana sektör olduğunun önemli bir göstergesidir. Ülkemiz, 2021 yılında sağladığı 44,7 milyar dolarlık tarımsal hasıla ile Avrupa'da 1'inci sırada yer alan bir ülkedir. 84 milyonu aşan ülke nüfusunun yanında gerçekleştirdiği tarımsal ihracatla dünya ülkelerinin gıda ihtiyacını karşılayan önemli bir ülkedir" dedi.
"TÜRKİYE, 12 BİNDEN FAZLA BİTKİ TÜRÜNÜ BARINDIRAN NADİR ÜLKELERDEN BİRİSİDİR"
Türkiye'nin sahip olduğu bitki türlerine ve bitkisel üretimine değinen Kirişçi, "Türkiye, coğrafi konumu ve uygun iklim yapısına sahip olduğu ve 3 bin 649'u endemik olmak üzere 12 binden fazla bitki türünü barındıran nadir ülkelerden birisidir. Son 20 yılda ülkemiz bitkisel üretim miktarı, yüzde 20 artmıştır. 2002 yılında 98 milyon ton olan üretim, 2021 yılında 117,8 milyon tona ulaşmıştır. Bitkisel üretimimizin bu yıl, geçen yıla göre de mukayese edildiğinde yüzde 8 artış göstererek tüm zamanların en yüksek, en büyük üretimini yani 127 milyon tonla yeni bir rekoru kıracağını ümit ediyoruz" ifadelerine yer verdi.
"25 MİLYAR DOLAR TARIM VE GIDA ÜRÜNLERİ İHRACATIYLA NET İHRACATÇI DURUMUNDADIR"
Türkiye'nin bitkisel üretimde dünyadaki yerinden söz eden Kirişçi, "Dünyanın ilk 10 tarım ülkesinden biri olan Türkiye, güçlü tarımsal altyapısıyla her geçen gün artan ülke nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamanın yanında 2021 yılı itibariyle 25 milyar dolar tarım ve gıda ürünleri ihracatıyla net ihracatçı durumundadır. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak yürüttüğümüz çalışmalar ve üretime yönelik teşvikler ile çok sayıda tarım ürünlerinde dünya liderliğimiz devam etmektedir. Türkiye; fındık, kiraz, incir, kayısı, ayva, kavun, mandalina, elma, Antep fıstığı, armut ve çilek üretiminde dünyada ilk 3'ün içindedir. Fındık, kuru üzüm, kayısı, incir, ayva ve buğday unu ihracatında ise dünyada 1'inci sırada yer almaktadır" diye konuştu.
"İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, ÜZERİNDE DURULMASI GEREKEN EN ÖNEMLİ UNSURDUR"
Bakan Kirişçi iklim değişikliğinin tarımsal üretim üzerindeki etkisine vurgu yaparak, "İklim değişikliği her geçen yıl tarımsal üretim üzerindeki etkisini daha fazla göstermektedir. Kuraklık, sel, fırtına gibi meteorolojik hadiselerin yanında erozyon, çölleşme, azalan biyolojik çeşitlilik ile hastalık ve zararlılar günümüzde daha fazla hissedilemeye başlanmıştır. Coğrafya ve iklimin sağladığı bir avantajın ürünü olan turunçgiller açısından iklim değişikliği üzerinde durulması gereken en önemli unsurdur. Turunçgil sektörü, değişen iklim koşullarına karşı küresel bazda stratejisini belirlemek durumundadır" dedi.
"TECRÜBELERİMİZİ PAYLAŞMAYA VE İŞBİRLİĞİ YAPMAYA HAZIRIZ"
Sahip olunan kaynakları tüketmek yerine doğru yönetmek gerektiğini belirten Kirişçi, "Doğayla dost yeni teknolojileri geliştirmek artık bir tercih değil, zorunluluktur. Türkiye olarak bu süreçte ekonomik açıdan karlı ve verimli, insan sağlığını koruyan ve çevreye önem veren bir turunçgil üretim sistemi hedeflediğimizi belirtmek isterim. Bu hedefe ulaşmak üzere, turunçgil üretimi yapan tüm ülkeler ile tecrübelerimizi paylaşmaya ve işbirliği yapmaya hazırız. Ülke sınırlarını aşan iklim değişikliğiyle mücadelede yapacağımız işbirliği, insanlığa önemli katkılar sağlayacaktır. İnanıyorum ki bu Kongre, uluslararası düzeyde yapacağımız işbirlikleri için verimli bir platform oluşturacaktır" diye konuştu.
"MERSİN VE ADANA; İNANILMAZ BİR POTANSİYEL SUNAN İKİ ÖNEMLİ İLİMİZ"
Hazine ve Maliye Eski Bakanı Lütfi Elvan ise Kongre'nin açılış toplantısında yaptığı konuşmada bölgenin taşıdığı öneme değinerek; "Mersin ve Adana ilimiz, ülkemiz ve milletimiz için çok ama çok önem arz eden ve inanılmaz bir potansiyel sunan iki önemli ilimiz. Kısacası Çukurova'mız; Türkiye'miz için asla vazgeçilmez ve Türkiye'mizin gelişmesine, kalkınmasına bugüne kadar inanılmaz katkı sağlamıştır. Bundan sonraki süreçte de bu iki önemli ilimiz gelişmeye, büyümeye, ülkemizi daha da ileri noktalara götürmeye devam edecektir" dedi.
"BU KONGRE'NİN MERSİN'DE YAPILMASI BİZLERİ MEMNUN ETTİ"
Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan da Kongre dolayısıyla yaklaşık 30 ülkeden misafirlerin Mersin'e geldiğini belirterek, "Tabi çok uzun bir hazırlık çalışmalarından sonra, yıllara sarih Türkiye'nin tabi 14'üncü kez düzenlenen bu Kongre'ye ev sahipliği yapması, bu bağlamda da bu Kongre'nin Mersin'de yapılması bizleri memnun etti, mutlu etti. Bu vesileyle Sayın Bakanım, sizlere teşrifleriniz ve desteklerinizden dolayı çok teşekkür ediyorum. Bugüne kadar emeği geçen herkese teşekkürlerimi hem şahsım hem Mersinli hemşehrilerim adına arz ediyorum" dedi.
"140'IN ÜZERİNDE ÜLKEDE TURUNÇGİL ÜRETİMİNİN YAPILDIĞINI BİLİYORUZ"
Dünyadaki turunçgil üretimine ilişkin konuşan Pehlivan, şunları söyledi; "Tarım sektörü elbette ki şu anda dünyanın en stratejik sektörü konumunda. Özellikle dünyadaki nüfus artışı, sosyal, siyasi, ekonomik gelişmeler, çatışmalar ve iklim değişikliği, kuraklık gibi etkenlerle tarım sektörü her geçen gün çok daha fazla ön plana çıkıyor. Zaten hepimiz biliyoruz ki tarım, insanlık tarihi kadar ezeli, insanlığın geleceği kadar da ebedi bir sektör. İnsanlık var olduğu sürece tarım sektörü de var olacak. Bu bağlamda narenciye üretimi, turunçgil üretimi elbette önemli tarımsal üretim dallarından birisi. Nitekim dünya üzerinde, 140'ın üzerinde ülkede turunçgil üretiminin yapıldığını biliyoruz. Yaklaşık 143 milyon ton turunçgil üretildiği kayıtlarda geçiyor ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün son rakamlarına göre genel olarak tarımsal üretim, bu stratejik üretimden de anlaşılacağı üzere, son 20 yılda yüzde 73 artmış ve 3,5 trilyon dolar kıymetine ulaşmış durumda."
"ÜLKEMİZ; ÜRETİMİYLE AVRUPA'DA 2'İNCİ, DÜNYADA DA 8'İNCİ SIRADA"
Türkiye'deki ve Mersin'deki turunçgil üretim miktarlarına dair veriler paylaşan Pehlivan, "Turunçgil de bu manada önemli bir yer tutuyor. Ülkemiz de üretimiyle Avrupa'da 2'inci, dünyada da 8'inci sırada. Ülkemiz içindeki üretimde de Mersin'in elbette ki önemli bir yeri var. Nitekim limon, greyfurt, mandalina, portakal gibi ürünler de ön planda. Özellikle limonda Türkiye genelinde 1,5 milyon ton üretimin yüzde 55'i; 850 bin ton civarında limon üretimi ilimizde gerçekleştiriliyor. Nitekim greyfurtta 2'nci, mandalina ve portakalda da Türkiye 3'üncüsü Mersin. Dolayısıyla bu Kongre'nin ilimizde yapılmasının bu manada da ayrı bir önemi ve değeri olduğunu ifade etmek isterim" ifadelerine yer verdi.
"İNANIYORUM Kİ GÜZEL BİR KONGRE OLACAK VE SEKTÖRE FAYDALAR GETİRECEK"
Vali Pehlivan, dünyanın farklı yerlerinden Mersin'e gelen konukların Mersin'in birçok özelliğini de göreceğini belirterek, "İnşallah buraya gelen misafirlerimiz bir yandan elbette burada turunçgil sektörünün daha ileri noktalara taşınması için sunumlarını gerçekleştirecekler. Bilimsel yaklaşımlar ortaya koyacaklar ve sektörün ivme kazanmasına inanıyoruz ki katkı sağlayacaklar. Bununla birlikte güzel ülkemizin, güzel iki ili özellikle Mersin ve Adana bu turunçgilin de merkezi olan iki ilde hem tarihi güzellikleri, Akdeniz'in türkuazını, Toroslar'ın yeşilini yakından görme fırsatı olacak. Tarihi eserlerimizi, turistik değeri olan eserlerimizi de bu vesileyle tanıyacaklar ve bir yandan da cezerye, kerebiç, tantuni gibi ve bununla birlikte de 81 vilayetten hemşehrilerimiz olması hasebiyle de adeta Türkiye mutfağını burada tatma, test etme imkanı olacak. İnanıyorum ki güzel bir Kongre olacak ve sektöre faydalar getirecek" şeklinde konuştu.
