Ünveren: “Terapi gördüğünde bu durum sicilinize işlemiyor”

Ünveren: “Terapi gördüğünde bu durum sicilinize işlemiyor” cukurovagazetesi.com

Psikolog Nazlıhan Ünveren, gazetemizi ziyaret ederek mesleğine dair sorularımızı cevaplandırdı. Mesleki etik kurallardan bahseden Ünveren, “Yetkinlik, yararlı olmak ve zarar vermemek, sorumluluk, dürüstlük, insan haklarına saygı ve ayrımcılık yapmamak etik kurallardır. Özellikle belirtmek istediğim bir konuda var. Psikologlar tarafından destek almanız ya da bir süre terapi görmeniz gerektiğinde bu durumun sicilinize işlenmesi söz konusu dahi değildir” dedi.


Haber – Vecdi Yenigül

Psikolog Nazlıhan Ünveren, gazetemizi ziyaret ederek mesleğine dair sorularımızı cevaplandırarak, konunun ne olursa olsun herkesin psikoloğa ihtiyacı olduğunu belirtti. Ünveren, “Çünkü bizler sosyal varlıklarız anlaşılabilmek bizim için çok önemli düşüncelerinizin temelini bile öğrenmek için bir psikologa başvurabilirsiniz ama örneklendirmek gerekirse kişi ilişkilerinde sorunlar olduğunu düşünüyorsa, yaşamış olduğu bir kaybı ya da yas durumu içerisindeyse, sıklıkla aynı düşünceleri aklından çıkaramıyor. Yaşadığı olumsuzluklar günlük hayatına etki ediyor. Duygularını ve hayatını yönetmekte zorluk yaşıyorsa stres ve kaygı çekiyorsa mutlaka destek almalı ama burada belirleyici en önemli kriterin kişinin duyguları ve yaşamış olduğu olaylar günlük hayatına olumsuz şekilde yansıması olmalı” ifadelerini kullandı.

“PSİKOLOĞUN EN BÜYÜK SORUMLULUĞU MESLEKİ ETİK KURALLAR ÇERÇEVESİNDE TERAPİ SÜRECİNİ SÜRDÜRMEKTİR”

Terapi sürecinde seansların sıklığına psikolog ve danışan ile birlikte belirlemeye özen gösterdiklerini kaydeden Ünveren, “Bu nedenle danışanın seanslarda süreklilik göstermesi ilerlemek adına çok büyük önem taşıyor. Psikoloğun en büyük sorumluluğu mesleki etik kurallar çerçevesinde terapi sürecini sürdürmektir. Bu etik kurallardan kısaca bahsetmek gerekirse; yetkinlik, yararlı olmak ve zarar vermemek, sorumluluk, dürüstlük, insan haklarına saygı ve ayrımcılık yapmamaktır. Özellikle belirtmek istediğim bir konuda var. Psikologlar tarafından destek almanız ya da bir süre terapi görmeniz gerektiğinde bu durumun sicilinize işlenmesi söz konusu dahi değildir” diye konuştu.

“ZAMANLA TOPLUMUN İLGİSİ PSİKOLOJİYE ARTARAK ÇOĞALDI VE ZAMAN İÇİNDE ÖNYARGILARI KIRILDI”

Kendisinin benimsemiş olduğu yaklaşım hakkında bilgilendirmelerde bulunan Ünveren, “Bütün ekollerin yansımasını görmek mümkün hepsinin yapbozun bir parçası olduğunu düşünüyorum ama benim en çok ilgilendiğim ve benimsediğim bilişsel yaklaşım ve psikodinamiktir. Psikodinamik yaklaşım, kişiliğin bilinç dışında yer alan ve bireyin farkında olmadığı anılarla ve dürtülerle biçimlendiğini ileri sürer. Bu yaklaşım insan davranışlarını insanın bilinç dışı etkinlikleri olarak görür. Bilişsel yaklaşım; dıştan gözlenemeyen bilişsel süreçlerin türü ve yapısıyla gözlenebilen davranışların türü ve özellikleri arasındaki ilişkiyi araştırır. Bireyin dış dünyayı nasıl içselleştirip uyarıcıları kendisine özgü bir biçimde algıladığını anlamak ister. Davranışların oluşumunda bilişsel süreçlere fazla ağırlık verdiği düşünülür. Zamanla toplumun ilgisi psikolojiye artarak çoğaldı ve zaman içinde önyargıları kırıldı. Farkındalık düzeyinin artması sayesinde insanlar çekinmeden yardım almaya başladılar ve bunun olumlu yansımalarını toplumun ruh sağlığı üzerinde faydalı gelişmelere neden oldu. İnsanlar terapinin iyileştirici gücünün artık bilincine vardı ve doğal olarak Psikologlara olan talep ve istek yoğunluğu arttı ama tabi bu kısımda bazı kriterler mevcut herkes tarafından ulaşılabilmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.