Kıbrıs Barış Harekatı’nın 48. yıldönümünde Mersin Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törende konuşan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli, "Bağımsızlık meşalesini yakan, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nın 48’inci yıldönümünü, harekatın başlangıç noktası olan Mersin’de bir kez daha sizlerle birlikte kutlamaktan büyük mutluluk ve onur duymaktayım" dedi.
Haber- Barış Köksal
Mersin Cumhuriyet Meydanı'nda Kıbrıs Barış Harekatı'nın 48. yıldönümü dolayısıyla bir kutlama töreni gerçekleşti. Çelenk sunumuyla başlayan törende, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanlığı Bandosu eşliğinde saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı söylendi. Tören, protokol konuşmalarıyla devam etti.
"İKİ BAYRAK DALGALANIR BUGÜN KUZEY'DE"
Törende konuşan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli, "Bağımsızlık meşalesini yakan, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nın 48'inci yıldönümünü, harekatın başlangıç noktası olan Mersin'de bir kez daha sizlerle birlikte kutlamaktan büyük mutluluk ve onur duymaktayım. Barış ve Özgürlük Bayramımız kutlu olsun" diyerek, Kıbrıslı Türk şairinin şu dizelerini okudu; "İki bayrak dalgalanır bugün Kuzey'de. İki nazlı gelin misali. İki bayrak dalgalanır bugün Kuzey'de. Bir zamanlar Türk halkının zincire vurulduğu yerde. Bir zamanlar Türk halkının hunharca öldürüldüğü yerde. Artık hürüz, özgürüz dercesine."
"'NE MUTLU TÜRKÜM' DİYEN HERKES İÇİN MUTLU BİR GÜN VE BAYRAMDIR"
Kıbrıs sorununun 1955'lerde başladığını kaydeden Başkonsolos Mendeli, "Bugün kendi devletimizin ve şanlı bayraklarımızın çatısı altında, huzur ve güven içerisinde korkusuzca yaşıyorsak; bunu hiç tereddüt etmeden, canlarını ortaya koyan aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize borçluyuz. Bu vesileyle özgürlük mücadelesi liderimiz Doktor Fazıl Küçük, Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş, dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Bülent Ecevit, Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan ve kabine üyeleri ile vatanımız uğruna canlarını feda etmiş tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi, mücahit ve Mehmetçiği minnetle yad ederim. Yakın tarihin en şanlı direniş ve diriliş destanlarından bir tanesi olan 20 Temmuz Barış Harekatı 'ne mutlu Türküm' diyen herkes için mutlu bir gün ve bayramdır" ifadelerine yer verdi.
"AMAÇLARI 48 SAATTE TÜRKLERİ DİZE GETİREREK ENOSİS'İ GERÇEKLEŞTİRMEKTİ"
Günün anlam ve önemini belirten şiirlerin de okunduğu törende konuşan Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Mücahitler Derneği Genel Başkan Yardımcısı Celal Bayar ise 20 Temmuz'un Kıbrıs Türkleri için en büyük bayram olduğunu vurgulayarak, "Tüm Türklük aleminin bayramı kutlu olsun. Kıbrıs'ta bugüne kadar yaşanmış tüm acıların ve kanlı olayların nedeni Rum ve Yunanlılar'ın Enosis, Kıbrıs'ın Yunanistan'la birleşmesi hayalidir. Bunu gerçekleştirmek için 21 Aralık 1963'te Akritas Planı'nı, Türk'ü imha planını uyguladılar. Amaçları 1960'ta kurulan Kıbrıs ortaklık cumhuriyetini terörle, silah zoruyla, katliam yaparak ele geçirmek ve 48 saatte Türkleri dize getirerek Enosis'i gerçekleştirmekti. Bu plan Girit benzeri bir plandı ancak hesaba katmadıkları birkaç önemli husus vardı. Birincisi Kıbrıs Türk Halkı'nın Türklüğüne; namus, şeref, özgürlük, vatan ve toprağına bağlılığı. İkincisi ve en önemlisi; Kıbrıs Türkleri'nin varlığını, geleceğini, özgürlüğünü koruyacak olan anavatan destekli Türk Mukavemet Teşkilatı 1 Ağustos 1958'de kurulmuş ve 6 ilçede 6 sancakta çalışmalar birinci derece gizlilik içinde tüm ada sathında yürütülüyordu. Üçüncü önemli husus, anavatanın Kıbrıs Türkü'nü yalnız bırakmayacağıydı" diye konuştu.
"BİZE DÜŞEN EN ÖNEMLİ GÖREV DEVLETİMİZE DÖRT ELLE SAHİP ÇIKMAKTIR"
Kıbrıs'ta şu an kendilerine düşen en önemli görevden de söz eden Bayar, "Bugün inanıyoruz ve güveniyoruz ki anavatan, 20 Temmuz 19742'te Mutlu Barış Harekatı'yla savaşı, mali yükümlülüğü ve ambargoları göze aldığı halde asla adada yaşayan soydaşların güvenlik ve egemenlik hakkını taviz ve pazarlık konusu yapmamıştır. Bundan sonra da yapmayacaktır. Etkin ve fiili garantörlük hakkını devam ettirecektir. Kıbrıs'ta Türk varlığı anavatanımızın destek ve koruması olmadan var olamaz ancak şurası bir gerçektir ki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olmadan da ne özgür olabiliriz ne egemenliğimiz olur ne de adada varlığımızı sürdürebiliriz. Kıbrıs'ta bize düşen en önemli görev, devletimize dört elle sahip çıkmak ve halkımızı hak ettiği mutluluğa kavuşturmaktır" dedi.
"KIBRIS TÜRK HALKI MEHMETÇİK İLE BİRLİKTE MUTLU SONA ULAŞTIRMIŞTIR"
Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanlığı'ndan Deniz Yüzbaşı Yusuf Baskın da törende bir konuşma yaparak, " Türkiye, Kıbrıs Türk toplumunun can, mal ve hukuk güvenliğini sağlamış, hasret kaldığı barış ve huzuru getirmiştir. 1974 Barış Harekatı ile Kıbrıs'ın kan gölüne dönmesi önlemiş, Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlanması hayalleri tarihe gömülmüş, Kıbrıs Türk halkı özgürlük, bağımsızlık uğruna sürdürdüğü kutsal mücadelesini kahraman Mehmetçik ile birlikte mutlu sona ulaştırmıştır."