Tarımdaki sorunlarla ortak mücadele edilecek

Tarımdaki sorunlarla ortak mücadele edilecek cukurovagazetesi.com

Mersin’de Tarım Platformu’nun bileşenleri, ‘Tarımda Yaşanan Sorunların Kalıcı Çözümleri’ için bir araya gelerek, ortak basın açıklaması düzenledi. Platform adına basın açıklamasını okuyan Mersin Ziraat Mühendisler Odası Başkanı Necmi Birim, “Çok sayıda değişkeni ve bileşeni bünyesinde barındıran, sadece ekonomik değil toplumsal ve ekolojik bir üretim alanı olan tarıma yönelik politika belirlemede sadece ilgili Bakanlıkların değil, neredeyse toplumun her kesiminin görüş ve önerileri dikkate alınmak zorundadır” dedi.


Haber – Vecdi Yenigül

Mersin Ziraat Mühendisleri Odası ev sahipliğinde, Mersin’de Tarım Platformu’nun bileşenleri, ‘Tarımda Yaşanan Sorunların Kalıcı Çözümleri’ için bir araya gelerek, ortak basın açıklaması düzenledi. Platform adına basın açıklamasını okuyan Mersin Ziraat Mühendisler Odası Başkanı Necmi Birim, tarımda yaşanan sorunlara tarım platformu bileşenleri olarak hep birlikte mücadele vereceklerini kaydederek, “Tarım politikasında emek aleyhine sermaye lehine yapılan her düzenleme; yetersiz ve dengesiz beslenmeden yüksek gıda enflasyonuna, çarpık kentleşmeden çevre felaketlerine, toplumsal tahribattan kültürel yozlaşmaya kadar çok çeşitli alanlarda sorunlara neden olmaktadır. Küresel iklim değişikliği somut bir gerçekliktir. Ancak ranta dayalı ve sermaye çıkarı öncelikli uygulamalar yüzünden yaşanan iklime dayalı doğal afet ve felaketlerin sorumluluğunu ‘iklim değişikliği’ kavramına yüklemek haksızlıktır. Yapılması gereken doğal dengemizi bozan, başta su ve toprak olmak üzere doğal kaynaklarımızı yok eden ve kirletenlere karşı somut yaptırımların ayrımsız derhal uygulanmasıdır” ifadelerini kullandı.

 

“EKOLOJİK ÜRETİM ALANLARINDA TOPLUMUN HER KESİMİNİN GÖRÜŞÜNÜN ALINMASI GEREKİR”

Çok sayıda değişkeni ve bileşeni bünyesinde barındıran, sadece ekonomik değil toplumsal ve ekolojik bir üretim alanı olan tarıma yönelik politika belirlemede sadece ilgili Bakanlıkların değil, neredeyse toplumun her kesiminin görüş ve önerileri dikkate alınması gerektiğini söyleyen Birim, “Bu nedenle politika belirlemede; meslek odaları, sendikalar, kooperatifler, üretici dernekleri, yerel kuruluşlar, ekoloji kuruluşları ve tüketici kuruluşları daha etkin rol alabilmeli ve tepeden değil doğrudan aktörlerin belirleyici olduğu aşağıdan yukarıya bir politika belirleme yöntemi ve süreci izlenmelidir. Bizler; tarım, gıda, hayvancılık, orman ve çevre alanında faaliyet yürüten meslek ve emek örgütleri, demokratik kitle örgütleri, tüketici örgütleri olarak ülkemizin tarım politikalarının hayati önem arz ettiğini, tarım ve gıda sektörlerinin kamu yararını ve toplum çıkarını esas alarak ekolojiye duyarlı ve halkın refahına dayalı olması gerektiği düşüncesiyle ‘Tarım Platformu’ oluşturmuş bulunmaktayız” şeklinde konuştu.

 

SOMUT TALEPLER

Birim, platformda bulunan kurum ve kuruluşlar olarak ortak mücadele yürütmek amacıyla bileşenler olarak, ülke düzeyinde eşzamanlı etkinliklerle seslerini daha gür duyurmayı ve doğru tarım politikalarının yaşama geçirilmesini amaçladıklarını söyleyerek, yaşanan köklü ve ciddi sorunların çözülmesi için kısa, orta ve uzun vadeli öncelikli somut talepleri şu şekilde sıraladı; “Tarımda ve gıdada yaşadığımız ciddi sorunların çözümü için, alanı serbest piyasanın insafına bırakan mevcut Neoliberal Tarım Politikaları terk edilerek, ivedilikle Kamucu Tarım Politikaları gündeme gelmelidir. Anayasanın 166. maddesi gereği tarım sektöründe planlı kalkınma gündeme gelmeli; arazi kullanım planlaması, tarımsal üretim planlaması, sulama planlaması, eğitim-istihdam-yatırım planlaması ivedilikle yaşama geçirilmelidir. Sağlıklı planlamalar için güncel ve doğru tarımsal veriler hazırlanarak kamuoyu ile sürekli paylaşılmalıdır. Tarımsal kamu yönetimi güçlendirilmeli, Tarım Bakanlığı yeniden yapılandırılmalı, liyakatlı kadrolar yönetime gelmelidir. Tarım alanları, çayır ve meralar, zeytinlikler ve diğer dikili alanlar koşulsuz korunmalı, rant amaçlı mevzuat düzenlemelerine izin verilmemeli, üretim alanlarımız amacı dışında kullanılmamalıdır” diye ekledi.

 

“YERELDE ÜRETİM ÖZENDİRİLMELİDİR”

Birim, atılması gereken adımlarla taleplerini şöyle sürdürdü; “Ormanlarımız, zeytinliklerimiz enerji ve madencilik yatırımları ile yok edilmemelidir. Girdi ve ürünlerde dışa bağımlı politikalardan vazgeçilmeli, AR-GE çalışmalarına daha fazla pay ayrılarak girdilerde, tarımsal üretim planlaması ile temel ürünlerde kendimize yeterli duruma gelinmelidir. Tarımsal destekler yeterli olmalı ve yılı içinde ödenmeli, tarımsal girdi maliyetleri somut olarak düşürülmeli, tarımsal kredi ihtiyaçları çiftçi lehine düzenlenmeli, bitkisel ve hayvansal üretimde öngörülebilirlik sağlanarak üretimde devamlılık ortamı oluşturulmalıdır. Yem-süt-et bütününde hayvancılığımız geliştirilmeli ve yerli üretim artırılmalıdır. Denizlerimiz ve iç sularımız kirletilmemeli, balık çiftlikleri yeniden değerlendirilmeli, su ürünleri üretimi ve balıkçılık geliştirilmelidir. Tarımsal KİT’ler yeniden açılarak kamunun piyasayı etkin düzenlemesi sağlanmalıdır. Eğitim-istihdam planlaması yapılarak, tarım meslek liseleri yeniden açılmalı, yüksek öğrenimde nicelik ve nitelik sorunu çözülmeli, kamuda yeterli atama yapılmalı, özel sektörde çalışan üyelerimizin çalışma koşulları ve ücretleri iyileştirilmelidir. Küçük aile işletmeleri desteklenmeli, yerelde üretim özendirilmelidir.”